'Kayyım ataması yenilginin sonucu!'
- 09:02 6 Kasım 2024
- Güncel
Nazlıcan Nujin Yıldız
İZMİR - DEM Parti yönetimindeki 3 belediyeye kayyım atanmasına tepki gösteren kadınlar, kayyım atamalarının 8 yıl önce yapılan darbenin devamı olduğunu belirterek, kayyım atamalarının devletin yenilgisinin sonucu olduğunu ifade etti.
İçişleri Bakanlığı'nın talimatıyla, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mêrdîn Büyükşehir, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atandı. Kayyım atanarak halkın iradesinin yok sayılmasına yönelik bu karara, Kürdistan ve Türkiye genelinde halk sokaklara çıkarak tepki gösterdi. Kayyım atamalarının, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerine yönelik 4 Kasım darbesinin yıl dönümüne denk gelmesinin tesadüf olmadığını belirten İzmir’deki siyasetçiler, sivil toplum örgütleri, sendikalar ve kadın dernekleri, bu durumu eleştirdi.
‘İrademizi bu devletin eline bırakmayacağız’
Bütün hukuksuzluklar karşısında, her zaman söz kurduklarını ifade eden Barış Annesi Sultan Yağmekan, Kürt halkının her defasında iradesine sahip çıkarak belediyeleri kazandığını belirtti. İktidarın kendinden olmayanı kabul etmediğini söyleyen Sultan Yağmekan, “Bizler de insanız, bizim de hakkımız var. Belediyelerimizi bize hayır olsun diye vermediler, biz kendi irademizle bu belediyeleri kazandık. Onlar ne kadar kayyım atasalar da belediyeleri alamazlar. Bize tahammül edemiyorlar. Bizler de diyoruz ki; gücümüzle, halkımızla ne olursa olsun kayyımlara izin vermeyeceğiz. Bize ‘sizi yok edeceğiz’ diyorlar. Onlar yok olsunlar! Bizim halkımız ayakta, biz belediyelerimizi, irademizi bu devletin eline bırakmayacağız. Her zaman ayakta olacağız” dedi.
‘Bu devlet yenildi, o yüzden kayyım atıyor’
“Ne tutuklanmaktan ne öldürülmekten ne de devletlerinden korkmuyoruz” diyen Sultan Yağmekan, Kürt halkının güçlü olduğunu ve iradesine sahip çıkacağını vurguladı. Sultan Yağmekan, şöyle devam etti: “Biz haklıyız, dürüstüz, doğru yoldayız. Haklarımıza, kimliğimize sahip çıkacağız. Kim ne derse desin mücadele etmeye, ayakta durmaya devam edeceğiz. 75 yaşına gelmişiz, biz anneyiz. Onlardan asla korkmuyoruz. İrademizle, gücümüzle belediyelerimizi onların elinden alacağız. Yazıklar olsun onlara, kayyım atadılar belediyelerimize. Yerimizde duracağımızı sanmasınlar, ne tutuklamalarından ne de öldürmelerinden korkuyoruz, yazıklar olsun onlara. Bu devlet yenildi, ne yapacağını bilmiyor o yüzden kayyım atıyor. Biz başaracağız.”
‘Uzatılan el samimi değil’
DEM Parti İzmir Kadın Meclisi üyesi Aysel Önen, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Kürtlere uzattığı elin samimi olmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı’nın uzattığı eli, Wan ve Colemêrg’de yaşanan irade gaspından tanıdıklarını dile getiren Aysel Önen, “Kayyımın Batman’a gelmesi tesadüf değil. Çünkü Batman, kadın iradesinin en güçlü şekilde ortaya çıktığı yer. Gülistan, Türkiye genelinde en yüksek oyları almış bir arkadaşımız ve Batman geçmişte intiharla konuşuluyorken, bugün bir kadının eşbaşkanlığı kazanmasıyla, kadın iradesinin en güçlü şekilde ortaya çıkmasıyla konuşulan bir ilimiz. Erdoğan bunu boşuna bırakmayacaktı. Yine Mardin, çok kültürlülüğün, dilliliğin, barışın simgesi olan bir yer. Bu anlamıyla da Mardin’e ataması da tesadüf değil” şeklinde konuştu.
'Kazanamadığı yerleri darbeyle almaya çalışıyor'
Son süreçlerde “Kürtler, Türklerle aynı haklara sahip” söylemlerine de değinen Aysel Önen, söylendiği gibi bir eşitliğin olmadığını sözlerine ekledi. Aysel Önen, “Belediyecilik halka hizmet anlayışıdır. Halka hizmet de diliyle olur, kültürüyle olur, kadın mücadelesini desteklemesiyle olur. Bu belediyelere kayyım atanmasının temel sebebi de bu. Bu aslında ‘Ben sizin hiçbir şekilde dilinizi kullanmanıza, kültürünüzü yaşatmanıza izin vermeyeceğim’ demek. Bu barış eli de değil. Batman’da Hizbullah’a rağmen kazanılan bir Kürt kadın mücadelesi var. Erdoğan bunun çok farkında, kazananın Kürt kadın mücadelesi olduğunun farkında. Devletin bütün aygıtlarını kullanmasına rağmen Erdoğan kazanamadı ve kazanamadığının çok farkında. Kazanamadığı yerleri de bu şekilde, darbeyle almaya çalışıyor” diye belirtti.
‘8 yıl önce yaptığı darbeyle aynı şey’
3 belediyeye kayyım atanmasını darbe olarak nitelendiren ve 4 Kasım darbesine dikkat çeken Aysel Önen, “Buna darbe diyoruz, çünkü 8 yıl önce yaptığı darbeyle aynı şey. Hiç durmaksızın kazanamadığı yerlere kendi elini atmaya çalışıyor. O el hiçbir zaman barışın eli değil, o baskının eli, kadın düşmanı bir el, zorun eli aslında. Biz bunu çok iyi biliyoruz” dedi. Birleşik mücadelenin çok kıymetli olduğunu belirten Aysel Önen, kayyımın neden atandığının sorulmasından çok, iktidarın bunu nasıl yapabildiğinin sorulması gerektiğini söyledi. Halkın iradesinin gasp edilmesi karşısında insanların kimliklerinden, siyasi görüşlerinden azade bir şekilde, birlikte ses çıkarması gerektiğini kaydeden Aysel Önen, “Şunu unutuyoruz; yarın, öbür gün İzmir’e de gelebilir bu kayyım, başka şehirlere de gelebilir. İktidar kendinden olmayan herkese, her şeye kayyım atayabilir. Kayyım çünkü iktidarın zor aygıtı, başka bir şey değil” diye belirtti.
'Saldırıları kabul etmiyoruz'
Beş ay içerisinde, beş tane belediyeye kayyım atandığını dile getiren Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) 2 Nolu Şube Başkanı Zeliha Danyeli de, kayyımın halkın iradesini gasp ettiğini söyledi. AKP-MHP iktidarının, baskılarını antidemokratik uygulamalarla devam ettirdiğini dile getiren Zeliha Danyeli, “Biz kayyıma karşı mücadelemizi devam ettireceğiz çünkü kayyım demokrasiye darbedir, halkın iradesine darbedir. Özellikle kendi rantçı sistemlerini daha da geliştirmek için izlenen politikalardır. Kayyıma karşı mücadelemiz devam edecektir. Bu saldırıları kabul etmiyoruz. Tüm halkı da, halkın iradesine yapılan saldırıya karşı mücadeleye davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Kayyımın 4 Kasım tarihine denk gelmesi tesadüf değil’
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Meclis üyesi Gönül Yalçın, AKP'li Cumhurbaşkanı’nın kısa süre önce Kürt halkına el uzattığını, ancak hemen ardından Esenyurt Belediyesi’ne kayyım atandığını hatırlattı. Bu atamayla, belediyelerin iradesine el konulacağının sinyali verildiğini belirtti. Üç kente daha kayyım atanmasıyla halkın iradesinin tekrar gasp edildiğini vurgulayan Gönül Yalçın, “Bu atamaların 4 Kasım tarihine denk gelmesi tesadüf değil; biz bunu iyi biliyoruz. Halkın iradesine yönelik bu gaspa karşı, özgür iradeyi savunmaya devam edeceğiz” dedi.
‘Darbeye karşı özgür iradeyi savunacağız’
DEM Parti Buca ilçe yöneticisi Sibel Kurul da Kürtlere el uzatıldığını, ardından Kürt halkının iradesinin gasp edildiğini ifade etti. Kürtlere uzatılan elde bir art niyet olduğunun altını çizen Sibel Kurul, 4 Kasım 2016’da gerçekleşen darbeyi hatırlattı. Sibel, “O zaman ayağa kalksaydık, çoğunluk olsaydık kendilerinde o cesareti bulamazlardı. Bütün partiler birlik olsaydı, bunların hiçbiri olmazdı. Biz darbeye karşı özgür iradeyi savunacağız” diye konuştu.