'Kayyımlara karşı meşru hakkımızı kullanacağız'

  • 09:01 17 Eylül 2019
  • Siyaset
Beritan Canözer
 
DİYARBAKIR - Kayyımlara karşı süren tepki ve direnişi değerlendiren HDP’li Saliha Aydeniz, “Bugün sessiz kalırsak, daha çok üzerimize gelecekler. Bu yüzden meşru hakkımızı kullanacağız ve direneceğiz” derken, Dilan Dirayet Taşdemir ise, “Saldırı arttıkça kadınların örgütlülüğü de artıyor. Kayyımlara karşı itirazlarımız da daha çok yükselecek” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Diyarbakır, Mardin ve Van büyükşehir belediye eşbaşkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyım atanmasına karşı 19 Ağustos’ta başlatılan eylem ve etkinlikler sürüyor. Kayyımlara karşı gelişen ulusal ve uluslararası tepkilere rağmen iktidar, kayyım politikaları konusunda geri adım atmazken, halk da belediyelerine ve iradelerine sahip çıkmakta kararlı. HDP Diyarbakır Milletvekili Saliha Aydeniz ve HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, kayyımların etkilerini ve kayyımlara karşı kadınların, toplumun itirazlarını değerlendirdi.
 
‘Umduklarını bulamadılar’
 
Saliha Aydeniz, Türkiye tarihinin katliam ve darbe ile dolu olduğunu söyleyerek, 19 Ağustos'un da bu karanlık geçmişten biri olduğunu dile getirdi. Saliha, kayyım atanan 3 büyükşehirde 19 Ağustos'tan bu yana bir halk direnişinin gerçekleştiğine dikkat çekti. Saliha, halkla beraber darbeye karşı demokrasi mücadelesi yürüttüklerini aktararak, "Kayyıma karşı yalnızca Kürt halkından değil tüm dünya halklarından itirazlar yükseldi. Her yerde kayyıma karşı halklar sokağa çıktı ve bunun bir darbe olduğunu söyledi. AKP ve MHP ittifakı kayyımlara ilişkin bir açıklama yapamıyor ve bunun yerine ülke gündemini değiştirme çalışmalarını başlattı. Her gün farklı bir gündem ile karşımıza çıkıyorlar. Şu anki gündemleri de il binamızın önüne gönderdikleri annelerdir. Onlar bizim anneleri kovmamızı, saldırmalarını bekliyorlardı. Kozları ellerinde adeta bir bomba gibi patladı. Umduklarını bulamadılar" dedi.
 
‘Durmayacağız’
 
AKP ve MHP ittifakının Kürtleri bitirmek için uğraştığını belirten Saliha, “Yaptıkları her saldırı aslında onların bitişi olacak. Kendi sonlarını hazırlıyorlar. İktidarlıklarının sonu geldi. Bunu onlar da artık çok iyi biliyor. Bunu bildikleri için de şiddete başvuruyorlar. Halk kayyımı kabul etmiyor, etmeyecek. Kendilerini bu halka faşizmle kabul ettiremeyecekler. Halk sonuna kadar direnecektir, biz de direneceğiz. Bu yoldan geri dönmeyeceğiz, eylemlerimize devam edeceğiz. Sokakları, alanları bırakmayacağız. Halkımızla beraber çalışmalarımıza devam edeceğiz. Biliyoruz, bugün sessiz kalırsak, evlerimizde oturursak daha çok üzerimize gelecekler ve her koldan saldıracaklar. Bu yüzden meşru hakkımızı kullanacağız ve direneceğiz, mücadele edeceğiz. Belediyeleri geri alıncaya kadar durmayacağız” ifadelerini kullandı.
 
‘Kadınlar mücadeleyi büyütecek’
 
29 gündür iradelerine el konulduğunu dile getiren Dilan Dirayet Taşdemir ise, buna karşı kadınlardan büyük bir itirazı olduğunu kaydetti. Dilan, kadınların irade gaspını kabul etmediğini ifade ederek, “Kayyımlar ve zihniyetleri işgal zihniyetidir. Buna en çok kadınlar karşı çıkıyor. Her yerde direniyorlar. Kadınların öncülüğünde toplumun özgürleşmesini esas alıyoruz ve bunun için direniyoruz. Bu nedenle aslında kayyımların da ilk hedefi kadınlar ve kazanımları oluyor. Kadınların bin yıldır elde ettiği tüm kazanımları yok etmek istiyorlar. AKP ve MHP ittifakı kadınlara köleliği dayatıyor ama kadınlar bunu asla kabul etmeyecek. Tüm bu saldırılara karşı kadın temsiliyetini artırarak bu mücadeleyi büyütecek” diye belirtti.
 
‘İtirazlarımız yükselecek’
 
Yerel seçimlerin bir kazananının da kadınlar olduğunu aktaran Dilan, iktidarın bugüne kadar her defasında farklı bir konu ile kadınları hedef aldığına dikkat çekti. Kadınların yaşamının cehenneme çevrilmeye çalışıldığına işaret eden Dilan, şunları kaydetti: “Kadınları savunmasız bırakmaya çalışıyor. Sadece kadınlar değil, doğayı, tarihi, kültürü savunmasız bırakmaya çalışıyor. Her şeyi, her yeri erkekleştirmeye çalışıyorlar. Kadınlar AKP’nin 17 yıllık iktidarlığını çok iyi tanıyor. Bu yüzden alanlara baktığımızda en çok kadınları görüyoruz. Bu bizim için bir sürpriz değil. Çünkü saldırı arttıkça kadınların örgütlülüğü de artıyor. Kayyımlara karşı itirazlarımız da daha çok yükselecek."