"Kafese konulmuş, köle pazarında insanlıktan nasibini almamış ve bir o kadar da popülist  birine satılan Bahtiyar isimli kuş, 'Acun Baba' diye bağırması için işkenceye maruz kalmıştı. Bahtiyar ismini almakla bu ülkede 'Bahtiyar' olunmadığı gibi yargının ucuz cezalar verdiği insanlardan kurtulmak da pek mümkün olmayacak…"

 

Gülistan Azak

 

Sokakta yaşamaya çalışan kediler işkenceye maruz kalıyor, hayvanları besleyenler darp ediliyor. Bütün taleplere rağmen hayvana şiddeti cezalandıracak yasa çıkarılmıyor. Hayvana yönelik gerçekleştirilen işkenceler hala kabahat olarak görülüyor. Ama papağan 'Bahtiyar' için çok üzüldük değil mi?

 

Hayvanlara yönelik işkencenin "kabahat" kapsamında ele alındığı ülkede suçu ve suçluyu asgarileştirmeye devam ediliyor. Meclis'te hayvanlara yönelik işkenceyi önlemek için bir tasarının çıkarılacağı söyleniyor ama bu tasarının yetersiz olduğu gibi hala bekletiliyor olması da Meclis'in hayvan haklarına duyarlılığını gözler önüne sermeye yetiyor.  

 

Murat Özdemir'i kamuoyuna kim tanıttı?

 

Türkiye gözünü Murat Özdemir ve işkenceye maruz bırakarak yaşamını yitirmesine neden olduğu papağana çevirmiş. Hatta gündemin en üst sıralarına yerleştirmiş durumda. Kim peki bu Murat Özdemir? Murat Özdemir katıldığı yemek yarışması ile bilinen ve daha sonra papağana uyguladığı işkence sonucu gözaltına alınan ve ardından aile içi şiddetten tutun da taciz suçlarına kadar birçok sabıka kaydı olduğu ortaya çıkan bir suç makinası.  Şuan ise Bakırköy Ruh ve Sinir Hastaları Hastanesi'nde bekletiliyor. Asıl cevaplanması gereken soru şu: Bunca suçtan sabıkası bulunan böylesi birini ekran karşısına çıkaran ve buna göz yuman  kim? 

 

Bahtiyar adını almak 'bahtiyar' olmaya yetmiyor!

 

Murat Özdemir'in işkencesi sonucu ölen papağanının adı ise Mesut Bahtiyar! Bu papağan 3 yaşındaki çocuğun muhakeme gücüne sahip ve türünün en zeki hayvanları arasında. "Kuşların Einstein'ı" olarak tanınıyor. Kafese konulmuş, köle pazarında insanlıktan nasibini almamış ve bir o kadar da popülist birine satılan Bahtiyar isimli kuş, yaşamak zorunda kaldığı evde aç bırakılmış, bir de üstüne "Acun Baba" diye bağırması için işkenceye maruz kalmıştı. Bahtiyar ismini almakla bu ülkede 'Bahtiyar' olunmadığı gibi Yargı'nın ucuz cezalar verdiği insanlardanda kurtulmak pek  mümkün olmayacak.

 

Hatırlarız. Çok değil 22 Haziran'da, 8 yaşındaki Eylül Yağlıkaya kaybolmuş ve uzun arayışlar sonucu cinsel istismara maruz bırakılmış cenazesi bulunmuştu. Üstelik istismar olayının failinin ise geçmişte birçok hayvana işkence uygulayan biri olduğu tespit edilmişti. Murat Özdemir'in durumu bu durumdan pek de farksız değil. Kendisinin de geçmişte taciz ve aile içi şiddet olaylarının faili olduğu gerçeğinden yola çıkarsak, cinsel istismar, taciz ve şiddet hayvanlara yönelik işkenceden ayrı düşünülemez olduğunu söyleyebiliriz. Peki hukuk buna ne diyor?

 

Erkek egemen yargı hemcinslerinin yanında!

 

Erkek egemen yargının önce "akıl hastası" etiketi ile rapor verdiği daha sonra ise 'iyi hal' indirimi ile ödüllendirdiği hemcinslerini neredeyse ayakta alkışlayacak bir hal almış durumda. Türkiye'de çocuklar, kadınlar katlediliyor, hayvanlar işkenceye maruz bırakılıyorken, yargıya taşınan davalarda ise erkeklerin lehine verilen kararla sonuçlanmaya devam ediyor. Sistematik işkencelere maruz bıraktıkları kadınları katleden erkeklerin "pişmanım", "tahrik oldum", "dekolte giymişti", "erkeklik gururum var benim", "erkekliğime laf attı" gibi tanıdık beyanları erkek yargı tarafından "iyi hal" indirimi adı altında, işkenceye maruz bırakılan hayvanlar ise kabahatler kanununa göre değerlendirilip yargı tarafından ödüllendirilmeye devam ediliyor.

 

Bahtiyar'ın ki de bu mesele işte. Kendisini işkenceye maruz bırakan erkek şuan akıl hastanesinde istirahatta. 21 gün sonra da oradan çıkarırlar,aramıza salarlar. Sonra yine sil baştan her şey.