Medyadaki nefret söylemi Meclis’te

  • 13:12 16 Eylül 2019
  • Siyaset
ANKARA - HDP’li Züleyha Gülüm Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a, “Medyada hükümete karşı yapılan en ufak eleştiriler dahi soruşturma konusu olabiliyorken muhalif ve diğer farklı kesimlere yönelik kullanılan ayrımcı ve düşmanlaştırışı söylemlere karşı neden duyarsız kalınmaktadır?” diye sordu.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm medyada kullanılan nefret söylemini Meclis gündemine getirdi. Züleyha, konuya ilişkin Meclis Başkanlığı’na Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un cevaplaması için soru önergesi verdi. 
 
Medyanın toplumun kültürel ve sosyal yapısını derinden etkileme gücüne sahip olduğu ve bireylerin düşüncelerine ve davranışlarına büyük etkisi olduğu kaydedilen önergede şunlar kaydedildi: “Yazılı, görsel ve sosyal medyada farklı etnik ve dini gruplara, kadınlara, LGBTİ bireylere, mültecilere, yabancı uyruklu kişilere ve diğer pek çok kesime yönelik önyargılı, aşağılayıcı ve ayrımcı bir dilin kullanılması toplumda huzursuzluk ve savunmasız gruplara yönelik yaygın bir önyargının yerleşmesine yol açmaktadır. 
 
Hrant Dink Vakfı tarafından hazırlanan ‘Medyada Nefret Söylemi ve Ayrımcı Söylem 2018 Raporu'na göre; 2018 yılında ulusal, etnik ile dini grupları hedef alan 4 bin 839 köşe yazısı ve haber metni tespit edilmiştir. 98 farklı grup hakkında 6 bin 517 nefret söylemi içeren metinlerin 2 bin 577’sinin köşe yazılardan, 2 bin 45’inin ise haberlerden oluştuğu belirtilmiştir. Nefret söylemlerinin yüzde 40’ı ulusal, yüzde 60’ının da yerel gazeteler tarafından üretilmiştir. 
Rapora göre incelenen metinlerde ilk sırada bin 133 yazıda Yahudilere dönük nefret söylemi yer alırken, Ermenilere 973, Suriyelilere 918, Yunanlara 672 ve Rumlara yönelik ise 439 yazıda nefret söylemi yer almıştır.”
 
Önergede, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a şu soruların cevaplanması istendi:
 
“*2018 yılı ve 2019’un ağustos ayı itibariyle Bakanlığınızın verilerine göre yazılı, görsel ve sosyal medyada yer alan nefret söylemi içerikli haber ve metin sayısı kaçtır? Bunlarla ilgili ne tür işlemler yapılmıştır?
 
*Bahsi geçen kesimlere yönelik yapılan nefret söylemleri nedeniyle ilgili basın ve yayın kuruluşlarına veya kişilere dönük herhangi bir cezai yaptırım uygulanmış mıdır?  Hangi basın ve yayın kuruluşuna veya kişilere ne tür cezai yaptırımlar uygulanmıştır? 
 
*Medyada hükümete karşı yapılan en ufak eleştiriler dahi soruşturma konusu olabiliyorken muhalif ve diğer farklı kesimlere yönelik kullanılan ayrımcı ve düşmanlaştırışı söylemlere karşı neden duyarsız kalınmaktadır?
 
*Yazılı, görsel ve sosyal medyada yer alan nefret söylemlerindeki artışın uygulanan cezasızlık politikasıyla ilgili olduğunu düşünüyor musunuz? Medyadaki söz konusu nefret söylemlerini önlemek Bakanlığınızın görevi değil midir? 
 
*Hükümetin kullandığı siyasi dil ve yürüttüğü güvenlikçi politikaların medyada yer alan nefret söylemlerinin önünü açtığını düşünüyor musunuz? Bakanlık olarak medyanın bu dilinden sorumluluk duyuyor musunuz?
 
* Türkiye’de farklı etnik ve dini gruplara, kadınlara, LGBTİ bireylere, mültecilere ve diğer kesimlere yönelik Yazılı, görsel ve sosyal medyada kullanılan nefret söylemlerinin önlenmesi için yürütülmekte olan herhangi bir çalışmanız bulunmakta mıdır?”