Cumartesi Anneleri ve İHD Gezi Davası tutsaklarıyla dayanıştı

  • 19:56 29 Ağustos 2023
  • Güncel
İSTANBUL – TMMOB’un Gezi Davası’nda tutuklanan arkadaşları için sürdürdüğü Adalet Nöbeti eyleminin 491’inci gününe katılan Cumartesi Anneleri ve İHD İstanbul Şubesi, hak ve özgürlükler ¬için adalet mücadelelerinin süreceğinin mesajını vererek, herkesi dayanışmaya çağırdı.
 
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Gezi eylemleri nedeniyle tutuklanan Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Mine Özerden, Osman Kavala, Tayfun Kahraman, Hakan Altınay, Can Atalay ve Yiğit Ali Emekçi’nin tutsaklığını protesto etmek için başlattığı  “Adalet Nöbeti” eylemini 491’inci gününde sürdürdü. İstanbul Büyükkent Şubesi önünde düzenlenen nöbete, meslek odalarının yanı sıra Cumartesi Anneleri ve İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi üyeleri ile birlikte çok sayıda kişi katıldı. 
 
Talepler pankart ve dövizlere yansıdı
 
Adalet Nöbeti’nin yürütüldüğü şube binasının önüne, “Hepimiz Gezi’deydik, Gezi davasında verilen hukuksuz kararı tutuklamaları kabul etmiyoruz” pankartı asılırken, nöbete katılanlar tarafından “Gezi tutuklularına özgürlük”, “Gezi için adalet”, “Karanlık gider Gezi kalır”, “Adalet bir gün herkese gerekecek…” dövizleri taşındı. 
 
Nöbette söz alan TMMOB İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Esin Köymen, Gezi Davası nedeniyle arkadaşlarının hukuk dışı tutsak edildiğini ifade ederek, tutsaklıkları sona erene kadar Adalet Nöbeti’ne devam edeceklerini vurguladı. Yargının iktidar eliyle baskı haline dönüştürüldüğünü belirten Esin, Gezi Davası’nın bunun en büyük örneklerinden biri olduğunu dile getirdi.
 
‘Mücadelemiz devam ediyor’
 
Geçmişten beridir adalet arayışlarına tanık olmaya devam ettiklerinin altını çizen İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri de, adalet arayışlarının öncelikli nedenini yargının siyasallaşması ile doğrudan bağlantılı olduğu şeklinde yorumladı. İHD olarak kuruldukları günden bu yana adaletsizlik ve hukuksuzluklara karşı mücadele ettiklerini söyleyen Gülseren, “Hak ve özgürlüklerin bir hukuk güvencesi haline getirilmesine dair mücadelemiz devam ediyor. Ancak bu noktada içinde bulunduğumuz tablo ülkeyi yönetenlerin tersine bir ısrarla meseleye yaklaştıklarını ortaya koyuyor” diye konuştu.
 
Topluma dayanışma çağrısı
 
Var olan tablo karşısında dayanışmanın hayati bir öneme sahip olduğunu paylaşan Gülseren, “Ancak bu haksız sistemden etkilenen herkesin yan yana gelmesiyle güçlü bir hal alınabilir. Tüm bu haksızların bu kadar yoğun yaşandığı ortamda özellikle dayanışma her şey olabiliyor. Bu yüzden dayanışma duygularımızı belirtmek için bir aradayız. Bu dayanışmayı tüm adalet arayışlarında genişletmek için topluma da çağrı yapıyoruz” sözleriyle herkesi ortak mücadeleye çağırdı.
 
Kaybedilen oğluna verdiği mücadele sözünü tutuyor…
 
Ardından 28 yıldır kaybedilen oğlu Murat Yıldız için mücadele yürüten Cumartesi Annesi Hanife Yıldız da, Gezi Davası’nda ortaya çıkan adaletsizliğe karşı fazlasıyla öfkeli olduklarını belirterek konuşmasına başladı. Hanife, “Ben kendime de, oğluma da söz verdim. Nerede bir adaletsizlik, hak arayışı varsa ben orada olacağım” dedi.
 
Nöbet, konuşmaların ardından son buldu.