Gülistan Gülmüş

 

XARPÊT - Depli kadınlar cezaevinde tutsakların, “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” talebiyle 3 ayı aşkın süredir başlatmış oldukları açlık grevi eylemlerine “Bir an önce ses olmalıyız” diyerek çağrıda bulundu. 

 

Kurdistan ve Türkiye cezaevlerinde bulunan siyasi tutsaklar 27 Kasım 2023 tarihinde, “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” hamlesi kapsamında açlık grevi eylemi başlattı. Aynı talepler doğrultusunda tutsak aileleri ve Tutsak Aileleri Dayanışma Derneği (TUAY-DER) ise 4 Aralık 2023 Amed’de ve daha sonra 6 ilde daha Adalet Nöbeti eylemi başlattı. 3 aydan fazla bir süre geçmiş olmasına rağmen tutsakların taleplerine dair bir adım atılmadı. 

 

Xarpêt’in (Elazığ) Dep (Karakoçan) ilçesinde yaşayan kadınlar, cezaevlerinde sürdürülen açlık grevi eylemine ses olmak adına çağrıda bulundu.

 

‘Onlar da açlık grevine girsin’

 

Tutsakların PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve yapılan hak ihlallerine bir cevap olarak açlık grevi eylemine girdiğine dikkat çeken Remziye, “Onlara zafer diliyorum. Onların üzerinde baskı, çıplak arama var ve onları tek hücreye koyuyorlar. Onlar ülkeleri, iradeleri, halkı için greve girdiler. Onları boş yere oraya koymuşlar, hiçbir suçları yok. Tutsaklara bunu yapanları kınıyorum. Arkadaşlarımız tecritte olan arkadaşlar için direniyorlar. Onlar için Adalet Nöbeti eylemi başlattılar. Onları destekliyoruz, öleceğimiz güne kadar, tek bir damla kanımız kalana kadar arkadaşlarımızın arkasındayız. Selahattin Demirtaş’a, Gültan Kışanak’a ve Figen Yüksekdağ için de adalet istiyoruz. Hepsinin arkasındayız” ifadelerini kullandı. 

“Halkımız ayağa kalksın, onlara destek versin” çağrısında bulunan Remziye, “Direniş büyüsün, önderimiz özgür bırakılsın. Başımızı koparsalar da davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Bunu iyi bilsinler ki biz davamızın izindeyiz. Adaleti sağlasınlar, tutsaklarımız bırakılsın ve açlık grevinden çıksınlar” diye ekledi. 

 

‘Bir an önce ses olmalıyız’

 

Açlık grevine destek olunması yönünde çağrıda bulunan Zuhal Erdoğan Kaya da cezaevlerindeki hak ihlallerinde dair şöyle konuştu: “Cezaevlerinde tutsaklar hastaneye götürülmüyor. Açlık grevinde olanların sağlık hakları engelleniyor. Siyasi tutsaklar 3 aydır açlık grevindeler. Talepleri yerine getirilmiyor, aileleriyle görüşemiyorlar, onlara yardım ulaşmıyor. Bir an önce açlık grevinde olan tutsaklara yardım ulaşması lazım ve bu tutsaklığın son bulması için bir mücadele başlatmamız lazım. Kadınlar çıplak aramaya maruz bırakılıyor. Tutsaklar kötü şartlar altında yaşıyorlar, insanlar bu duruma göz göre göre göz yumuyorlar. Tutsakların daha yalnızlaştırılması için S ve Y tipi cezaevleri çoğaltılıyor.  O yüzden daha çok destek olmamız gerekiyor. Bizler de açlık grevine girerek, her yere sesimizi duyurarak bir an önce ses olmalıyız. Onları her yerde duyurmalıyız ki tutsaklıkları bitsin.”

 

'Aileler görüşe gidemiyor'

 

Aynı talepleri yineleyen Nargül Baydar ise tutsakların memleketlerinden kilometrelerce uzak yerlere sürgün edildiklerine dikkat çekerek, “Bu nedenle aileler görüşe gidemiyorlar. 15 günde bir telefonla görüşme hakkı veriyorlar. Sosyal aktiviteleri çok az, S ve Y tipi cezaevleri arttırıldı. Aileler görüşe gittiğinde çok detaylı arama yapıyorlar. Özellikle kadınlara çıplak arama dayatılıyor. Halkın da açlık grevine girmesi lazım. Bir yürüyüş yapılması lazım. Onlar 3 aydır açlık grevindeler biz 3-5 gün yaparsak, onlara destek olursak çok daha iyi olacağını düşünüyorum. Sadece Adalet Nöbeti’ndeki tutsak aileleri değil, biz de bir eylem gerçekleştirebiliriz ve herkese ses olabiliriz. Böylelikle cezaevindeki tutsakların talebi karşılanabilir” ifadelerine yer verdi.

 

‘Elimizden geleni yapalım’

 

Tülay Aydın da cezaevlerindeki hak ihlallerine dair, “Tutsakların ailelerinden duyuyoruz, tutsaklar cezaevlerinde sıkıntı çekiyor. Ailesi eğer Doğu’daysa Batı’ya göndermişler. Onlar yakınlarını orada göremiyorlar. Kimisinin annesi yaşlı, kimisinin ailesi yok, kimisinin sıkıntıları olduğu için gidemiyorlar. Aileleriyle uzun süre görüşemiyorlar. Sadece telefon üzerinden görüşebiliyorlar. Bu tecridi kınıyorum”  dedi. 

 

‘Elimizden geleni yapalım’

 

Tutsakların sağlık haklarının gasp edilmesine dair konuşan Tülay, “Onlar içeride olabilirler ama sağlık çok önemli. Sosyal aktiviteleri yok, onlara rahatlık sağlansın. Zaten cezaevindeler, biraz daha imkân tanısınlar. Yemeklerinde eksiklik yapmışlar, para alıyorlar ama para aldıkları halde içeride iyi beslenemiyorlar, zayıf kalıyorlar ve çok erken hastalanıyorlar.  S ve Y tipi cezaevlerini çoğaltıyorlar. Tek hücreli odalar insanlara göre değil. Halkla dayanışma oluşturarak onlara ses olsun. Elimizden geleni yapalım” diyerek destek olma çağrısında bulundu.