ANKARA - Gündem konularına ilişkin basın toplantısı düzenleyen HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dirayet Dilan Taşdemir, AKP hükümetinin Kürt ve kadın politikalarını sert bir dil ile eleştirdi. Dirayet, “AKP’nin savaş, toplumu çürütme ve kadınlara dönük ayrımcı politikalarına karşı her yerde mücadelemizi yükseltmeye devam edeceğiz. AKP iktidarını kadınların mücadelesi tarihin çöp sepetine gönderecek” dedi.  

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili ve Kadın Meclis Sözcüsü Dirayet Dilan Taşdemir, partisinin Genel Merkez’inde güncel gelişmeler ve kadın gündemine dair basın toplantısı düzenledi. 

 

‘Bolivyalı kadınların yanındayız’

 

Bolivya’da yerli halka yapılan darbe girişimini hatırlatan Dirayet,  Bolivya Başkanı Eva Morales’in ülkeyi terk etmek zorunda kaldığını belirtti. Dirayet, “Daha önce darbe deneyimlerinden çokça rastladığımız gibi darbe halklara çok ağır sonuçlar getirdi. Yerli halklara, Bolivya halklarına ağır yükler getirdi. Bir kadın belediye başkanının saçları kesildi ve sokaklarda gezdirildi. Bu faşist darbenin nasıl sonuçlar getirdiğini görmüş olduk. Bolivya’da gerçekleştirilen darbe faşizmin utancı olarak tarihte yerini aldı. Biz HDP Kadın Meclisi olarak Bolivya halkının ve kadınlarının yanında yer aldığımızı ifade ediyoruz” dedi.

 

‘Kürt karşıtlığı gözlerini kör etmiş’

 

Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıların 9 Ekim’den bu yana devam ettiğini belirten Dirayet, “Ateşkese rağmen saldırı ve işgal girişimi devam ediyor. Her gün Rojava'da kadınlar, çocuklar katlediliyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) açıklamasına göre 400 bine yakın insan; kadınlar, Êzidiler, Süryaniler evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bu politika bir bütün olarak Kürt düşmanlığının yarattığı bir politikadır. Bu Kürt karşıtlığı gözlerini kör etmiş, sorunları anlatmakta da ciddi sorunlar yaşıyoruz Türkiye hükümetine. ‘Biz Kürt düşmanlığı yapmıyoruz, bizim 50 Kürt milletvekilimiz var’ denilerek bunun üzeri örtülmeye çalışılıyor. Daha önce bunun üzerini örtmek için ‘benim Kürt komşum var’ denilirdi. Şimdi AKP ‘benim Kürt vekilim var’ diyor. Bu 50 vekilden biri Genel Kurul’da bir Kürtçe selamlama yapsın biz o zaman göreceğiz ne kadar Kürt olduklarını, Kürtlerin vekili olduklarını” dedi. 

   

‘AKP iktidarı Kürt düşmanlığı yapıyor’

 

Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik saldırıların tek nedeni olduğunu ve bunun da bölgede bulunan Kürtlerin kazanımlarının yok edilmesi olduğuna dikkat çeken Dirayet, “Bu siyasetin adı Kürt karşıtlığı ve düşmanlığıdır. Bizler çok iyi biliyoruz ki bal gibi de AKP iktidarı Kürt düşmanlığı yapıyor, Kürt karşıtlığını yükseltiyor. Kuzey ve Doğu Suriye’deki işgal girişimi yerinden yurdundan etme olarak gelişiyor, burada da kimliksizleştirme ve iradesizleştirme olarak gelişiyor. 31 Mart’tan beri 20 belediyemize el konuldu. Belediye eşbaşkanlarımız tutuklandı. Belediye Meclisimiz feshedildi. Her gün yeni bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Sabah uyanır uyanmaz bir belediyemizin işgal edildiğini, belediyelerimize el konulduğunu görüyoruz” ifadelerinde bulundu. 

 

‘Belediyelerimiz fetihçi bir anlayışla işgal ediliyor’

 

Belediyelerine atanan kayyımlar için “Bu süreci hukukla tarifle etmek, buna hukuki gerekçeler uydurmak söz konusu değil” diyen Dirayet, konuşmasını şöyle sürdürdü: “AKP hukuksuzluk üzerine kendisini kuran bir partidir. Belediyelerimiz fetihçi bir anlayışla işgal ediliyor. Tabelaların indirilmesinden Kürtçenin yasaklanmasına, kadın kurumlarımızın kapatılmasına kadar tümüyle bu anlayışın ürünüdür. Bu zihniyetin yeni adı kayyım siyaseti kayım rejimidir. Biz 2016'dan beri belediyelerde neler yaşandığını, hangi yolsuzlukların yapıldığını belgeleriyle paylaştık, bunları çokça anlattık. Bizim açımızdan kesin ve net olan bunun fetihçi ve işgalci anlayışla sömürme siyaseti olduğudur. Belediyelerde elde edilen rantı sürdürme siyasetinin adıdır. Biz bu gaspçı zihniyetle mücadele etmeye devam edeceğiz. Bütün belediyelerimizi geri alana kadar, bu gaspçı anlayışı karşısında halkımızla birlikte direnerek mücadelemizi yükselteceğiz.”

 

‘HDP’yi hedefine koyduğunu biliyoruz’

 

5 yıldır partilerine yönelik saldırıların hız kesmeden devam ettiğini, siyasi soykırım operasyonların kadınlara ve Gençlik Meclislerine yönelik sürdürüldüğünü ifade eden Dirayet, “Van’da 15, Ankara’da 9, Beytüşşebap’ta 55 arkadaşımız gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan TJA aktivistlerine ve kadın meclisi üyelerimize çıplak arama dayatılıyor. Taciz ve tecavüzle arkadaşlarımız tehdit ediliyor. Yandaş ve besleme medya bunu örtbas etmeye ve tutuklamaları meşrulaştırmaya çalışıyor. Bu yandaş medyanın yayınlarının da etkisi ile iki arkadaşımız Ankara’da tutuklandı. HDP Gençlik Meclisine yönelik operasyon yapıldı. 35 arkadaşımız Vatan Emniyeti’nde İstanbul’da gözaltındalar. Arkadaşlarımıza yönelik işkence var ve bu işkence devam ediyor. ‘İşkenceye sıfır tolerans’ söylemi ile iktidara gelen bir partinin işkence ile anılması ve aleni işkence yapması, bu iktidarın nasıl bir faşist zihniyete sahip olduğunun göstergesidir. Bu sabah Antep il ilçe binalarımız sabah erken saatlerde basıldı, onlarca yöneticimiz gözaltına alındı. Halen il ve ilçe örgütlerimiz aranmaya devam ediliyor. Bunların partimizi yok etmek amacıyla yapılan siyasi soykırım operasyonları olduğunu biliyoruz. AKP’nin ne zaman sıkışsa, ekonomik kriz derinleşse bunu aşmak için HDP’yi hedefine koyduğunu biliyoruz. 5 yıldır sistematik olarak devam eden bu siyasi soykırım operasyonlarından iktidar hiçbir sonuç alamadı, bundan sonra da alamayacaktır. HDP’ye saldırdıkça büyümeye devam edecektir. Korkmakta haklıdırlar, korkmaya devam etsinler” şeklinde konuştu. 

 

’25 Kasım için bastırdığımız broşür yasaklandı’

 

Yaklaşan 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele günü için alanlarda olacaklarını ve kadına yönelik şiddeti teşhir edeceklerini vurgulayan Dirayet, “Ancak maalesef bu sene 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne doğru giderken birçok yerde parti meclisimize, kadın aktivistlerimize yönelik saldırılar söz konusu. Faaliyetlerimiz engellenmek isteniyor. 25 Kasım için bastırdığımız broşür yasaklandı. Yasaklanma gerekçesi ise ‘itaat etmiyoruz’ sözüdür. Biz bu broşürleri kargo ile gönderdik il ilçe örgütlerimize. Her ilde emniyet güçleri sabah erken saatlerde kargoları alan il ve ilçe yöneticilerimizi gözaltına aldılar. İl ilçe yöneticilerimize de bu kargoları alma talimatını kimden aldınız sorusunu sordular. Biz buradan kendilerine soruyoruz. Kendileri hukuk dışına çıkarak 3 yıl önce Cemaatten talimat alarak iş yapıyorlardı, bugün de AKP'den talimat alarak iş yapıyorlar. HDP’yi de kendileri ile karıştırıyorlar, talimat aldığımızı düşünüyorlar. Biz il ve ilçe örgütlerimize kargo da talimatta da göndeririz bu bizim çalışma sistematiğimizdir, bunu kriminalize edemezsiniz bu sizin haddiniz değil” diyerek çalışmalarına dönük saldırıları eleştirdi.   

 

‘AKP kadın kazanımlarını yok etmek için bütün mekanizmalarıyla devrededir’

 

“AKP kadın düşmanı bir partidir” diyen Dirayet konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Kadına şiddetle mücadele gibi bir gündemi yoktur. Şiddetle mücadele edenlerle mücadele ediyor. Partimizle feminist hareketle, kadın hareketiyle mücadele ediyor. Böyle olmasaydı daha geçen gün Doğubayazıt'ta eşinin yüzüne naylon damlatan adam elini kolunu sallayıp dolaşmazdı. Yine Rabia Naz dosyasında bırakın soruşturma yürütmeyi, soruşturmanın haberini yapan gazeteciler gözaltına alınıyor. Esenyurt’ta hakkını arayan bir işçi arkadaşımız şiddete uğradı, darp edildi. Bütün bunlar olurken kılını kıpırdatmayan AKP, bizim broşürlerimizi, kargolarımızı engellemek ve toplatmak için neredeyse bütün emniyeti taarruza geçirmiş. Yani AKP kadın kazanımlarını yok etmek için bütün mekanizmalarıyla devrededir”

 

‘AKP’nin savaş ve baskı politikaları intiharlara sürüklüyor’

 

Son dönemde yaşanan intiharları da değerlendiren Dirayet, intiharların AKP’nin politikası ile bağımsız olmadığının altını çizdi. Dirayet, “Sadece toplu intiharlarla bu Türkiye gündemine geldi, belli bir duyarlılık oluştu ama bu yeni değil. Neredeyse sivil ölüme mahkûm edilen 46 KHK’lı bu nedenle hayatına son verdi. Çocuklarını ısıtamayan bir anne saç kurutma makinasını açık bırakarak intihar etmişti. Çocuğuna pantolon alamayan babalar intihar etti. Dolayısıyla baskı siyaseti yoksulluk geleceksizlik insanları intihara, çözümsüzlüğe sürüklüyor. Buda AKP’nin savaş ve baskı politikalarından bağımsız değil. Buna çözüm üretmeyen bir iktidar ve medya gerçekliği var. Kendilerinin yarattığı çürüme toplumda da tahribatlar yaratıyor. Yine linçler krizler kadın katliamları bu toplumsal çürümenin yansıması olarak ortaya çıkıyor. En son Kayseri’de Down Sendromlu çocuklar bile bu siyasetin bu yaratılan ötekileştirmenin sonucunda yuhalandılar. Nefret suçunun işlendiğine hep birlikte tanıklık ettik” diye belirtti.

 

‘AKP iktidarını kadınlar tarihin çöp sepetine gönderecek’

 

Dirayet konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Bütün bu krizlere AKP’nin bir çözüm getirme gibi bir derdi yok. 2020’nin bütçe görüşmeleri devam ediyor. Bu görüşmelere baktığımızda bütçenin kadınlara yoksullara halkın içinde bulunduğu durumu düzeltmeye yönelik olmadığını görüyoruz. Cinsiyetçi ayrımcı bütün kaynakları savaşa ve güvenliğe ayıran bir anlayış var. Yakın zamanda meclis gündemine gelecek bu bütçe. Biz AKP’nin  savaş politikalarına, toplumu çürütme politikalarına, kadınlara karşı ayrımcı politikalarına karşı her yerde mücadelemizi yükseltmeye devam edeceğiz. Bu faşizan rejimlerin örneklerini dünyanın birçok yerinde yaşadık ama halkımız ve toplumun mücadelesi bunları tarihin çöp sepetine gönderdi. AKP iktidarını da kadınların mücadelesi tarihin çöp sepetine gönderecek.”  

 

’19 Kasım’da Kadın Grup toplantımıza bekliyoruz’

 

Dirayet son olarak da 25 Kasım etkinliklerinin yasaklanmasına rağmen kadınlar ile bir araya geleceklerini belirterek, “Ayın 19’unda Eşbaşkanımız Pervin Buldan’ın katılımı ile bir kadın grup toplantısı yapacağız. Bütün kadınları da bu grup toplantımıza bekliyoruz” çağrısında bulundu.