HDP'li Semra Güzel'den hasta tutsaklar için soru önergesi

  • 12:39 4 Ocak 2019
  • Siyaset
ANKARA - HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, hasta tutsakların maruz bırakıldıkları hak ihlallerini Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'e sordu. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini Meclis'e taşıdı. Semra, konuyla ilgili Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün yanıtlaması için Meclis Genel Kurulu'na soru önergesi verdi. Önergede, hak ihlallerinden en dikkat çekenin cezaevi koşullarının işkence boyutuna ulaştığı belirtilerek, bu ihlallerden birinin de hasta tutsakların tedavilerinin engellenmesi olduğu kaydedildi. 
 
Önergede şunlar kaydedildi: 
 
"2013 yılında yapılan yasal düzenlemeyle hasta mahpusları serbest bırakma kararı Adli Tıp Kurumu'na verilmiştir. Ancak birçok hasta tutsağın bu kurumdan rapor beklerken yaşamını yitirmesi Adli Tıp Kurumu'nun bağımsızlığına gölge düşürmüştür.  Basına yansıyan bilgilere göre geçtiğimiz gün Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan 70 yaşındaki ağır hasta tutuklu İbrahim Akbaba, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldığı duruşmada tahliyesine karar verilmiş ve duruşmanın hemen ardından cezaevinden çıkmadan yaşamını yitirmiştir. Yaşanan bu durum tahliyesini beklerken yaşamını yitiren yüzlerce tutuklunun sorumluların kimler olduğunu gözler önüne sermektedir."
 
Hasta tutsakların cezaevinde olması ve şiddete uğramasının Avrupa İnsan Hakları Bildirgesi'nin yaşam hakkı ve işkenceden korunma hakkının ihlali anlamına geldiğinin belirtildiği önergede, "Bu nedenle Türkiye, uluslararası birçok kurum ve AİHM'den kınama almış ancak cezaevi koşullarının iyileştirilmesi ve artan hak ihlallerinin önlenmesi adına herhangi bir tedbir ya da uygulamaya gidilmediği artan hak ihlallerinden ve tahliyesini beklerken yaşamını yitiren hasta tutukluların artan sayısından anlaşılmaktadır" denildi.
 
Önergede, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'den şu soruları yanıtlaması istendi: 
 
"*Onlarca ağır hasta mahpus gibi İbrahim Akbaba'nın tahliyesini beklerken yaşamını yitirmesi Adli Tıp Kurumu'nun siyasi olarak bağımsız olmadığı iddialarını güçlendirmemiş midir? Yaşanan bu ölümlerden bakanlığınızın bizzat sorumlu olduğunun farkında mısınız?
 
*Hasta bir bireyin cezaevinde tutulması anayasal bir suç ve evrensel hukuk ilkelerine de aykırılık teşkil ediyorken Mehmet Emin Özkan ve tüm hasta mahpusların cezaevlerinde tutulmasının gerekçesi nedir? Hasta mahpusların durumlarının düzeltilmesine ilişkin yürütülen herhangi bir çalışma var mıdır? Var ise nelerdir?
 
*Siyasetler üstü bir kurum olması gereken İnsan Hakları İnceleme Komisyonu'nun cezaevlerinde yaşanan ağır hak ihalelerine ilişkin bizzat yaptığımız başvurulara cevap vermemesinin siyasi, ahlaki, vicdani gerekçesi nedir?
 
*Kurulduğu bu günden yana İnsan Hakları İnceleme Komisyonuna hasta mahpusların durumunun incelenmesine dair kaç başvuru yapılmış,  kaçına samut cevap verilmiştir? Başvurusu yapılan kaç siyasi mahpus gerekli incelemeler yapılmadan ya da yapılmadığı için yaşamını yitirmiştir?
 
*Adli Tıp Kurumu'nun ölümcül hastalar için bile raporlarını geciktirdiği, tutuklu mahpusların durumu ile örtüşmeyen, yanlı siyasi kararlara imza atabildiği görülmüştür. Buna binaen 2013 yılından itibaren rapor beklerken yaşamını yitiren hasta mahpus sayısı kaçtır? Bu durumu önlemek adına Bakanlığınızca yürütülen herhangi bir çalışma var mıdır?
 
*2003 yılından bu güne kadar yaşamını yitiren hasta mahpus sayısı kaçtır? Bunlardan kaçı siyasi hasta mahpustur?
 
*Hasta mahpusların uğradığı keyfi uygulamaları ve hak ihlallerini önlemek adına bakanlığınızın yürütmekte olduğu çalışmalar var mıdır? Var ise nelerdir?"