Hükümete zam tepkisi: Karanlıkta mı oturalım?

  • 09:09 6 Ekim 2019
  • Emek/Ekonomi
Gülistan Azak
 
MERSİN – Yerel seçimlerin ardından iki kez zamlanan elektrik faturaları ve eklenen vergi artışlarına tepki gösteren yurttaşlar, hükümete “Karanlıkta mı oturalım, yiyip içmeyelim mi? Yeter artık bunu hak etmiyoruz. Halkla uğraşmaktan vazgeç” dedi. 
 
Elektrik sadece aydınlanmak için değil,  her türlü cihazı çalıştırmak için bir ihtiyaç. En çok kullanıldığı dönem olan kış ise kapıda. Gelen zam ile elektrik faturasının toplam tutarı belirleyen her bir kalemi ayrı ayrı el yakıyor. Üstelik uzmanlara göre ülkenin elektrik sıkıntısı da yok. Yani tükettiğinden fazlasını üretiyor. Fiyatın ucuzlaması gerekirken zam üstüne zam gelmesi ise elektrik üretim ve dağıtım şirketlerinin kurtarmaya yönelik olduğu yorumlarını getiriyor. Son yapılan 14,9’luk zamla tüketici eline aldığı faturada daha da kötüsü ile karşılaşacak. Çünkü elektriğe gelen son zamla birlikte vergiler de zamlandı. Faturalara yansıyanlar arasında Türkiye Radyo ve Televizyon (TRT) payı başta olmak üzere belediye tüketim vergisi ve kimsenin ne kadar olduğunu net rakam olarak  öğrenemediği dağıtım bedeli gibi bir çok yeni artış var.
 
31 Mart yerel seçimlerinden Ocak ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tüketiciye yüzde 10’luk indirim sağlayacağını söylemişti ancak zam yapılmayacak denmesine rağmen seçimden sonra elektriğe iki kez zam yapıldı. Bir buçuk yılda zamlara getirilen oran ise katlanarak büyüdü.
 
Mersin’in en işlek yerlerinden biri olan Atatürk Parkı’nda mikrofon uzattığımız yurttaşlar, zamların geçim sağlamayı imkansız hale getirdiğini belirterek hükümete tepki gösterdi.
 
‘Asgari ücretle neyi karşılayacağız’ 
 
Asgari ücret karşılığında çalışan babası dışında evde bulunan herkesin işsiz olduğunu belirten Aysel Bakrak, “Kış geliyor. Alınan asgari ücreti açmak zorunda olduğumuz elektrikli sobaya mı, yeme içmeye mi, kiraya mı, eğitime mi, sağlığa mı vereceğiz bilemiyoruz. Çok zor olacak. Hükümetin zamdan vazgeçmesi gerekiyor. Yeter artık. Gelirimiz ortada. Zaten sıkıntılı günler geçiriyoruz üstüne ise artarak devam zamlar ekleniyor. İnsanlar bunu hak etmiyor”  dedi.
 
‘Korkumuzdan fırını çalıştıramıyoruz’
 
Hükümete “Halkla uğraşmaktan vazgeç! “ diye seslenen Bedriye Şahin de asgari ücretle nasıl geçineceklerini sordu. “Neye, kime nasıl dağıtacağımızı şaştık. Korkumuzdan evdeki fırını çalıştıramaz olduk” diyen Bedriye, “Yemek pişirmeyecek, evimizi süpürmeyecek miyiz?  Işıksız evde karanlıkta mı oturalım istiyorlar? Milletin sırtına biniyorlar resmen. Gelen faturayı aç da kalsak yatırmamız gerekiyor. Bize reva görülen bu. Ne yapalım? Her ay zam olur mu? Üstelik zamların devam edeceği söyleniyor. Halka yazık, artık zamlardan vazgeçsinler. Ailem Adıyaman’da. Yokluktan onları görmeye dahi gidemiyorum. Kızım iki üniversite bitirdi ancak hala bir işi yok. Psikolojisi bozuk halde evde oturuyor. Para veriyoruz ama utandığını söyleyerek almıyor. Çalışamadığı için parasızlıktan iki yıldır evden dışarı çıkmıyor. Gençlerimizin hali de ortada. Neye, kime, hangi birine üzülelim bilemiyorum” diye belirtti.  
 
Bundan 20 yıl önce tek maaşla kirada olmasına rağmen 4 çocuğuyla geçindiğini söyleyen Bedriye, “Bir çocuğum üniversitede okuyordu. Buna rağmen birikim yapabiliyordum. Şuan ise tek maaşla bir evin geçimi imkansız hale geldi. Evde en az 3-4 kişinin çalışması şart“ ifadelerini kullandı.
 
‘4 milyon işsizden biriyim’ 
 
4 milyon 253 bin işsizden biri olarak her gün İŞKUR kuyruğunda iş aramaya çalıştığını belirten Emel Bozdoğan,  zamların işsizlikle birlikte katlanarak arttığına dikkat çekti. Halkın yaşayamaz duruma geldiğini vurgulayan Emel, “Elektriği kullanmayacağız, karanlıkta öylece oturacağız. Ben yıllardır iş arıyorum. İŞKUR’a gidip geliyorum. Bir türlü iş bulamadım. Ülkedeki işsizlik oranı zaten belli. Üstüne bir de artarak devam eden zamlar” diye konuştu.