SİBAŞ işçileri: Patron ve devlet işbirliğine karşı direnişi büyüteceğiz

  • 09:10 8 Şubat 2019
  • Emek/Ekonomi
Melike Aydın 
 
AYDIN - Patronların ve devletin işçilere karşı birlik içinde olduğunu belirten SİBAŞ direnişçisi kadınlar,  "Seçim öncesindeyiz ve ne ektiyseniz onu biçeceksiniz. Her yerde direniş var. Devlet sadece patrona destek vermesin, bu direnişler işçi sınıfının uyandığının göstergesi” dedi. 
 
Aydın'ın Söke ilçesinde SİBAŞ Gıda Fabrikası’nda çalışan işçiler, Tek Gıda İş Sendikası'na üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarıldı. Bir yıl içerisinde 77 işçinin çıkarıldığı fabrika önünde işçiler direnişe geçti. Direniş çadırları defalarca yıkılan işçiler, en sonunda kurdukları küçük çadırda eylemine devam ediyor. Polis ablukasına alınan işçiler, yağmur çamur demeden hakları için direniyor.
 
SİBAŞ yönetimi işten atmaların sendikal faaliyetler nedeniyle değil, "makineleşme" nedeniyle olduğunu öne sürdü. ABD ve Kanada başta olmak üzere birçok ülkeye turşu ihraç eden SİBAŞ'ta sendikalaşmayı öğrenen patron, yeterli sayıya ulaşıldığını anladığı anda işten çıkarmalara başladı. 20 yıllık çalışan dahi işten çıkarılırken, taşeron firma ile tecrübesiz işçiler daha zor koşullarda çalıştırılıyor. 223 kişilik fabrikada 8 Şubat 2018'de çıkarılan işçiler, 26 Şubat'ta 113 kişi ile yetki belgelerini aldı ancak karşı dava açıldı. İş Mahkemesi’ne açılan davanın duruşması 13 Mart'ta görülecek. 
 
‘Vazgeçmezsek mücadelemizde başarılı oluruz
 
Akçakonak köyünde kurulan fabrikanın bir yandan doğaya saldığı asit nedeniyle köylü de rahatsız. İşten çıkarılan işçilerin büyük bir kısmı Akçakonak köylüsü. Fabrikaya bu nedenle civar köylerden işçi alındığını belirten direnişçi kadınlardan Elif Akçenerik, "Patron 'hiçbir sendikalı bırakmayacağım, köyden de işçi almayacağım, nankörlük yaptılar' demiş. Başvurduğumuz hiçbir işe de alınmadık. Madem patronlar birbirini tutuyor biz de birbirimizi tutuyoruz. Ben sabah çocuğuma 1 TL harçlık veremeyince zoruma gidiyor oysa bizim çocuklarımız da onlarınki kadar kıymetli. Mücadelemizden vazgeçmezsek başarılı oluruz. Biz geri adım attıkça patronlar daha üzerimize geliyor. Devlete karşı da mücadele veriyoruz. Devletin bize verdiği hakkı yeniden devletten almak için uğraşıyoruz. Bu da komik bir durum" dedi.
 
'Bütün işçiler birleşmeli'
 
Patronların gerekirse tazminatları vereceklerini ancak sendikayı fabrikaya sokmayacakları şeklinde konuştuğunu söyleyen Elif, daha iyi şartlarda çalışmak için mücadele verdiklerini kaydetti. Elif, "Biz demiyoruz ki 6-7 bin TL para versin sadece açlık sınırının üzerine çıksınlar istiyoruz. Bu dünyaya ezilmeye gelmedik. Eşit işe eşit ücret alınmalı. Diğer işçi hareketlerini de desteğe çağırıyoruz. Bu kadar yoğun değilken sesimiz duyulmuyordu. Bu nedenle hepsini çağırıyoruz. Çoğaldıkça ses geliyor" diye konuştu. 
 
'Hak aramak ne zamandan beri suç oldu'
 
Fabrika ödüller alırken mavi yakalılara herhangi bir ikramiye verilmediğini belirten Huriye Akçenerik de, "Patronla işçi arasındaki sınıfsal fark iyice açıldı. Hak aramak ne zamandan beri suç oldu? Hırsızlık mı yaptık fabrikayı mı batırdık? 20 sene, 18 sene çalışanlar var. Sendikaya üye olduk diye bütün emeğimizi yok sayıyorlar. İşverenle direkt diyaloğa geçemiyoruz. Önce işveren vekili ile görüşmek zorundayız. Biri zam istediğinde önü kesiliyordu. Sivil toplum örgütlerinde patron hakkında küfür niteliğinde konuşuyormuşuz. Her birimiz 30'lu yaşlardayız kendimize bu üslubu yakıştırmayız. Biz Anayasal hakkımızı istiyoruz. 20 yıllık tecrübeli çalışanla 2 aylık çalışan aynı maaşı alıyor. Maaş da asgari ücret" ifadelerini kullandı. 
 
'Seçimde ektiklerini biçecekler'
 
Türkiye'de işçi direnişlerinin arttığını ve işçi sınıfının daha fazla örgütlenmesi gerektiğini ifade eden Hanife Ulutaş ise, Anayasal bir hak olmasına rağmen gizlice örgütlenmek zorunda kaldıklarını söyledi. Devletin haklarının gasp edilmesine göz yumduğunu belirten Hanife, şöyle devam etti: "Devlet bir kriz anında her şeyi işçilerden kısıyor, vergi istiyor. Oysa patronların vergisi yok. Oysa zor şartları yaşayan bizleriz. Seçim öncesindeyiz ve ne ektiyseniz onu biçeceksiniz. Bizim taleplerimizi gerçekleştirin biz ona göre oy kullanacağız. Tek taraflı olmuyor. Her yerde direniş var. Artık insanlar kaldıramıyor ki direnişler çoğaldı. Devlet sadece patrona destek vermesin, bu direnişler işçi sınıfının uyandığının göstergesi. İşçi sınıfının direnmesi ve birleşmesi gerekiyor.”