
İHD: Yabancıları sınır dışı etme uygulamasına derhal son verilsin
- 15:07 24 Temmuz 2019
- Güncel
İSTANBUL- İHD İstanbul Şubesi, Valilik ve İçişleri Bakanlığı’nın yabancılara yönelik sınır dışı etme kararının hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu belirterek, uygulamadan vazgeçilmesini istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, yabancılara yönelik sınır dışı etme uygulamasına ilişkin yazılı açıklama yayınladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun beyanları ve İstanbul Valiliği’nin 22 Temmuz tarihli açıklamasından sonra yabancıların tek tek ya da topluca sınır dışı edilmeleri uygulamasının hızlıca hayata geçirildiğini belirten İHD, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve ek protokoller, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) ile 1951 Cenevre Sözleşmesi ve 1967 No’lu ek protokolde düzenlenen sığınma hakkı ve sınır dışı etme yasağının ihlali olduğunu ve bu uygulamaya derhal son verilmesini istedi.
‘Ulusal hukukun bağlayıcı hükümleri görmezden gelindi’
İHD, İçişleri Bakanı’nın Temmuz başında yaptığı “Kaçak olarak geleni ülkesine geri göndermek bizim temel sorumluluğumuz” ve dün de “Bu yıl itibariyle de biz ortalama 80 bin, yani geçen seneden neredeyse, yüzde 40-50 civarında bir fazlalıkla sınır dışı işlemi gerçekleştireceğiz. Gerçekleştirmek zorundayız” sözlerini hatırlattı. Açıklamada Süleyman Soylu’nun bu açıklamalarında uluslararası ve ulusal hukukun bağlayıcı hükümlerinin görmezden geldiği belirtildi.
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 14. Maddesi’nde "Her insanın zulüm karşısında, başka ülkelere sığınmaya ve bu ülkelerde sığınmacı işlemi görmeye hakkı vardır" denildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, sığınma hakkının temel bir hak olarak tanımlandığının da altı çizildi.
Açıklamada devamla şunlar belirtildi:
“Halen savaş ve çatışmaların devam ettiği Suriye, Irak, Afganistan, Pakistan ve benzeri durumda olan ülkelerden kaçarak Türkiye’ye gelmiş bulunan yabancılar sınır dışı edilmekle bu temel hakları ihlal edilmektedir. Bu sınır dışı uygulaması ile Türkiye devleti aynı zamanda, geri göndermeme yükümlülüğünü de ihlal etmektedir.
Mültecilerin hukuki Durumuna İlişkin Sözleşme (1951 Cenevre Sözleşmesi)’nin ‘Sınır dışı veya iade etme yasağı’ başlıklı 33. Maddesine göre: ‘1. Hiçbir Akit Devlet bir mülteciyi, ırkı, dini, vatandaşlığı, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri dolayısıyla hayat veya hürriyetinin tehdit edileceği ülkelerin hudutlarından her ne şekilde olursa olsun sınır dışı veya iade edemez.’
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine ek 4 No lu protokolün 4. Maddesi, ‘Yabancıların toplu olarak sınır dışı edilmeleri yasaktır.”
İHD’ye başvurular yapılıyor
Açıklamada “6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu”na da değinilerek, İHD’ye yapılan başvurulara dikkat çekildi. Açıklamada derneğe; yabancıların yaşadığı mahallelerde, işyeri önlerinde, metro ve toplu taşıma araçları duraklarında ve İETT araçlarında yabancılara yönelik yoğun bir kimlik sorma ve sorgulama işlemi yapıldığı, çok sayıda yabancının otobüslere zorla bindirilerek, yasal yollara başvurmalarına olanak verilmeden, hayatlarını ve hürriyetlerini tehdit eden bölgelere topluca sınır dışı edildiklerine dair bilgilerin geldiği kaydedildi.
Devamında ise şunlar ifade edildi:
“Örneğin; Tuzla Geri Gönderme Merkezindeki görevlilerin ‘buraya gelenlerin kaydını tutmuyoruz, otobüslere bindirip sınır dışı ediyoruz dedikleri’ aktarılmaktadır. Tamamı doğrulanamıyor olmasına rağmen, Derneğimize değişik yerlerden yapılan çok sayıda başvuru ve ihbar telefonları bu bilgilerin önemli oranda doğru olduğunu düşündürmektedir. Süleyman Soylu’nun açıklamaları ve sınır dışı işlemlerine dair verdiği bilgiler de bu kanaatimizi destekler niteliktedir.
Yabancıların yaşadıkları ağır, yaşamsal sorunlara ek olarak bu sınır dışı uygulamaları, Türkiye Devletinin uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülüklerini ihlal ettiği ve iç hukuka aykırı davrandığı anlamına gelmektedir. Devlet yetkililerini; sığınma hakkını temel bir hak olarak düzenleyen uluslararası belgelere uymaya, Türkiye’de bulunan yabancılar için bu hakkı uygulamaya ve geri göndermeme yükümlülüğünü yerine getirmeye çağırıyoruz. Sığınma hakkı temel bir insan hakkıdır.”