‘Sendikaların kadın işsizliğine karşı mücadele programı yok’

  • 09:03 17 Eylül 2019
  • Emek/Ekonomi
Melike Aydın
 
İZMİR - Mor Dayanışma üyesi Perihan Koca, denetim ve takip mekanizmalarında da kadın temsilinin sağlanması gerektiğini belirtti. Sendikaların, kadınların işsizlik oranının derinleşmesine karşı bir programları olmamasını eleştiren Perihan, “Oysa sol tandanslı sendikalar kadın yoksullaşmasını, enflasyonun kimi ne kadar etkilediğini veriyorlar ama kadın işsizliği ile nasıl mücadele edileceğine dair herhangi bir programları yok” dedi.
 
Kadınların, yaşamın her alanında verdikleri eşitlik mücadelesi, emek ve meslek hareketlerinde de sürdürülüyor. Mor Dayanışma üyesi Perihan Koca, meslek örgütlerinde ve sendikalarda kadınlara yönelik cinsiyetçi yaklaşımları ve buna karşı kadınların mücadelesini değerlendirdi. Kadının hem siyasal iktidara karşı hem de içinde olduğu platformlarda mücadele ettiğini dile getiren Perihan, sendikalardaki eşbaşkanlık sisteminin de “kadın temsilinin ve sözünün arttırılması” anlamına geleceğini belirtti. Örgütlerde alınan kararların yeterli olmadığını, denetim ve takip mekanizmalarında da kadınların yer alması gerektiğini söyleyen Perihan, sendikaların kadına dair veri çıkarmasına rağmen çözüm üretme noktasında olmadığına işaret etti.
 
‘Kadınların güçlü direniş eğilimleri yönetimlere yansımıyor’
 
Türkiye’nin içinde bulunduğu krize işaret eden Perihan, sermayenin ve ataerkinin kadın bedeni üzerinde farklı baskı biçimlerini açığa çıkardığına değindi. Buna karşılık kadınların sokaklarda hak talep ettiğini belirten Perihan, “Eskisi gibi topyekun direnişler olarak değil, bugüne özgü direnişlerle, fabrikalarda veya işyerlerinde tek kişilik direniş biçimleriyle sürüyor. Kadınların bu grevlerde en önde olduğunu görüyoruz. Grevi örgütlemekten grev çadırında durmaya kadar en öndeler. Ama söz söyleyenlere, sendika programlarına ya da grevlerden sonraki örgütlenmelere baktığımız zaman direniş eğilimleri bu kadar güçlü olmasına rağmen, kadınlar yönetimlere tüzüğe bir şekilde yansımıyor” dedi.
 
‘Kadın temsili yok denecek kadar az’
 
Her ne kadar kadınlar birçok hak elde etseler de sendikalarda cinsiyetçi örgütlenmeler olduğunu kaydeden Perihan, sendikaların hala eylem biçimlerinden ücretli iş gücü örgütleme seviyelerine kadar işçinin “erkek” olarak tarif edildiği algıyla şekillendiğini ifade etti. Perihan, “Sendikalarda kadın temsili yok denecek kadar az. TMMOB’dan bir arkadaşın aktarımına göre kadınlar, eşit kota üzerinden hak talep etti. Erkek divanın talebi son ana kadar sunulmadığı, son dakikalarda kimsenin kalmayacağı sanılarak reddedilmesinin sağlanması tasarlanmış. Ama kadınlar direniyor ve kongrenin son anına kadar kalıyorlar, bu haklarını elde ediyorlar. Bu hem kadın hakları açısından hem de kapitalizme karşı yürüttüğümüz mücadele açısından çok önemli. Sendikalar açısından kazandığımız haklar ne kadar uygulanıyor?” diye sordu.
 
‘Sendikalar kadın işsizliğine çözüm üretmiyor’
 
Kadınların kapitalizme ve erkek egemenliğine karşı hayatın her alanında mücadele verdiğini ifade eden Perihan, kadın kazanımlarının uygulanması için hem karar hem denetim mekanizmalarında kadınların olacağı bir şekillenmeye doğru gitmek istediklerini söyledi. Perihan, sendikalarda kadın işçilerin örgütlenmesi için bir program örülmesi gerektiğinin altını çizerken, “Toplu sözleşmelerde hala kreşin, toplumsal cinsiyet eşitliğinin söz konusu olamadığını görebiliyoruz. Kendimizi kadın düşmanı AKP iktidarına karşı bir yerden konumlandırıyoruz, bu rejimin ilk kalkınma programında, (11’inci Kalkınma Programı) kadınların yoksullaşmasına, toplumsal cinsiyete dair bir şey yok. Olan hakların kaldırılması söz konusu hatta. Kadın işsizliğine dair sendikalardan doğru raporlarda işçi sınıfı nüfusuna baktığımızda ekonomik kriz derinleşirken kadın işsizliğinin daha da derinleştiğini görebiliyoruz. Oysa sol tandanslı sendikalar kadın yoksullaşmasını, enflasyonun kimi ne kadar etkilediğini veriyorlar ama kadın işsizliği ile nasıl mücadele edileceğine dair herhangi bir programları yok” dedi.
 
‘Evdeki işbölümü cinsiyetçilikten arındırılmalı’
 
Meslek örgütlerinde kadınların sorunlarına karşı “sonraya havale etme” yönteminin eşbaşkanlık sistemlerinin uygulanmasında da ortaya çıktığını belirten Perihan, kadının karşılıksız ev içi emeğinden dolayı siyasal alandan uzaklaştırıldığını ve yönetimlere katılmalarının engellendiğini söyledi. Sendikaların cinsiyetçi yapılaşmadan arındırılması gerektiğini kaydeden Perihan, “Eşbaşkanlık özellikle Kürt özgürlük hareketinden kadınların önümüze getirdiği önemli modellerden biri. Bu hem sol siyasal yapılarda hem sendikalarda etkileşim halinde önemli bir kazanım olarak kadınlar tarafından coşku ile karşılandı. Siyasal alanların kurumların yeniden yapılandırılması açısından eşit temsil uygulanmaya başlanan bir model oldu. Bu anlamda sadece karar almak yetmiyor. Yapıların içerisinde toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dair eğitimlerle cinsiyetçilikten arınmış programatiğin devam ettirilmesi gerekiyor. Evdeki iş bölümünün cinsiyetçilikten arındırılması gerekiyor. Hem kamusal alana hem siyasal alana yaşamın tüm alanına eşit oranda katılabilelim” dedi.