HDP Kadın Meclisi üyesi Benazir: Erkek devlet şiddetine karşı isyandayız

  • 09:05 12 Kasım 2019
  • Siyaset
Safiye Alağaş
 
İSTANBUL - HDP Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde kadın örgütleriyle alanlara çıkmaya hazırlanıyor. HDP Kadın Meclisi ve Koordinasyon üyesi Benazir Coşkun, “Kadın siyasetini Türkiye’nin her yerinde temel gündem maddesi haline getireceğiz. 25 Kasım’da ‘Erkek devlet şiddetine karşı isyandayız’ sloganıyla alanlarda olacağız” dedi.
 
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde tüm dünyada kadın örgütleri alanlara çıkmaya hazırlanıyor. Eşit temsiliyet ilkesiyle siyaset yürüten Halkların Demokratik Partisi de (HDP) 25 Kasım dolayısıyla alanlarda olacak. HDP Kadın Meclisi ve Koordinasyon üyesi Benazir Coşkun, dünyada ve Türkiye’de erkek devlet şiddeti, savaş ve faşizm politikalarına karşı kadınların mücadele içinde olduklarını ifade etti.
 
‘Savaş ve faşizm devlet politikasının odağında’
 
“Savaş ve faşizm devlet politikasının en odak noktasında yer alıyor” diyen Benazir, “Militarize edilmiş erkeklik, etno milliyetçilik, bunun gibi pek çok alanda yaşamı tamamen erkeklikle kuran ve özgür kadına karşı kendini düşman olarak gören bir politik hatla karşımızda duruyor. Bunlar, kadın kazanımlarını geriye atmaya çalışan pratiklerdir” dedi.
 
‘Medya, polis, yargı işbirliği söz konusu’
 
“Yaşamak İstiyorum” sözünün bütün kadınların çığlığı haline geldiğini dile getiren Benazir, şöyle konuştu: “Kadın cinayetlerinin kadın kırımına dönüştüğü bir süreçten geçiyoruz. Buna karşı yasal yaptırımlar olması gerekirken medya, polis, yargı tam tersine bir yol izliyor. Medya, polis ve yargı işbirliği kapsamında iktidarın politikaları sonucu bu cinayetlerin işlendiğini görüyoruz. Faillere verilen cezalarda indirimler uygulanıyor. Aynı şekilde koruma hakkının kullanılmaması, sığınakların açılmaması yine bu politikaların sonucu. Kadın dernekleri kapatıldı. Kadın partisi olarak nitelendirilen HDP’ye yönelik ve belediyelerine yönelik saldırılarına baktığımızda hepsinin sistematik bir ayağı olduğunu görüyoruz.”
 
‘Kadın cinayetlerinde IŞİD yöntemi var’ 
 
“Erkeklik savaştırır, savaş da erkekleştirir” sözünü hatırlatan Benazir, “Cümle çok net bir tespit ortaya koyuyor. Zaten savaşın kendini kurduğu bağlam içerisinde düşündüğümüzde bunun erkeklikten bağımsız olmadığını görüyoruz. Bugün Kürt halkına yönelik sürdürülen savaşla beraber Türkiye ve Kürt coğrafyasında kendini çok net bir biçimde gösterdi. Bugün Türkiye’de yaşanan kadın cinayetlerinde bir IŞİD yöntemi var. Vahşice katletme yöntemlerini görüyoruz” diye belirtti.
 
‘Doğrudan kadınlar hedef alındı’
 
Önceki dönemde kayyım sürecinde yoğun tutuklamalar olduğunu, eş genel başkanlarının tutuklandığını, kadın kurumlarını kapatıldığını ancak bu kez direkt kadın mücadelesinin hedef alındığını belirten Benazir, kayyım atanmasına “eşbaşkanlık sisteminin” gerekçe gösterildiğini hatırlattı.
 
‘Eşbaşkanlıktan vazgeçmeyeceğiz’
 
HDP Kadın Meclisi olarak mücadele ettiklerinin ve eşbaşkanlık sisteminden vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Benazir, “Yerellerde kadın örgütleri ile ortaklaşarak çocuk istismarı, tecavüzlere karşı ortak mücadele ettik. Aynı zamanda kayyımlara, eşit temsiliyet siyasetimize dönük yapılan saldırılara karşı da kendi özgün çalışmalarımızı sürdürdük. Yine ‘Kadın cinayetlerini acil önle’ kampanyasının içerisinde yer alıyoruz. İstanbul, İzmir, Ankara ve Mersin gibi illerde Kadınlar Birlikte Güçlü oluşumu ile beraber 25 Kasım’a doğru gidiyoruz” ifadelerini kullandı.
 
‘Var olmaya devam edeceğiz’
 
“Bizi yok etmeye çalışan AKP-MHP iktidarına karşı varız. Bizden alınan alanları geri alacağız” diyen Benazir, şunları ekledi: “Kadın siyasetini Türkiye’nin her yerinde temel gündem maddesi haline getireceğiz. 25 Kasım’da ‘Erkek devlet şiddetine karşı isyandayız’ sloganıyla alanlarda olacağız. Ev ev, sokak kokak gezip kadınlarla buluşacağız. Eşitlik ve özgürlük mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz. İstanbul’da hazırladığımız broşürlerimiz var. Bu broşürleri İstanbul’un her yerinde sokak sokak, pazar pazar dağıtacağız, stantlar açacağız. Kadınlar 25 Kasım, 8 Mart tarihlerinde erkek devlet şiddetine karşı meydanlara akıyor. Taksim Meydanı ‘Susmuyoruz korkmuyoruz, itaat etmiyoruz’ sloganlarıyla yankılanıyor. İktidar kadınları yürütmeyerek o muhteşem fotoğrafı, görüntüyü engellemeye çalışıyor. Kadınlar ‘hayır biz buradayız, susmuyoruz, korkmuyoruz’ sözünü çok büyük bir sesle haykırıyor. Bu yıl da bu sözü haykırmak için bütün kadınlar Taksim Tünel’de olmalıdır.”