Birçok kentte kayyım protestosu
- 20:14 4 Kasım 2024
- Güncel
HABER MERKEZİ – Emek ve Demokrasi Güçleri öncülüğünde birçok kentte kayyım atamalarına karşı yapılan açıklamalarda, “Haklarımızın gasp edilmesine alışmayacağız” denildi.
İçişleri Bakanlığı’nın talimatıyla Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atanmasına yönelik İzmir, Manisa, Aydın, Muğla, Denizli ve Ankara’da birçok kentte tepkiler devam ediyor.
İzmir
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, kayyım atamalarını protesto etmek amacıyla Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. “İrademe dokunma. Kayyıma geçit yok” yazılı pankartın yanı sıra “Kayyımlar gidecek, biz kalacağız”, “Halkın iradesi gasp edilemez”, “İrade gaspına karşı direnerek kazanacağız” yazılı dövizlerin taşındığı açıklamada sık sık “Kürdistan faşizme mezar olacak”, “Bijî serhildan azadîya Kurdistan” ve “Kayyımlar gidecek, biz kalacağız” sloganları atıldı. Basın metnini kitle adına Eğitim-Sen 1 No’lu Şube Başkanı Nafiz Ceylan okudu.
‘Kayyım darbeleri olağan hale getirilmek istenmektedir’
Güne yine bir kayyım darbesi ile uyandıklarını belirten Nafiz Ceylan, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanıp yerine kayyım atanmasının ardından bugün de seçme ve seçilme hakkının gasp edildiğini ifade etti. Ceylan, “Son beş ayda arka arkaya Hakkâri, Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti halkının iradesini gasp etmeye dönük saldırılar, AKP-MHP iktidarının 31 Mart yerel seçimlerini ezici bir şekilde kaybettiği belediyelere kayyım darbesi ile adeta çökme hedefini ortaya koymaktadır. Hedef açıktır: Tüm toplumun iradesinin gasp edilmesine alıştırılmak ve kayyım darbelerinin olağan hale getirilmesi istenmektedir” dedi.
‘Haklarımızın gasp edilmesine alışmayacağız!’
Belediye başkanlarının tutuklandığı, yerlerine kayyım atandığı bir ülkede demokrasiden, adaletten, hukuktan bahsetmenin mümkün olmadığını vurgulayan Ceylan, bu hukuksuzluklara karşı parti veya siyasi görüş ayrımı yapmaksızın tepki gösterilmediği sürece kayyım darbesinin yeni belediyelere de sıçrayacağını belirtti. Ceylan, “Halkın iradesine, demokrasiye, emeğe, barışa darbe niteliğindeki kayyım politikalarını hiçbir zaman kabul etmedik, alışmadık. Bugün de kayyım darbesini kabul etmiyoruz! Anti-demokratik uygulamalarla haklarımızın gasp edilmesine alışmayacağız! Duymak istemeyen kulaklara, görmek istemeyen gözlere inat bir kez daha çağrıda bulunuyoruz: Halk iradesine vurulan bu darbeden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı yollarla baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesine son verilmelidir. Seçilmiş Belediye Başkanları derhal görevine iade edilmelidir” dedi.
Açıklama, sloganlarla sona erdi.
Ankara
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, DEM Parti’nin kazandığı Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atanmasına karşı “İrade gaspına karşı direnerek kazanacağız” pankartıyla basın açıklaması yaptı. Çankaya Belediyesi önünden yürüyüş yaparak Sakarya Meydanı’na gitmek isteyen kitle, polis engellemelerine ve darp edilmesine rağmen “Hırsız, katil AKP”, “Jin, jiyan, azadî”, “Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek” sloganlarıyla yürüyerek Sakarya Meydanı’nda açıklama yaptı.
DEM Parti milletvekilleri Zülküf Uçar, Saruhan Oluç ve Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban ve MYK Üyeleri, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üye ve yöneticilerinin de katıldığı açıklamayı, DEM Parti Ankara İl Örgütü Eşbaşkanı Fatin Kanat yaptı.
Açıklamada, “AKP-MHP iktidarı, Hakkari ve Esenyurt’tan sonra bugün sabah saatlerinde de Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Urfa Halfeti Belediyesi’ni gasp etti. Bu darbenin, 4 Kasım 2016’da Kürt halkının iradesine yönelik gerçekleştirilen Meclis darbesinin yıldönümünde yapılmış olması manidardır. Kürt halkını demokratik siyasetten tasfiye etme saldırılarının, 1994’ten beri süregelen ve iflas etmiş 30 yıllık tekrarıdır. Bir kez daha ifade edelim ki, bu saldırı halk iradesine yönelik gerçekleştirilmiş açık bir darbedir. Daha önce gerçekleştirilen kayyım darbeleri halk tarafından reddedilmiş, kayyım pratiği seçimlerde büyük bir yenilgiye uğramış ve son olarak halk kendi iradesini çoğunlukla DEM Parti’den yana kullanmıştır. Her seçimde yenilgiye uğrayan kayyım darbesinde ısrar etmek, siyasi tükenmişliğin göstergesidir” denildi.
‘Mücadeleye tahammül edemiyorlar’
Ardından konuşan DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, sekiz yıl önce de Kürt halkının iradesinin iktidar eliyle gasp edildiğini belirterek, “4 Kasım 2016’da Türkiye’de yine bir darbe yapıldı. O gün de DEM Parti olarak temsil edilen bu geleneğe bir darbe yapılmıştı, sonra bir de Kobanê davası çıkardılar. 400 yılı aşan cezalar yağdırdılar. Mücadeleye tahammül edemiyorlar. O yüzden belleğimize yeni bir 4 Kasım daha kazınmış oldu” dedi.
‘Kötülüğün sembolüsünüz’
Türkiye genelinde en çok oy alan Êlih Belediye Eşbaşkanı olan Gülistan Sönük’ün koltuğuna bir erkeğin oturtulduğunu vurgulayan Ayşegül Doğan, “Talancısınız, kötülüğün sembolüsünüz. Yıkım için geliyorsunuz, ancak kayyum olabilirsiniz. Asla halkın gönlüne sinen belediye başkanı olamazsınız. Batman bir tesadüf olmadığı gibi Esenyurt da tesadüf değil. Kürtlerin seçme ve seçilme hakkı tanınmadığı sürece hiçbirimizin seçme ve seçilme hakkı tanınmaz. Bugün Mardin’e, Halfeti’ye atanan kayyum yarın İstanbul’a, İzmir’e, Manisa’ya atanır. İlk Kürt coğrafyasında başlayan kayyumlar üniversitelere atandı. Kayyum ile üstünü örtmek istedikleri, hepimizin çabaladığı o umuda daha çok sahip çıkma zamanı. Hiçbir şeyi hiçbir iktidarın insafına bırakmadık. Ne olacaksa bizimle olacak, ne yapacaksak birlikte yapacağız” diyerek birlikte mücadele vurgusu yaptı.
Açıklama, slogan ve alkışlar eşliğinde sona erdi.
Aydın
DEM Parti Aydın İl Örgütü ise Aydın kent meydanında bir araya geldi. "Belediyeler bizimdir, gaspa izin vermeyeceğiz" yazılı pankartın taşındığı açıklamada, tüm il örgütlerinde okunan ortak metni DEM Parti Aydın İl Eşbaşkanı Hüznü Taş okudu. Açıklamada sık sık "Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "Biji berxwedana gelan" sloganları atıldı.
Manisa
DEM Parti Manisa İl Örgütü tarafından düzenlenen basın açıklaması, DEM Şehzadeler İlçe Örgüt binası önünde yapıldı. "Belediyeler bizimdir, gaspa izin vermeyeceğiz" yazılı pankartın taşındığı açıklamada sık sık “Kayyım darbedir, susmayacağız”, “Biji berxwedana gelan”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı. Açıklamayı DEM Parti Manisa İl Eşbaşkanı Hüseyin Kılıç okudu.
Muğla
Muğla'da kayyım uygulamalarına tepki, Muğla Emek ve Demokrasi Güçleri öncülüğünde düzenlenen bir eylemle dile getirildi. Sınırsızlık Meydanı’nda bir araya gelen yurttaşlar, "Esenyurt, Mardin, Batman, Halfeti Belediyelerine Kayyım Darbelerini Kabul Etmiyoruz" yazılı pankart taşıdı. "Yaşasın Halkların Kardeşliği" ve "Gün Gelecek, Devran Dönecek, AKP Halka Hesap Verecek" sloganları eşliğinde gerçekleşen açıklamada basın metnini platform adına Candan Süsoy okudu.
‘Kayyım rejiminin sona erişinin açık ilanı’
Candan Süsoy, bu uygulamanın halk iradesine yönelik açık bir darbe olduğunu vurguladı. Her seçimde kaybeden kayyım uygulamalarında ısrar etmenin, siyasi tükenmişliğin bir göstergesi olduğunu belirtti. Candan Süsoy, “AKP-MHP iktidarı, seçimle kazanamadığını yargı ve kolluk gücüyle ele geçirme alışkanlığını, kayyım darbelerini bir rejime dönüştürmüştür. Bu saldırılar, seçme ve seçilme hakkına büyük bir darbedir. Halkın doğrudan katılım gösterdiği yerel yönetimlerin abluka altına alınması ve belediyelerin adeta karakollara çevrilmesi, mevcut siyasi rejimin demokratik meşruiyetinin sona erdiğinin açık bir ilanıdır” dedi.
‘Darbeci anlayışa herkes itirazını yükseltmeli’
Candan Süsoy, vesayet ve darbelerle mücadele ettiğini söyleyenlerin bizzat darbeci birer yapıya dönüştüğünü belirterek, “Türkiye halkları bu zorbalığa asla boyun eğmeyecektir. Son yerel seçimlerde iktidar, bu uygulamaları nedeniyle büyük kayıplar yaşamıştır ve bu yöntemde ısrar ettikçe daha da büyük kayıplar verecektir. Kayyım darbeleri, 85 milyon yurttaş için bir demokrasi ve özgürlük sorunudur. Önü alınmazsa, bu durum yalnızca Kürt illeriyle veya şimdiye kadar gasp edilen belediyelerle sınırlı kalmayacaktır. Hangi parti ya da düşünceden olursa olsun, bu darbe Türkiye halklarının seçme ve seçilme hakkına ve siyasi iradesine yönelik açık bir tehdit niteliğindedir. Bu gayrimeşru darbeci anlayışa karşı herkes en yüksek düzeyde sesini ve itirazını yükseltmelidir” ifadelerini kullandı.
Candan Süsoy, her şart ve koşulda halkın iradesine sahip çıkacaklarını vurguladı.
Açıklama, atılan sloganlarla sona erdi.
Denizli
DEM Parti Denizli İl Örgütü ise Çınar Meydanı’nda bir araya gelerek kayyım darbesini protesto etti. ‘Halkın iradesi gasp edilemez, kayyıma hayır’ yazılı pankartın taşındığı açıklamada, “Belediyeler bizimdir gasp edilemez”, “Kayyum darbedir, darbelere hayır”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Direne direne kazanacağız”, “Jin jiyan azadî” ve “Kayyımlar gidecek biz kalacağız” sloganları atıldı.
‘Kayyım kadın iradesine gasptır’
Açıklamada, DEM Parti Merkezefendi İlçe yöneticisi Tuğçe Ceylan, kayyımın kadınların iradesine gasp olduğunu belirterek, “Hizbullahçı çetelere karşı kazanan Gülistan Sönük’e komplodur, kayyum kadın kurumlarını kapatmaktır” dedi. Eyleme destek veren 78’liler Hareketi Denizli Sözcüsü Nebi Ebci ise, “Bugün yeni bir kötülüğe uyandık. Seçimlerde kaybeden iktidar darbeyle kazanmaya çalışıyor. Kayyuma hayır halkın iradesi gasp edilemez” dedi.
Açıklama, oturma eyleminin ardından sloganlarla sona erdi.