Qoser’den Rojava saldırılarına yanıt: Birlik olmalıyız

  • 09:05 19 Ocak 2025
  • Güncel
MÊRDÎN - Türkiye’nin Rojava’ya yönelik saldırılarına dair mikrofonumuza konuşan Qoser halkı, saldırıların son bulması için barışın sağlanması ve bunun için de Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüne kavuşması gerektiğini söyledi. “Karşımızda çok gaddar ve vahşi bir düşman var. Bugün zulme uğrayan komşumsa yarın ben olacağım. Biz bir olmadan saldırılar devam edecek. Onlar orada ama yüreğimiz onlarla. Eninde sonunda başaracağız” mesajını verdi.
 
Türkiye ve ona bağlı Suriye Milli Ordusu (SMO) çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları aralıksız bir şekilde devam ederken, Tişrin Barajı’na yönelik saldırılara karşı başlatılan halk nöbeti de 12 gündür sürüyor. 40 günü aşkın süredir Tişrin Barajı’nda devam eden saldırılara karşı Kuzey ve Doğu Suriye’nin çeşitli kentlerinden Tişrin’e akan binler, Türkiye’nin hava saldırılarına rağmen direnişlerine devam ediyor. Türkiye’nin Tişrin Barajı’na yönelik saldırılarında 8 kişi katledilirken aralarında gazetecilerin de olduğu 40’ı aşkın kişi ise yaralandı.
 
Mêrdîn’in Qoser ilçesinde kadınlara mikrofon uzatarak, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını ve buna karşı nasıl bir hat örülmesi gerektiğini sorduk.   
 
‘Yüreğimiz Rojava ile’
 
Ulusal birliğe vurgu yapan Hatice Yıldız, “Karşımızda çok gaddar ve vahşi bir düşman var. O nedenle halkımızın da kendini tanıması lazım. Burada hepimiz bu topraklara aitiz. O nedenle birbirimize tutunmalıyız. Her gün şehit veriyoruz, çocuklarımız hapse atılıyor, yaralanıyor. Bizim Kürtler olarak birbirimizin elini tutmalıyız. Bugün zulme uğrayan komşumsa yarın ben olacağım. Kürler bir olmalıdır. Biz bir olmadan saldırılar devam edecektir. Bir olmadığımız müddetçe ezilmeye devam edeceğiz. Onlar orada biz buradayız ama yüreğimiz onlarla. Eninde sonunda başaracağız” şeklinde konuştu.
 
‘Kobanê direnişlerinde Türkiye Kürt halkından korktu’
 
Rojava’ya yönelik saldırılara karşı sessizliği eleştiren Evin Yıldız, “Eğer buradan güçlü bir şekilde sesimiz çıksaydı orada saldırı sesini duymayacaktık. Sessiz kaldığımız için daha çok üstümüze geliyorlar. Kobanê direnişlerinde Türkiye Kürt halkından korktu. İnsanların yeniden ayağa kalkmasından korkuyor. O nedenle biz sessiz kaldıkça onlar kadın çocuk demeden daha çok üstümüze geliyorlar. Taşımızı, ağacımızı bile bırakmadılar. Eğer birbirimize, kendimize sahip çıkmazsak dağılacağız, kaybolacağız. Amerika, Fransa ve diğer tüm ülkeler bizi çok sevdikleri için yanımızda durmuyor. Kürtlerin gücünü gördükleri ve bildikleri için yanlarında duruyorlar. O nedenle bizim Rojava’ya arka çıkmamız gerekiyor. Burada protesto eylemleri yapmamız lazım” diye belirtti.
 
‘Saldırıların son bulmasını istiyoruz’
 
Bir olmanın gerektiğini ifade eden Rewşan Hüseyin, “Dua ediyoruz onlar için. Birlik istiyoruz ve saldırıların son bulmasını istiyoruz” dedi.
 
‘Bir olmalı ve hakkımızı hep birlikte savunmalıyız’
 
“Bir olmadığımız müddetçe saldırılar devam edecek” diyen Zeynep Erdoğan, “Bir olmalı ve hakkımızı hep birlikte savunmalıyız. Gençlerimizi iyi eğitmeliyiz. İnsanların daha duyarlı olması gerekiyor. Üzerimize düşen görevi yapmalıyız” ifadelerini kullandı.
 
‘Savaş değil barış istiyoruz’
 
“Savaşın olduğu bir ülkede yaşıyoruz” sözleriyle savaş politikalarına dikkat çeken Helin Durak, “Kürtlere her zaman böyle davrandılar. Kürtlere her zaman ‘suçlu’ gözüyle baktılar. Ama biz savaş değil barış istiyoruz. Bu dünyada herkes eşit olmalı. Kimse ayırım yapmamalı. Savaşa hayır diyoruz. Eşit bir dünya istiyoruz. Her canlının yaşam hakkı vardır. Eşit bir ülkede ve eşit bir dünyada yaşamıyoruz. Hiçbir canlı ölümü hak etmiyor. Savaşın bir an önce sonlanmasını ve barışın sağlanmasını istiyoruz” sözlerine yer verdi.
 
‘Birlik olursak tüm sorunları çözebiliriz’
 
Saldırıların sorumlusunun ülkeyi yöneten güç olduğunu kaydeden Ruken Demircan, “Buradaki en büyük sorun bizi yönetenler. Bizi yönetenler bunları yapmamış olsaydı biz de böyle bir dünyada olmazdık. Bizi yönetene seslenmek lazım. Birlik olursak tüm sorunları çözebiliriz. Tüm insanlar eşit ve yaşam herkesin hakkı. Herkesin devlete seslenmesi gerekiyor. Biz burada sokakta yürürken tedirginiz ama orada insanlar ölüyor” diyerek ses çıkarılması gerektiğini belirtti.
 
‘Çocukların ölmemesi için halkın birlik olması lazım’
 
Savaşın nereden geldiğine bakmaksızın kötü olduğuna vurgu yapan Semire Yurttaşer, “Çocukların ve insanların ölmesi çok kötü bir şey. Buna engel olmak için de halkın birlik olması lazım. Saldırıların bir an önce durması gerekiyor. Doğru yolu bulursak savaşlar da biter” dedi.
 
‘Büyüğünden küçüğüne herkes elini taşın altına koymalı’
 
Tüm Kürtlerin bir olması gerektiğini dile getiren Rojbin Bilge de “Ne kadar el ele verirsek o kadar güçlü oluruz. Büyüğünden küçüğüne herkes elini taşın altına koymalı” ifadelerini kullandı.
 
‘Ciğerimiz yanıyor’
 
İsmini paylaşmak istemeyen bir kadın ise, “Sabaha kadar uyuyamıyoruz. Ciğerimiz yanıyor. Sabaha kadar dua ediyoruz onlar için. Bir olmamız gerekiyor” diye belirtti.
 
Zekiye Aslan, “Savunmamızı yapmalıyız. Ele ele vererek başarabiliriz” dedi.
 
‘Abdullah Öcalan serbest bırakılsın’
 
Savaşın son bulmasının çözümünün PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması olduğunu vurgulayan Ayten Özdemir, “Barış ve özgürlük istiyoruz. Bu savaşın son bulması gerekiyor. Artık kan dökülmesin. Abdullah Öcalan serbest bırakılsın ve akan kan son bulsun. Biz barış istiyoruz. Birlik olmalıyız. Devlet de sözünün arkasında durmalı” diye kaydetti.