Öznur Değer 

 

RIHA - Ekonomik durumun giderek kötüleştiği Kurdistan’da yurttaşlar Ramazan’ı sofralarından kısarak karşıladı. Var olan tabloya itirazlarını yükselten yurttaşlardan Mukaddes Çağlar, “Ramazan alışverişine çıktık 3-4 bin lira para ödedik. Ama istediğimiz her şeyi alamadık. Yalnızca temel ihtiyaçlarımıza o kadar para verdik. İftar için istediğimiz her yemeği yapamıyoruz. Her şey çok pahalı” diye sitem etti. 

 

Ekonomik kriz giderek derinleşirken, yurttaşlar bu yıl Ramazan’ı açlık ve yoksulluğun hüküm sürdüğü bir koşulda karşılıyor. Yoksulluk sınırının 52 bin 954 TL, açlık sınırının ise asgari ücretin üzerinde 18 bin 973 TL’yi bulduğu ülkede, derinleşen ekonomik krizin etkisi cepleri yakmaya devam ederken,  ülke nüfusunun yarısından fazlası asgari ücret ile geçinmeye çalışıyor.

 

Bir salatanın maliyeti 257 TL

 

Geçen yılın Ramazan maliyeti ile bu yılın Ramazan maliyeti arasında da ciddi farklılıklar var. Geçen yıl ekmeğin gramajı 35,5 TL’den satılırken, bu yıl ise  40 TL’den satılıyor. Domatesin kilosunun 37 TL’yi bulduğu, biberin 73, salatalığın 45, patlıcanın 59, marulun ise 43 TL’den satıldığı ülkede bir ailenin akşam iftarı için yapacağı salatanın maliyeti 257 TL’yi buluyor.

 

En ucuz iftarın maliyeti 881 TL

 

Ortalama bir pirincin kilosu 150 TL’yi, mercimeğin kilosu 57 TL’yi bulurken, kırmızı etin fiyatı 600 TL’ye, tavuğun ise 160 TL’ye ulaştı. Buna göre bir aile iftarda çorba, pilav, tavuk ve salatanın yer aldığı bir menü hazırlamak isterse 881 lirayı gözden çıkarmış olacak. İftar sofrasında temel besin maddelerini dahi tüketemeyen yurttaşlar aç olarak tuttukları orucu sofradan yine  tok olmadan kalkıyorlar. 

 

Tarım kentini bitirdiler

 

Tarım ve hayvancılık kenti olmasına rağmen destek ve teşvikin yapılmaması ve özel savaş politikalarının sonucu ile iş yapamaz hale gelen Riha’nın (Urfa) Pirsûs (Suruç) ilçesinde yaşayan yurttaşlar da iftarda sofralarından kısmak zorunda kalıyor.

 

Pirsûs sokaklarında mikrofonumuza konuşan kadınlar, geçinemediklerini belirterek, Ramazan’da sofralarını donatamadıklarını ifade etti.

 

‘Ramazan alışverişine çıkamadık’

 

Geçinemediklerinin altını çizen Sabiha Aytekin (40), Ramazan ayının gelmesiyle iftar için istedikleri her yemeği yapamadıklarını ifade etti. Sabiha, “Domates çok pahalandı alamıyoruz. Sebze çok pahalı. Et alamıyoruz. Biz de bulgur yapıp yiyoruz. Eşim taşımacılık işiyle uğraşıyor o şekilde geçinmeye çalışıyoruz. Eskiden de soframızı donatamıyorduk ama bu yıl hiçbir şey alamadık. Sebze bile alamadık. Ramazan alışverişine çıkamadık” diye belirtti.

 

‘Ramazan maliyeti geçen yıla göre iki kat arttı’

 

Feride Şahin (53) de geçinmekte zorlandığını ifade ederek, “Eski Ramazanlara göre sofradaki yemek çeşidimiz düştü. Birkaç yeşillik alıyoruz 100 TL tutuyor. Pazara gittiğimde en az 500 TL gidiyor. Ama geçen yıl pazara 250 TL veriyordum. Her şey iki kat zamlandı. Elma 30 TL oldu. Portakal’ı geçen sene 5 TL’ye alabilirken şimdi 15 TL olmuş. Geçen seneye göre soframıza istediğimiz her şeyi koyamıyoruz. Bir şeylerden kısmak zorunda kalıyoruz. Ramazan alışverişinde en temel ihtiyaçlarımızı aldık 2 bin TL tuttu. Ramazan maliyeti geçen yıla göre iki kat arttı” şeklinde konuştu.

 

‘Et alamıyoruz’

 

Geçinmekte zorlandıklarını kaydeden Mukaddes Çağlar (40), bu durumun kiracılar için çok daha zor olduğunun altını çizdi. Su, elektrik faturalarının çok fazla geldiğini ifade eden Mukaddes, “Aylık bin liradan fazla elektrik parası ödüyorum. Ramazan alışverişine çıktık 3-4 bin lira para ödedik. Ama istediğimiz her şeyi alamadık. En temel ihtiyaçlarımıza o kadar para verdik. İftar için istediğimiz her yemeği yapamıyoruz. Her şey çok pahalı. Et alamıyoruz, alınacak gibi değil. Kilosu 550 TL olmuş. Tavuk bile çok pahalı. O nedenle alamıyoruz” dedi.  

 

‘İftara misafir çağıramıyoruz’

 

Hacire Buğurlu (21) ise ekonomiden memnun olmadığını söyleyerek, zenginlerin daha zengin yoksulların ise daha yoksullaştığına dikkat çekti. Yoksul insanların istediği hiçbir şeye erişemediğini kaydeden Hacire, “Geçen sene alabildiğimiz şeyleri bu yıl alamıyoruz. Ya da eksik alıyoruz. İş sorunları var. Tarım ve hayvancılıkla geçiniyoruz. Ama kazancımız çok az, ilaçların fiyatı çok arttı. Tohum pahalı. O nedenle üretemiyoruz. Destek olmadığı için üretim de az. Tarım da hayvancılık da çöktü. Yem pahalı, et pahalı. Geçen sene etin kilosunu 150 liraya alıyorduk bu yıl 550 liraya çıkmış. O nedenle alamıyoruz. Yine meyve ve sebze de çok pahalı. İstediğimiz her yemeği sofraya koyamıyoruz. Ramazan ayı olmasına rağmen iftara istediğimiz kadar misafir çağıramıyoruz. Herkes sadece kendi karnını doyurabiliyor. Halkın bir olması lazım. Bu şekilde bu durum düzelebilir” sözlerine yer verdi.