ANKARA - HDP’li vekil Meral Danış Beştaş, trafik polisi olan iki erkeğin bir kadını polis aracında alıkoyarak cinsel saldrıya maruz bırakması sonucunda yargılandıkları davada “iyi hal” indirimi uygulanmasını Meclis’e taşıdı.

 

İstanbul’da trafik polisi olan Ş.Ş. ve İ.K. adlı iki erkeğin, kontrol yaptıkları sırada bir kadını içinde olduğu araçtan indirip polis aracına bindirmişti. Polisler, kadını yaklaşık 4 saat boyunca alıkoymuş ve cinsel saldırıya maruz bırakmıştı. Ayrıca polisler, cinsel saldırıya maruz bıraktıkları kadının parasını da gasp etmişlerdi. Kadının polisler hakkında şikayette bulunmasının ardından, polisler hakkında dava açılmış, polisler dava kapsamında “iyi hal” indirimi verilmişti. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, konuyu yeniden Meclis’e taşıdı. Meral, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül tarafından cevaplanması için Meclis Başkanlığı’na soru önergesi verdi.

 

Önergede kadının yaşadığı olay anlatılarak, olay sonrası yaşanan süreçte, kadının, Aksaray Şehit Vedat Ulusoy Polis Merkezi Amirliği'ne giderek polislerden şikâyetçi olmak istemesine rağmen, polislerin şikayet müracaatını almadıkları, kadının şikâyetini ilgili birimlere ulaştırmak için gösterdiği çaba neticesinde olayın açıklığa kavuştuğu ve hem cinsel saldırıyı gerçekleştiren hem de şikâyet başvurusunu almayan polislerin gözaltına alındığı anlatıldı. 

 

Gözaltına alınan polislerin yargılamalarının kısa süre önce bittiği belirtilen önergede, “Tecavüz suçunu işleyen Ş.Ş. ve İ.K. tutuklanırken diğer polis memurları ise adli kontrolle serbest bırakılmıştır. Söz konusu yargılama yakın zaman evvel neticelenmiş olup, mahkeme, sanık polis Ş. Ş.’yi ‘Cinsel saldırı’, ‘İrtikap’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından toplam 24 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırmıştır. Bir sanığın beraatına karar veren heyet, diğer üç polisin ise ‘Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi’ suçundan 7 ay 15 gün hapis cezası verirken sanıklar hakkında duruşmadaki iyi halleri nedeniyle indirim uygulamıştır. Mahkemenin bu elim olayda failler hakkında ‘iyi hal’ indirimi uygulaması kuşkusuz çocukların ve kadınların mağduriyetini katlarken toplumda kadın ve çocukların güven içerisinde yaşama haklarını da yok sayan bir niteliği haizdir” denildi. 

 

Önergede,  Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’den cevapları istenilen sorular ise şöyle:

 

“*Kamuoyuna yansıyan ve failleri polis olan olay ve davadan haberdar mısınız?

 

*Genç bir kadını alıkoyarak tecavüz eden, parasını gasp eden yani görevi bu tür suçları önlemek olan polisin, bu suçların faili olmasını nasıl izah edersiniz?

 

*Mahkemenin, iyi hal indirimi uygulama nedeni faillerin polis olması mıdır?

 

*Böylesi bir suçun faili olan polisler hakkında verilen cezanın bu tür suçları caydırıcılığı ortadan kalkmış olmuyor mu? Mahkemenin ‘iyi hal’ indirimi uygulaması, bu tür suçları teşvik edici bir nitelik barındırmıyor mu?

 

*Görevi suçu önlemek olan polisin bizzat suçun faili olmasına dair daha evvel vermiş olduğumuz önergenin İçişleri Bakanlığının gündemine dahi almaması bağlamında devlet polisleri koruyor mu? Neden polisler yargısal koruma altında tutuluyor?

 

*Mahkemelerin görevi verdikleri cezalarla suçun caydırıcılığını artırmak değil midir?

 

*Mahkemelerin bu tutumu karşısında tecavüz suçları ile nasıl mücadele edeceksiniz?

 

*Suçun faili olan polisler görevlerine devam ediyorlar mı? Görevlerine devam ediyorlarsa, bu durum polislerin işledikleri suça devam etmelerine cevaz verilmesi anlamına gelmiyor mu?

 

*Mevcut yasaların etkin bir şekilde ve suçları önleyici nitelikte uygulanmasına yönelik bir çalışma yürütüyor musunuz/yürütecek misiniz?

 

*Hâkim ve savcılara yönelik toplumsal cinsiyet eğitimleri verilmesi gündeminizde olacak mıdır?

 

*Taciz, tecavüz, cinsel istismar ve kadına yönelik şiddet olaylarında mahkemelerin failler hakkında ‘iyi hal’ indirimine başvurmasının temelinde hangi olgu ve bakış açısı vardır? Bu tür kararların kadınların toplum içindeki varlığına darbe vurulmuş olmuyor mu?

 

*Taciz, tecavüz, istismar ve kadına yönelik şiddet vakalarında iktidarın yahut bazı basın-yayın organlarının söylemi, kadının giydiği kıyafet yahut çocuğun dışarda yanında ebeveyni olmaksızın oyun oynaması şeklinde seyretmekte olup bu tür söylemlerin taciz, tecavüz, şiddet ve istismar olaylarını meşru zemine taşıdığını düşünüyor musunuz?

 

*İktidarın, iktidara yakın medyanın ve yargının erkek failler yanında yer almasının izahı nedir?

 

*İktidarınız söylemleri ile mahkemeler de verdikleri kararlarla tecavüz, taciz, istismar faillerinin yanında yer almış olmuyor mu?

 

*Kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz, istismar vakalarının önlenmesi adına bir çalışma yürütecek misiniz yoksa bu olayların artmasına göz mü yumacaksınız?”