'Bütün kadınları irade gaspına dur demeye çağırıyoruz'

  • 19:08 28 Eylül 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR - "Sen de ayağa kalk" kampanyası kapsamında yapılan yürüyüşte konuşan Fatma Kavmaz, "Biz kadınlar gücümüzü örgütlülüğümüzden ve kadın dayanışmasından alıyoruz diyoruz ve bütün kadınları kadın katliamına, irade gaspına dur demeye, mücadeleyi birlikte büyütmeye çağırıyoruz" dedi.
 
Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde, "Sen de ayağa kalk" kampanyası kapsamında kadın yürüyüşü gerçekleştirildi. Kayapınar ilçesinde bulunan Dünya Kavşağı' da toplanan kadınlar, "Tacize, tecavüze, kadın iradesi gaspına karşı sen de ayağa kalk", "Genç kadınlar faşizmi yıkacak", "Jin, jiyan, azadi" yazılı pankartlar ve "Jin jiyane, jiyane nekuje", "Yasta değil isyandayız", "Eşbaşkanlık mor çizgimizdir" ve  "Kadın cinayetleri politiktir" yazılı dövizler taşıdı. Zılgıt ve alkışlarla yürüyüşe başlayan kadınlar sık sık, "Jin, jiyan, azadi", "Jinen ciwan dimeşe erd û ezman diheje", "Erkek vuruyor devlet koruyor", "Yaşasın örgütlü mücadelemiz" sloganları attı. Yürüyüş sırasında çevrede bulunan yurttaşlar da alkış ve kornalarla destek verdi.
 
Yürüyüş sonunda Rojava Parkı'na gelen kadınlar burada basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamanın Türkçe'sini Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bağlar İlçe Eşbaşkanı Fatma Kavmaz okurken, Kürtçe'sini ise HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Hülya Alökmen Uyanık okudu.
 
'Buradayız'
 
Fatma, "Bugün yeniden, katledilen, yok sayılan, tanıdığımız, tanımadığımız, her gün erkek egemen zihniyetin öldürdüğü, yok saydığı, lafını, iradesini yasakladığı ve her geçen gün körüklediği kadın düşmanlığını teşhir etmek için buradayız" diyerek açıklamaya başladı.  Fatma devamında, "Bugün katledilen bütün kadınlar için Kırıkkale’de katledilen Emine, Konya’da katledilen Tuğba, Silvan’da katledilen Münevver ve Halise Narin, Batman’da katledilen Emel ve Patnos’ta katledilen Emine için Müzeyyen’in vurulduğu yerdeyiz. Bugün intiharı ört pas edilmeye çalışılan Nadira Kadirova için, Nevşehir’de katledilen Melahat için, Antalya’da öldürülen İnan için ve daha ismini bilmediğimiz, burada sayamadığımız onlarca, yüzlerce kadın için yeniden buradayız" ifadelerini kullandı.
 
'Sessiz kalanlar suç ortağıdır'
 
“Biz kadınların bedenlerine, sesine, iradesine tahammül edemeyen, her birimizin varlığını suç mahali gibi gören, davranan erkek egemenliğinin düşmanlığına karşı buradayız" diyen Fatma, bütün bu olanlara karşı susup, evlerinde oturmayacaklarını belirtti. Fatma, "Kadınları görmeye dahi tahammülleri olmayan bir zihniyete ve bu zihniyetin düşmanlığına karşı susmuyoruz. Susmuyoruz, çünkü erkek egemen sistemin yarattığı ve her an yeniden ürettiği bir kolektif suç, her an hepimizin gözleri önünde defalarca işleniyor fakat gündem olabilmesi için vahşilik eşiğine ulaşması gerekiyor. Susmuyoruz, çünkü bir kadının öldürülmesine sessiz kalanların suç ortağı olduğunu biliyoruz. Susmuyoruz, çünkü susan her bir dilin cinayete, tacize, tecavüze, kadın düşmanlığına giden yola su taşıdığını biliyoruz. Susmuyoruz, çünkü her gün sizlere şiddet türlerini ve şiddet sarmalının bütünsel olarak bir sistemi beslediğine dair açıklama yapmak zorunda kalıyoruz” dedi.
 
'Susmuyoruz'
 
Kadınlar sustukça cinsiyetçi cümlelerin, söylemlerin yaşamlarının her alanını darlaştırmaya, cinsiyetçi sistemi beslemeye devam ettiğini söyleyen Fatma, şunları dile getirdi: "Çünkü her gün bedenimiz, zihnimiz, davranışlarımız, duruşumuz üzerinde kurduğunuz eril tahakküm ile öldürenin elindeki bıçağı tuttuğunuzu anlamak istemiyorsunuz. Susmuyoruz, çünkü koruma talep eden kadınların talepleri yerine getirilmezken sokakta erkek şiddetine karşı direnen her bir kadına onlarca polis saldırabiliyor. Susmuyoruz, çünkü dişimizle, tırnağımızla elde ettiğimiz kazanımlarımızın bizim için ne kadar hayati olduğunu en iyi biz biliyoruz. İstanbul Sözleşmesinin hayat kurtaracağını, etkili uygulanırsa cinsiyet eşitliği için önemli şeyler başaracağını biliyoruz. Susmuyoruz, hayatın her alanında eşit temsiliyet için verdiğimiz mücadeleyi kriminalize edenlerin, eşbaşkanlığı suç sayanların hayatlarımıza kast ettiğini bildiğimiz için susmuyoruz.”
 
'Öfkeliyiz'
 
Kadınları yaşamın her alanında olduğu gibi siyasette de görmeye tahammül edemeyen bir sistemle karşı karşıya olduklarının altını çizen Fatma şöyle devam etti: "Arkadaşlarımızı tutuklayan, önceki dönem eş genel başkanımız olan Figen Yüksekdağ’ı 'bir defa yetmez aynı davadan iki kere tutuklayın' diyen erkek yargının kararları ile 'tecavüz failine' tahrik indirimi veren yargının aynı kadın düşmanlığı ile hareket ettiğini biliyoruz. Susmuyoruz çünkü faillerimizi bulmak yerine kazanımlarımıza göz dikiyorsunuz. Kadını susturan sisteminiz, kadını toplumun her alanında var etmeye dönük eşit temsiliyet talebimize tahammül edemiyor. Ve öfkeliyiz! Kadına yönelik geliştirilen bu düşmanlığın münferit olmadığını, sistemli bir kadın kırım politikası olduğunu bildiğimiz için öfkeliyiz. Dünyanın neresine gidersek gidelim sadece kadın olduğumuz için karşı karşıya kaldığımız nefret dolu bakışlara, söylemlere, davranışlara, politikalara maruz kaldığımız için öfkeliyiz.”
 
“Ve bu bir sır değil, öldürülmemizin, yok sayılmamızın nedeni aşikardır" diyen Fatma bu nedenleri şu şekilde sıraladı:
 
“* Kadınları öldüren, kadına ait olan alanların erkek egemen sistem tarafından yok edilmesidir.
 
* Kadınları öldüren, kadınların can havli ile başvurduğu kadın kurumlarının kapatılmasıdır.
 
* Kadınları öldüren, devletin cezasızlık politikalarıdır.
 
* Kadınları öldüren, iktidarın ve dilinin erkek olmasıdır.
 
* Kadınları öldüren, tüm alanların erkekler tarafından zapt edilmiş olmasıdır.
 
* Kadınları öldüren, devletin kontrol etmediği bireysel silahlanmadır.
 
* Kadınları öldüren, şiddet pornografisidir.
 
* Kadınları öldüren, tekçi zihniyetinizdir.”
 
Mücadeleyi büyütme çağrısı
 
Son olarak yüksek sesle haykırdıklarını söyleyen Fatma, "Kadın cinayetleri politiktir diyoruz. Ölmek istemiyoruz diyoruz. Yaşamı inşa eden asli özneyiz diyoruz. İrademizi yok saymak bizi yok saymaktır diyoruz. Bizi yok sayanlara karşı bin defa söylemek zorunda kalsak da 'kadınlar vardır' diyoruz. Erkek egemenliğine karşı beş bin yıldır boyun eğmedik bundan sonra da eğmeyeceğiz diyoruz. Biz kadınlar gücümüzü örgütlülüğümüzden ve kadın dayanışmasından alıyoruz diyoruz ve bütün kadınları kadın katliamına, irade gaspına dur demeye, mücadeleyi birlikte büyütmeye çağırıyoruz" dedi.
 
Açıklamanın ardından kadınlar beş dakikalık oturma eylemi gerçekleştirdi. Kadınlar daha sonra zılgıt ve sloganlarla eylemi sonlandırdı.