
Cinsel tacize maruz kalan Merve: Kadına yüklenen ‘utanç’ misyonunu reddediyorum
- 09:18 19 Şubat 2019
- Güncel
Habibe Eren
ANKARA - Gözaltına alındığı sırada polisin cinsel tacizine maruz kalan Merve Demirel, “Haysiyetsiz eylemi sonucu doğan utanç kesinlikle kendisine ait. Hiçbir şekilde bana ait değil. Kadınlara ait değil. Sokaklardan çekilmeyeceğiz. Kadınlar kendilerine yüklenen ‘utanç’ misyonunu kesinlikle reddetmeliler. Ben de reddediyorum” dedi.
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği üyelerinin (TAYAD), 16 Şubat’ta Ankara Sakarya Caddesi'nde gerçekleştirdiği eylem sırasında basın açıklaması yapan Merve Demirel isimli kadın öğrenci, polis tarafından cinsel tacize maruz kaldı. Gözaltına alındığı sırada polis tarafından cinsel tacize maruz kaldığı anlar ise an be an fotoğraf karelerine yansıdı.
Cinsel tacizin ardından birçok vekil ve insan hakları savunucusu olaya tepki gösterdi. Tevgere Jinên Azad (TJA) yaptığı açıklamada, cinsel tacizi gerçekleştiren polisin derhal görevden alınmasını istedi. Ankara Barosu ise, dün tacizci polisin cezalandırılması için suç duyurusunda bulundu. Cinsel tacize maruz kalan Merve, kamuoyunda başta kadınlar olmak üzere çok sayıda kesimden destek aldı. Merve, cinsel tacizde bulunan polis hakkında bugün suç duyurusunda bulunacak.
Merve, eylem sırasında maruz kaldığı polis tacizini Jinnews’e anlattı.
‘Tutsaklara yapılan onursuzluk adına oradaydık’
Merve, o gün tutsak bulunan Halkın Hukuk Bürosu avukatlarının başlattığı açlık grevine ilişkin TAYAD adına bir basın açıklaması yaptıklarını anımsatarak, “Avukatların açlık grevinin 24. gününde halka bunu anlatmak istedik. Meselenin bağlamında hapishanede yaşanan hak ihlallerine ilişkin hem tutsak ailelerini hem kadın tutsakların onursuzca çıplak araması adına oradaydık” dedi.
‘Bu onursuzluk onlara ait, sokaktan çekilmeyeceğim’
Polisin açıklama sırasında kendisine saldırdığını kaydeden Merve, maruz kaldığı tacize ilişkin şunları söyledi: “Orada bir polis cinsel tacizde bulundu. Bu ülkede gözaltılarda, cezaevlerinde çok sayıda taciz ve tecavüz yaşanıyor. Haysiyetsizce şeyler yaşanıyor. O yüzden avukatların açlığı bizimle onlar arasında bir barikat. Bu taciz beni sokağa çıkmaktan alıkoymadı. Tabi ki; bu tacizin cezasız kalmasını istemiyorum. Bu kadar rahat bir şekilde kameraların önünde bu tacizi yapıp akşam Yüksel’de saat 18.00’da yapılan açıklamaya rahat bir şekilde gelmesi ve bu yarattığı haysiyetsiz eylemi sonucu doğan utanç kesinlikle kendisine ait. Hiçbir şekilde bana ait değil. Kadınlara ait değil, bu tacizlerin tecavüzlerin utancı. Onlara aittir. Haysiyetsiz ve onursuzca köşe başlarını tutmuşlar. Bizler de haklılığımızı kuşanarak sokaklardan çekilmeyeceğiz. Hakkımızı aramadan çekinmeyeceğiz. “
‘Ankara polisi kanunları çiğniyor’
Gösteri ve Yürüyüş Kanunu’nun çok açık olduğunu belirten Merve, “Aslında Ankara polisi müdahale ederek kanunları çiğniyor. Ve artık bu müdahaleyi öylesine rahat bir hale getirdi ki; insanlık onurunu zedeleyici davranışlarda bulunuyor. Basın açıklaması yapan kitlenin iradi olarak eylemini bitirmesinin beklenilmesi gerekiyor. Çünkü bu hukuksuzluktur” ifadelerini kullandı.
‘Kadınlar kendilerine yüklenen ‘utanç’ misyonunu reddetmeli’
Yüksel Caddesi’nde “İşimi geri istiyorum” eylemini yapan kadınlara yönelik cinsel taciz olaylarını hatırlatan Merve, “Acun Karadağ ve Nazan Bozkurt çoğu kez tacize uğradı ve suç duyurusunda bulundular. Ama bu belgelendiği için daha fazla ses getirdi. Şöyle bir detay da aktarayım bir avukat şöyle demiş; ’Keşke yüzünü gizleseydi onun da bir itibarı var.’ Bunlar erkek egemen zihniyetin kalıntıları. Böyle bir şey yok. İtibarsızlaştırılan biz değiliz onlar. Kadınlara bunları dayattığımızda çok ciddi bir travması olur. Kadın şöyle düşünür; ‘Ben ciddi bir şey yaşadım. Benden kaynaklı değildi. Ben bunu duyurmak istediğim de itibarsızlaşacak mıyım? Komşularımın yüzüne bakabilecek miyim.’ Kesinlikle böyle bir şey yok. Böyle bir söylem geliştirirsek kadının yanında duruyormuş gibi gözüksek de karşısında oluruz. Öncelikle bu algının değişmesi gerekiyor. Ben hiçbir kadının böyle düşünmesini istemiyorum. Var olan utanç bu haysiyetsizliği yapana aittir. Hiçbir şekilde bize ait değildir. Kadınlar, kimliklerine sahip çıksınlar. Kadınlar kendilerine yüklenen ‘utanç’ misyonunu kesinlikle reddetmeliler. Ben de reddediyorum” diye konuştu.
‘Cezasızlık pervasız bir rahatlığa yol açtı’
Taciz ve işkenceye karşı gerekli yaptırımların uygulanmadığını ve bu anlamda cezasızlığın devreye girdiğini ifade eden Merve, “Cezalandırılıyormuş gibi gösterilip indirimler uygulanıyor. Karşıdaki de ‘ben tüm iğrençlikleri yapıyorum zaten ceza da almıyorum’ diyerek bir rahatlık gösteriyor. Buna dayanarak iyice pervasızlaştılar. Şu çok korkunç bir şeydir. Siz saat 15.00’da bir genç kadına tacizde bulunuyorsunuz saat 18.00’da tekrar aynı kadının karşısına çıkıyorsunuz. Bu inanılmaz bir rahatlık” dedi.
‘Dini hassasiyetleri varsa polisi görevden alırlar’
“Bir de başörtülü olma durumum var ” diyen Merve, AKP Hükümeti’nin yıllardır politikalarını bunun üzerinden yürüttüğünü ancak tüm söylemlerinde olduğu gibi bu söyleminde de samimiyetsiz olduğunu vurguladı. Merve, “Yıllarca ‘Dini hassasiyetlerimiz var. Başörtü hassasiyetimiz var. Bakın 27 Şubat’ta ne oluyordu? Size rahat bir yaşam sunmak istiyoruz’ gibi söylemlerde bulundular. Ben de başörtülü bir kadınım. O gün orada bir taciz yaşadım. Eğer samimiyse bu polisin derhal görevden alınması ve tutuklanması lazım. Buna ses çıkarmaları lazım. Hem tacizci polisler engellenmeli hem de artık polis müdahalesinin kesilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘Arbedelerde çok fazla cinsel taciz yaşanıyor’
Özelikle basın açıklamalarına polisin çok sert bir şekilde müdahalede bulunduğunu söyleyen Merve, o arbedelerde çok fazla cinsel tacizin yaşandığını dile getirdi. Hepsinin fotoğraflama durumunun olmadığını belirten Merve, “Görüntü almak isteyenler de engelleniyor. Polis kendi kamerasından, kendi açısıyla aldığı şeyleri servis ediyor. O polis hakkında acilen bir şeyler yapılmalı. Hepimizin talebi bu yönde” dedi.
‘Taciz için oluşturulan kamuoyu açlık grevi içinde oluşturulmalı’
Bugün avukatlarla birlikte cinsel tacizde bulunan polis hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını vurgulayan Merve, adliyeye kalabalık bir şekilde gideceklerini aktardı. Bu durumun bir an önce halledilmesi gerektiğinin altını çizen Merve, şöyle devam etti: “Eylemlere katılmaya devam edeceğim. Ve oralarda tekrar yaşanabilir. Bunu elimizden geldiğince duyurmaya çalışacağız. Polis müdahalesinin de kesilmesi anlamında çok önemli. Ayrıca şunu da belirtmek isterim; Açlık grevlerini duyurmak da çok önemli. Taciz için oluşturulan kamuoyu bunun içinde oluşturulmalı. Avukatlar 25 gündür açlık grevindeler. Bu ülkede adalet yok. Hepsi bundan doğuyor zaten. İnsanların sırf Yüksel Caddesi’ne geldiği için 10 yılla yargılandığı bomboş dosyalar var. Adaletsizliği de bu anlamda dile getirmemiz gerekiyor.”