‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ kampanyası sınırları aşıyor
- 09:01 29 Kasım 2024
- Güncel
Rozerin Gültekin
İSTANBUL - “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyası kapsamından Köln’de gerçekleşen miting ve yürüyüşe dair konuşa TJK-E üyesi Kezban Doğan, mitingde gökyüzü ve yeryüzünün “Biji Serok Apo” sloganlarıyla çınladığını kaydetti. Kezban Doğan, kampanyanın 3’üncü aşamasına geçildiğini kaydetti.
Aİmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 26 yıldır ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununun demokratik çözümü için başlatılan “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyası devam ediyor. Kampanya kapsamında,16 Kasım’da Almanya’nın Köln şehrinde Avrupa çapında yüzbinlerin katılımıyla büyük bir miting ve yürüyüş gerçekleştirildi.
Yürüyüşün ardından 3’üncü aşamaya geçen kampanyaya dair Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) üyesi Kezban Doğan, değerlendirmede bulundu.
Kampanyanın aşamaları
Köln yürüyüşünde ortaya çıkan tabloyu değerlendiren Kezban Doğan, 10 Ekim 2023 tarihinde, “Abdullah Öcalan’a özgürlük Kürdistan’a siyasi statü” kapsamında başlatılan hamlenin birinci aşamasının 17 Şubat’a Köln’de gerçekleştirilen büyük bir yürüyüş ve miting ile sonuçlandığını kaydetti. Kezban Doğan, “16 Kasım'da Köln'de yapılan yürüyüş ve miting de ikinci aşamanın finali oldu. 17 Şubat'a göre misliyle bir katılım vardı. Asya arkadaşla , Rojger arkadaşın eylemleri, Önderlikle küçük de olsa aile görüşmesinin yapılması bunda etkili oldu. Bu eylem aynı zamanda Eylül ayında Avrupa Konseyi'nin yaptığı oturumlarda umut hakkının bir yıl ertelenmesine dair verdiği karara karşı yapılan bir eylemdi. Mitingde dostların mesajları ile Reber Apo'nun sadece Kürt halkının değil sadece dünyanın bir lideri olduğu, kadınların önderi olduğu ortaya çıktı” dedi.
‘Gökyüzü ve yeryüzü ‘Biji Serok Apo’ sloganlarıyla çınladı’
Mitingde, Abdullah Öcalan’ın paradigmasının halklara umut olduğunun tekrar tekrar dile getirildiğine dikkat çeken Kezban Doğan, “Reber Apo’nun 9 kere tek taraflı ateşkes başlattığını ve bunun da aslında hangi tarafın daha çok savaşı istediğini ortaya koyuyor dediler. En güzel görüntü de Ömer Öcalan'ın sahneye çıkışıydı çünkü halk en çok onu ve o sıcak selamı bekliyordu. Geçen defa köprüleri sarstık demiştik. Bu defa hem yeryüzünü hem gökyüzünü Reber Apo'nun rengine boyayacağız dedik. Ömer Öcalan sahneye çıktığında hem gökyüzü hem yeryüzü ‘Biji Serok Apo’ sloganlarıyla çınladı. Halk şunun bilincindeydi bu küçük görüşmenin tecridi kırmadığını ve Reber Apo'nun mesajını çok net aldıklarını dile getirdiler” diye belirtti.
Neden Almanya?
Mitingin neden Almanya’nın Köln kentinde gerçekleştirdiklerine değinen Kezban Doğan, Köln’ün ulusal kurtuluş mücadelesinin diasporadaki merkezlerinden biri olduğunu ifade etti. Kezban Doğan, “Kültür Hareketi, Hunerkom, Köln'de kuruldu. Kürdistan'ın ilk kadın hareketi YCWK yine Almanya'da kuruldu. Fakat, Almanya’nın Türk devletiyle dostluğuna, Kürt halkının üzerindeki soykırımdaki rolüne bakarsak Avrupa devletlerinde, İngiltere'den sonra en çok rolü olandır. 26 Kasım 1993'te PKK'yi yasaklamakla başlayıp, bunu en had safhaya ulaştıran ülke. Yine Önderlik hakkında ilk İnterpol arama emrini çıkaran, mahkemeye veren devletlerden biri. 92 Cizre, Şırnak, Nusaybin Newroz’unda kullanılan panzerler Alman panzerleriydi. Afrin, Serekaniye işgalinde kullanılan panzerler yine Alman panzerleriydi. Medya savunma alanlarında kullanılan kimyasal gazlar yine Alman devletinin gazları. Aslında, Kürt halkının soykırımında en önemli kilit rolü oynayan ülkelerden ve açık açık bunu oynayan, bunu bir maskeye büründürmeyen, direkt gösteren ülke Almanya'dır. O yüzden, Almanya'da bu eylemleri yapıyoruz” dedi.
Hamle 3’ncü aşamada
Kitlesel gerçekleştirilen mitingin ardından kampanyanın 3’ncü aşamaya evrildiğini ifade eden Kezban Doğan, “Birinci aşamada amaç Önderliğin felsefesinin yayılmasıydı okuma günleriyle, eylemlerle, diplomasiyle, hukuksal yollarla bu yapıldı. İkinci aşamada bu daha da gelişti dünyadaki bütün halkların bu hamleye katılması sağlanmaya çalışıldı. Kongo'dan Sudan'a, Sri Lanka'dan Hindistan'a kadar Reber Apo’nun ‘Jin jiyan azadî’ felsefesi genişledi. 69 Nobel ödüllü bilim insanının Türk Devleti'ne, Avrupa Konseyi'ne, CPT’ye gönderdiği mektuplarla kampanya hedefine ulaşarak evrenselleşti. Üçüncü aşamada hedef ilk günden beri dediğimiz gibi önderliğin fiziki özgürlüğünü sağlamak. Hamlenin Türk Devleti'ni siyasi, diplomatik, hukuksal anlamda ne kadar kıstırıldığı ortada. Kuzey Kürdistan'da ve Türkiye'de siyasi soykırımların olması, Rojava'ya SİHA’larla hem yeraltı hem yerüstü bütün insani kurumların, sivil insanların bombalanmasına karşı Başure Kürdistan'da gerillanın direnişiyle karşılaşıp zafer naralarını atamayışı aslında hamlenin onun nasıl zorladığını gösteriyor. Reber Apo'nun fiziki özgürlüğünü sağlamaya kilitlenmiş durumdayız. Reber Apo'nun etrafındaki özgürlük zincirinin halkalarını genişleterek bunu bütün dünyaya yaymak istiyoruz” sözlerini kullandı.
Tîrêjên Rojê kampanyası devam ediyor
TJK-E olarak başlattıkları “Tîrêjên Rojê” kampanyası ile Abdullah Öcalan’ın engellenmeye çalışılan düşüncelerini halka yaymaya çalıştıklarını belirten Kezban Doğan, “Hamle sürecinde eylemlere kadınlar öncülük ediyor. Reber Apo’nun ‘kadın özgürleşmeden toplum özgürleşemez’ sözü yüzleşmeyi sağladı. Reber Apo’nun nasıl yaşamalı? sorusundan sonra başta Kürt kadını olmak üzere herkes nasıl yaşamalıyım? sorusunu kendisine sormaya başladı. Reber Apo kadın örgütlülük ağı oluşturdu ve kadına özgürleşme yolunda aynayı tuttu. Mutlak tecridin hedefinin tersine Reber Apo'nun felsefesini, düşüncelerini başta kadınlar olmak üzere halklara yayma amacımız var. Onun için mektup kampanyası başlattık. Mektup kampanyasıyla kapı kapı dolaşarak Reber Apo'nun felsefesinin girmediği neresi varsa, adını duymayan kim varsa bunlara ulaşmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda 26 yıldır uygulanan mutlak tecridi anlatmak ve Avrupa Konseyi'nin umut hakkını erteleme kararına karşı halkın desteğini ve dayanışmasını almak istiyoruz. Eylem zincirlerimiz devam ediyor. Biz ne kadar bilinçlenirsek, kendimizi örgütlersek o zaman Reber Apo'nun fiziki özgürlüğüne o kadar daha çok yaklaşmış olacağız. Karanlık odayı bir mumla aydınlatamazsınız ama binlerce mumla aydınlatabilirsiniz. Bunun için de 'Tîrêjên Rojê' kapsamında, kadın hareketinin örgütlü olduğu her yerde farklı eylemlerle, yol ve yöntemlerle hedefe doğru ilerlemeye çalışacağız” şeklinde konuştu.