‘Kadınların birliği ve mücadelesi işgalcileri yenecek’
- 09:06 3 Eylül 2023
- Güncel
Mîdye Miqted
HELEB - MSD Şêxmaqsûd Mahallesi üyesi Zeyneb Qember, işgal sonrası Efrîn'de insanlık dışı saldırıların sürdüğünü belirterek, "Bugün Efrîn'de yaşananlar normal olay ve eylemler değildir. Türk devleti ve ona bağlı çeteler kadınları öldürerek iradelerini kırmak istiyor. Kadınların mücadelesi ve birliğiyle işgali yeneceğiz" dedi.
Türkiye devleti ve ona bağlı grupların Efrîn'in yönetimini ele geçirmesinin ardından insan hakları ihlalleri arttı. Türkiye’ye bağlı gruplar her gün kadın ve çocuklara tecavüz ediyor, öldürüyor, tutukluyor ve serbest bırakma karşılığında fidye talep ediyor. Efrîn'in doğasını da yağmalıyorlar. Buna karşı yıllardır mücadele eden Helepliler, aynı zamanda Şam rejiminin ambargosuna da maruz kalıyor.
Şêxmaqsûd Mahallesi Demokratik Suriye Meclisi (MSD) üyesi Zeyneb Qember, konuyu değerlendirmelerde bulundu.
‘Türkiye’nin işgali sonrası hak ihlalleri arttı’
Zeyneb Qember, işgal sonrası Efrîn'deki duruma ilişkin, "Efrîn şehrinde başlayan savaş 58 gün sürdü ve Efrîn'de saldırılara karşı büyük bir direniş yaşandı. 2018 yılında Efrîn'den sonra Türk devletinin eylemleri ve hak ihlalleri çok arttı. Bugüne kadar da oradaki çeteler kadınlara ve çocuklara tecavüz ediyor, taciz ediyor, doğayı yağmalıyor" ifadeleri kullandı.
‘Osmanlı İmparatorluğu’nu geri getirmek istiyorlar’
Türk devletinin Osmanlı'yı geri getirmek istediğini söyleyen Zeyneb, şöyle konuştu: "Efrîn şehri 5 yıldır Türk devleti ve çetelerinin elinde ama bugüne kadar Türk devleti ve çeteleri suçlarına aralıksız devam etti. İnsanlara, mallarına, mülklerine eskisinden daha fazla zarar verdiler. Türk devleti bu eylemleriyle Osmanlı İmparatorluğu’nu bir kez daha inşa etmek ve bu sayede tüm toprakları ve kentleri kendilerine bağlı bir toprak parçası yapmak istiyorlar. Bunu çetelerin eliyle gerçekleştirmek istiyor."
‘Türkiye’nin saldırıları 5 yıldır sürüyor’
Zeyneb, Türk devleti ve ona bağlı grupların yönetimi altında bulunan Efrîn'de yerinden edilen yurttaşların durumuna dikkat çekerek, "Türk devletinin egemenliği altında yaşayan Efrîn halkı her gün büyük saldırılarla karşı karşıya kalıyor. Başlarına insanlık ölçülerinden uzak, vahşice eylemler getiriliyor. Bugün bile Türk devleti yüzünden Helep ve Şehba'ya taşınmışlar ve durumları hiç de iç açıcı değil. Şam hükümetinin ambargosuna karşı direniyorlar. Türk devletinin 5 yıldır süren saldırılarına karşı Şehba'da en ağır şartlarda eşsiz bir direniş yürütüyorlar. Aynı zamanda Türk devleti Efrînlileri topraklarına geri döndürerek asılsız ve hukuka aykırı suçlamalarla cezaevlerine gönderiyor, birçoğu öldürülüyor, kalanlar da çetelere yüklü miktarda para ödeyerek evlerine yerleşiyor" şeklinde konuştu.
‘Efrîn özgürleşmeden Suriye’nin sorunları çözülmez’
Efrîn kenti özgürleştirilmediği takdirde Suriye'nin sorunlarının çözülmeyeceği bilgisini veren Zeyneb, "Suriye'nin sorunlarını çözmek istediğimizde Efrîn meselesini de düşünmek zorundayız. Türk devleti Efrîn tarihine, geleneklerine saldırıyor ve onları yok edip her yeri kendi otoritesi altına almak istiyor. Efrînli yurttaşların topraklarını ellerinden almak istiyor" dedi.
‘Tüm kurumlar ve örgütler vicdanlı yaklaşmalılar’
Uluslararası devletlerin üzerine düşeni yapması gerektiğini söyleyen Zeyneb, şöyle devam etti: "Kadın ve çocuk haklarını savunan tüm bu kurum ve kuruluşlar cinayetlere, kadınların kaçırılmasına, çocuklara tecavüze karşı sessiz kalıyor. Özellikle bütün acılardan payına düşeni alan Efrînli kadınlar için tüm kurumlar ve örgütler vicdanlı yaklaşmalılar. Bugün Efrîn'de yaşanan olaylar normal olay ve eylemler değil. Göz ardı edilmemelidir. Çünkü Türk devleti ve ona bağlı çeteler kadınları her yönden öldürmek, iradelerini kırmak istiyorum."
‘Mücadelemiz ve direnişimiz devam edecek’
Suriye'deki tüm sorun ve çatışmalara çözüm gücü olabilecek kadınlar birliğinin sağlanmasının önemine değinen Zeynep, "Bugün gerçekleştirdikleri direnişleri ile tüm dünya kadınlarına örnek olan bu kadınlar, siyasi, askeri ve kültürel alanlarda örgütlülük ve mücadele içinde yer alarak, mücadelelerini sürdürüyorlar. Dünyadaki kadınların tüm sorunlarına çözüm olmaya çalışacağız. Çünkü Suriye’nin sorunlarının çözümünde kadınların söz hakkı olmayacaksa, Suriye’de sorunlar yıllarca çözülmez. Biz katı merkezi sistemle yönetilen bir Suriye istemiyoruz. Verilen bedellere ve direnişe layık olmak istiyoruz. Mücadelemiz ve direnişimiz devam edecek" diye belirtti.