Oturma eylemi 17’nci gününde: Eşbaşkanlık özgürlüğümüzün adıdır

  • 13:57 4 Eylül 2019
  • Güncel
DİYARBAKIR - Üç büyükşehir belediyesine atanan kayyımlara tepki göstermek amacıyla Diyarbakır’da gerçekleşen oturma eyleminin 17’nci gününde konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, “Eşbaşkanlık bizim özgürlüğümüzün adıdır. Kayyım gidene dek mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” dedi.
 
Diyarbakır, Van ve Mardin büyükşehir belediye eşbaşkanlarının İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınarak yerine kayyım atanmasına karşı başlatılan oturma eylemi Diyarbakır’da 17’nci gününde yurttaşların yoğun katılımıyla devam ediyor. Büyükşehir belediyesi hizmet binasına çıkan Lise Caddesi’nde buluşan kitle “Amed ya me ye rumeta me ye”,  “Direne direne kazanacağız”, "Baskılar bizi yıldıramaz" ve "Gün gelecek devran dönecek hırsızlar halka hesap verecek” sloganlarını attı. Eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) il ve ilçe örgütleri, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), HDP milletvekilleri, Barış Anneleri Meclisi, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı, Öğretim Görevlileri Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), 78’ler Derneği, ilçe belediye eşbaşkanları ve yurttaşlar katıldı. 
 
Eylem şarkılar eşliğinde düdük çalınıp, sloganlar atılarak başladı. Kurulan serbest kürsüde bugün de TİHV  Genel Başkanı Şebnem Korur Fincancı söz aldı. Türkiye’de çok uzun zamandır Kürt halkının siyasi iradesinin yok sayma davranışı ile karşı karşıya olduğunu kaydeden Şebnem, iktidarların ayrımcılıkla, nefret suçlarıyla Kürt halkı üzerine tüm gücü ile saldırmaya devam ettiğini belirtti.
 
‘Yaşamak direnmektir’
 
Yaşanan saldırılara karşı insan hakları örgütleri olarak direnmeye devam ettiklerini dile getiren Şebnem, “Çünkü yaşamak direnmektir. İnsanlık direnerek bir yere ulaşacak. Bu direnmenin üstelik demokratik mücadele kanallarını uğraşının ne kadar değerli olduğunu bütün Türkiye’nin görmesi gerekiyor. Bu direnmeye bu mücadeleye bu barışçıl protestolara yönelik saldırılara da ayrıca ses çıkarmak gerekiyor. Türkiye insan Hakları Vakfı 2018 Ağustos’unda Diyarbakır’da sadece 9 başvuru almışken 1019’un Ağustos’unda ise 30’a çıktı. Bu devlet şiddetinin işkencenin yaygınlaştırılarak insanlara korku yaymaktır. Ancak görüyoruz ki kimse kokmuyor” diye belirtti.  
 
‘AA film çekiyor’
 
HDP Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy, kayyım atamalarının ardından her yerden yükselen direniş sesinin bastırılması için, HDP Diyarbakır il binası önüne ailelerin gönderildiğini kaydetti. Hişyar, “HDP altı milyon oy almış bir partidir. HDP il binamız neredeyse biri bizi gözetliyor programına döndü. İçeri giren dışarı çıkan herkes polis tarafından kayda alınıyor. Dağa giden kişinin hiç mi aklı yok bizim il binamıza gelip dağa gidecek. İl ilçe çalışanlarımızı bırakın vekillerimizin dahi yeri geldiğinde il binamıza girmesine izin verilmiyor. Sabrımızı taşırmasınlar. Bizler ailelerin acılı olduğunu düşündüğümüzden ses etmiyoruz ama bu sineye çektiğimiz anlamını taşımıyor. Kayyımlara kılıf bulunamadığından böyle senaryolar oynanıyor. Anadolu Ajansı resmen film oynatıyor. Sabrımızı denemeyin” diyerek tepki gösterdi. 
 
‘Kadınlar biat etmiyor’
 
Ardından konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir de, “Bunlar kayyım değil sömürge valileridir” diyerek konuşmasına başladı. 2016’da belediyelere ilk kayyım atandığında asimilasyon politikasının hayata geçirildiğini aktaran Dilan, “Kürtçe tabelalar kaldırıldı, Kürtçe anaokullar kapatıldı. Bu kayyım mıdır? Sömürge valiliği midir? Biz biliyoruz ki bizden korkuyorlar. Çünkü burada toplumsal değişim ve eşitlik var. Ama tek adam rejiminde bu yok. Bu dönem ki kayyımın gerekçelerinden biri eşbaşkanlık sistemiydi. Eşbaşkanlık eşit toplum demektir. Kadınlar eşbaşkanlık ‘mor çizgimizdir’ dedi evet öyledir eşbaşkanlık bizim özgürlüğümüzün adıdır. AKP 17 yıldır kadın düşmanlığını izliyor. Dönüp baktığımızda kadın katliamlarında fahiş bir artış var. Yüzde bin dört yüz artış var diyebiliriz. AKP kadınlara biat edin, baş kaldırmayın evinizde oturun diyor. Yapılan katliamlarla kadınlara mesaj vermek istiyor aslında ama kadınlar baş kaldırıyor isyan ediyor. Biz kadınların isyanını yükselteceğiz. Kayyım buralardan gidene kadar mücadelemizi yükselteceğiz” diyerek konuşmasını sonlandırdı. 
 
Açıklama 10 dakikalık oturma eyleminin ardından sona erdi.