DTK, HDK, HDP ve DBP’den çağrı: Ölüme karşı yaşamı savunalım

  • 13:02 9 Ekim 2019
  • Siyaset
ANKARA - Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik operasyon hazırlıklarına ilişkin HDK, DBP, HDP ve DTK eşbaşkanlarının ortak imzası ile yapılan açıklamada, Türkiye’deki bütün yaşam savunucularına, demokratik kitle örgütlerine, sendikalara, emekçilere, kadın örgütlerine ve sivil topluma, “‘Bu savaşı durduralım, ölüm iradesine karşı yaşamı savunalım” çağrısı yapıldı.
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Halkların Demokratik Partisi (HDP)  ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eşbaşkanları, Türkiye’nin Kuzey  ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırı hazırlığına ilişkin HDP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. 
 
Basın toplantısına HDK eşsözcüleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ile Sedat Şenoğlu, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli,  DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Aslan katıldı.
 
‘Komplonun yıl dönümünde savaş tesadüf değil’
 
Ortak basın metnini HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit okudu. Gülistan, 21 yıl önce PKK Lideri Abdullah Öcalan şahsında çözüm iradesine karşı yine Suriye’de başlatılan uluslararası plan ve komplonun yıldönümünde tekrar bir savaş planının devreye sokulmasının tesadüf olmadığını belirtti. Gülistan, “Sayın Öcalan, son avukat görüşmelerinde ‘bir Türk – Kürt savaşı çıkarılmaya çalışılıyor’ tespitinde bulunmuş, buna karşı ‘rasyonel devlet aklının devreye girmesi ile çatışmanın zeminini bir haftada ortadan kaldırabileceğini’ söylemiştir. Geldiğimiz tarihsel aşamada işgal ve savaş siyasetini dayatan, Kürt halkının ve kazanımlarının inkârını imhasını sürdürmeye çalışan bir iktidar aklı ile karşı karşıyayız” dedi.
 
‘Türkiye halkları bu savaşa rıza göstermiyor’
 
“Meşruluğunu yitiren, aciz duruma düşen, kendi içinde çatırdayan iktidar, geçmişteki savaş hükümetleri döneminde olduğu gibi savaştan beslenen, Kürt karşıtlığını kendine bayrak edinen bütün güçleri etrafına toplayarak içinde olduğu krizi aşmak için bölgesel bir savaşı gündeme getirmiştir” diyen Gülistan,  herhangi bir meşruiyeti olmayan bu işgal girişimine ülke içinde meşruiyet sağlamak için Meclis'e savaş tezkeresi getirildiğini söyledi. Bu tezkereye “evet” diyen bütün partilere seslenen Gülistan, “Türkiye halkları bu savaşa rıza göstermiyor, bu savaş ve işgal girişimini onaylamıyor. Bir kez daha Türkiye halklarının çıkarları bu partiler tarafından iktidar bloğunun ve müesses nizamın çıkarlarına tercih edilmiştir” ifadelerini kullandı.
 
‘Dün olduğu gibi bugün de kaybedecektir’
 
İktidarın tüm meşrulaştırma çabalarına rağmen, böylesi bir girişimin uluslararası toplum nazarında da kabul görmediğinin altını çizen Gülistan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Selefi, cihadçı çeteleri kullanarak bugüne kadar barış içinde yaşayan kadın, çocuk bütün Suriye halklarına saldıracak olan iktidar bloğu, DAEŞ barbarlığının başaramadığını başarmaya soyunmaktadır. Kürt inkârı ve soykırımının 21’inci yüzyılda sürdürülmesi manasına gelen bu yaklaşım halkların direnişi ve barış içinde yaşama iradesi karşısında dün olduğu gibi bugün de kaybedecektir.
 
Sivil topluma çağrı: Ölüm iradesine karşı yaşamı savunalım
 
Kuzey ve Doğu Suriye ile Rojava halkları Türkiye’de yaşayan halkların akrabası, dostu, kardeşidir. Yapılması düşünülen, vicdani ve ahlaki olarak kabul edilemez olan bu saldırı bölgesel istikrarsızlığı tetikleyecek, DAEŞ, El Kaide gibi barbar çetelere alan açacak ve halklar arasında sonu gelmeyen nefret bariyerleri örecektir. Kendi bekası ve kini uğruna savaş kışkırtıcılığı yapan ve ülkeyi bölgesel bir savaşın içine sürükleyen iktidara “dur” demek bütün Türkiye halklarının sorumluluğudur. Bu anlamda Türkiye’deki bütün yaşam savunucularına, Demokratik Kitle Örgütlerine, Sendikalara, Emekçilere, Kadın Örgütlerine, Sivil Topluma çağrımızdır: Bu savaşı durduralım, ölüm iradesine karşı yaşamı savunalım.”
 
‘Kazanılmış haklara sahip çıkalım’
 
Gülistan, son olarak uluslararası kurum ve kuruluşları, insan hakları ve barış savunucularını, insanlık düşmanı barbar DAİŞ’i yenen Rojava halklarına ve kazanımlarına sahip çıkmaya, halklar arasındaki dostluk ve dayanışmayı güçlendirmeye davet etti.