CHP’ye tepki: Hiçbir annenin çocuğuna ‘İçim yana yana ölsün’ denmez

  • 09:06 15 Ekim 2019
  • Siyaset
İZMİR - Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye girişini değerlendiren HDP PM üyesi Gülay Gün Bilici, CHP’nin tezkereye “evet” demesine tepki göstererek, “CHP kirli siyasetine devam etmektedir. ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ o ağızdan çıktığı yerde duruyor. Hiçbir annenin çocuğuna ‘İçim yana yana gitsin ölsün’ denmez” ifadelerini kullandı.
 
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik başlattığı saldırılarını, Türkiye’nin iç siyaseti açısından değerlendiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi (PM) üyesi Gülay Gün Bilici, ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) savaş tezkeresine “evet” demesinin de nedenlerine ilişkin konuştu.
 
‘Demografiyi değiştirme çalışması olduğunu biliyoruz’
 
İktidarın içinde bulunduğu sıkışıklığı bir dönem Federe Kürdistan Bölgesi’ne savaş açarak, şimdi de kadınların ve halkların özgürlüklerini temel alan yeni bir sisteme savaş açarak aşmaya çalıştığını belirten Gülay, “Ezilen halkların, yoksulların bu savaşta katledileceğini biliyoruz. Türkiye’nin sıkışan IŞİD terör örgütünü var etmeye dönük savaştığını, girip yeni yaşamı kuran halkları yok edip, yerine IŞİD’lileri yerleştirip, bölgenin demografisini değiştirme çalışmalarının olduğunu biliyoruz” dedi.
 
Gülay, savaşa karşı olmaya devam edeceklerinin altını çizerek, “Tayyip Erdoğan savaşı çok istiyorsa kabinedekileri de alıp öne geçip savaşsın. Parçalanan bedenleri, ölen çocukları, yok olan aileleri görünce savaş çığırtkanlığına devam edecek mi” diye sordu. 
 
‘Hiçbir annenin çocuğuna ‘içim yana yana ölsün’ denmez’
 
CHP liderinin tezkereye “İçimiz yana yana, oradaki askerlerin hayatı için ‘evet’ dedik” sözlerini anımsatan Gülay, CHP’nin, Kürtlere dönük her saldırıyı desteklediğini kaydetti. “Hiçbir annenin çocuğuna ‘içim yana yana gitsin ölsün’ denmez” ifadelerini kullanan Gülay, “Ölen siviller kendinden olmadığı sürece ‘evet’ dediğini biliyoruz. Her savaş tezkeresi çıktığında muhalefet de iktidar da ‘evet’ dedi. Savaşın bir insanlık suçu olması onlar için önemli değil. Önemli olan iktidarlarının bekası. Kılıçdaroğlu için bu ülkedeki milliyetçi oy potansiyelini arttırmak önemli” dedi.
 
‘Yurtta sulh cihanda sulh’ sadece bir söylem’
 
CHP’nin AKP ile çatışsa da sistemi var eden parti olduğunu vurgulayan Gülay, şunları kaydetti: “Beka sorunundan dolayı kendini var etmek için bütün ulusların yok olması sorun olmamıştır. CHP kirli siyasetine devam etmektedir. ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ o ağızdan çıktığı yerde duruyor. Türkiye hiçbir zaman bu söylemin ardında durmamıştır. Yemen’de, Vietnam’da… NATO’ya girdiği andan itibaren hiç sulhu desteklememiştir. Sistem neyi istemişse Türkiye de ona boyun eğerek bütün yavrularını, insanlarını kıydırmak için her şeyi yapmıştır.”
 
‘Tektipleştiren bir anlayış var’
 
Bütün savaş karşıtlarının birlikte barış talebini yükseltmesi gerektiğini vurgulayan Gülay, “Türkiye’de Kürt sorunu değil, Türklük sorunu var. Farklı halkları tektipleştiren bir anlayış var. Bu sorun halledilmediği sürece diğer sorunları da çözemeyecek, barış gelmeyecek. Kürtler demokratik, eşit, özgürlükçü bir ülke istiyor” dedi.
 
‘AKP vadettiği hiçbir şeyi gerçekleştiremedi’
 
Halkın sağlığa, eğitime ulaşamadığını, “beka” söylemi kullanılarak belirli bir zümrenin kalkınmasının sağlandığını ifade eden Gülay, şöyle konuştu: “Sıkışan ekonomide üst sınıfa zemin yaratmak için savaş bir bahane. Elit tabakanın halklar tarafından yok edilişini geciktirme oyunları. AKP hem içerde hem dışarda sıkışmış durumda, kendi oy tabanını kaybetmiş durumda. Vadettiği hiçbir şeyi gerçekleştirmedi. Burada topluma kaybettire kaybettire gidiyor. Son demlerini yaşadığı için her diktatör gibi savaşa sığınıyor. Biz ise savaşın önünde barış kalkanı olacağız.”