AMED - Yeşil Sol Parti Gençlik Meclisi’nin başlattığı kampanyaya dair konuşan Senem Eriş, tecrit ve özel savaşa karşı gençleri, genç kadınları örgütlü mücadeleye çağırdı.

 

AKP-MHP iktidarı, Kürtler ve Kurdistan üzerinden özel savaş politikalarını uygulamaya devam ediyor. Bu politikaların ilk hedefi ise kadınlar, gençler ve çocuklar oluyor. Tecridin derinleştirilmesi ile özel savaşın da yoğunlaştığı son yıllarda gençlerin, buna karşı örgütlülüğü dikkat çekiyor. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Gençlik Meclisi de özel savaş politikalarına karşı 5 Ağustos’ta yaptıkları açıklama ile yeni bir kampanyanın startını verdi. “Li dijî şerê taybet têkoşîneke bi heybet” (Özel savaşa karşı görkemli bir mücadele) şiarıyla başlatılan kampanya kapsamında gençler ağırlaştırılmış tecride, özel savaşa, kadın kazanımlarına dönük saldırılara, emeğin sömürüsüne karşı gençleri mücadeleye çağırıyor.

 

Yeşil Sol Parti Gençlik Meclisi Üyesi Senem Eriş, başlatılan kampanyaya dair ajansımıza konuştu.

 

‘Uyuşturucu satıcısı değil, biz gözaltına alınıyoruz’

 

Kurdistan ve Türkiye’de gençlerin ekonomik ve ideolojik sorunları olduğunu ve bunu özel savaş politikası kapsamında ele aldıklarını belirten Senem, özel savaşın Kurdistan’da daha yoğun şekilde ilerlediğini söyledi. Bu temelde fuhuş, uyuşturucu çeteleri, mafyalar gibi yapılanmaların yaygınlaştırıldığını kaydeden Senem, “Bugün Kurdistan’da bir mahalleye girdiğimizde uyuşturucu yaşının 9-10’lara kadar düştüğünü görebiliyoruz. Bizlerin bu anlamda yürüttüğü mücadele sistem tarafından engelleniyor. Uyuşturucu satıcısına değil de bizlere gözaltı uyguluyor. Bizler mahallede uyuşturucuya karşı eylem yaptığımız zaman gözaltına alınıyoruz ya da özel savaş kapsamında Muş Gençlik Meclisi’nin yapmış olduğu bisiklet sürme etkinliğinde arkadaşlarımız gözaltına alındı. Bir bisiklet sürme etkinliğinde bile gözaltı oluyorsa özel savaşın ne kadar derin ve yoğun, bizlerin de ne kadar haklı olduğu ortaya çıkmış oluyor” sözlerini kullandı.

 

‘Devlet kadını yozlaştırma hamleleri uyguluyor’

 

AKP-MHP iktidarının, özel savaş politikasını Kurdistan’da kadınlar üzerinden hayata geçirdiğini vurgulayan Senem, “Kurdistan’da kadınlara yönelik özel savaş yoğun ve daha sistematik. Daha yoğunlaşmış bir halde gençleri, genç kadınları özellikle fuhuşla düşürmeye çalışıyorlar. Özel savaş medyasının yaratmak istediği bir kadın profili var ve bu kadın profilini oluşturmaya çalışıp Kurdistan’da kadını polisin, askerin, uzman çavuşun ağına düşürmeye çalışıyor. Bu şekilde de kadına mücadeleden uzak belleksizleştirme ve yozlaştırma hamlelerini uyguluyor” diye belirti.

 

‘En başat sorun tecrit’

 

Senem, en başat sorunun tecrit olduğuna işaret ederken, bunun ise tüm topluma sirayet ettiğine dikkat çekti. Senem, “Tecridin bu kadar derin uygulanması gençlik ve kadın mücadelesini bir yerde tıkamayı hedefliyor bu şekilde ama gençlerin ve kadınların yürüttüğü onurlu mücadele karşısında duracak hiçbir güç tanımıyoruz. Tecridin kaldırılmasıyla beraber mücadele alanlarının daha da genişleyeceğini biliyoruz. Bu anlamda da sistem İmralı tecridini daha da derinleştiriyor” sözlerine yer verdi.

 

Kampanyanın amacı: Özel savaşı teşhir etmek

 

Kampanyanın amacının “gençliği bir arada tutmak ve özel savaşı her alanda teşhir etmek” olduğunun altını çizen Senem, şu çağrıyı yaptı: “Gençlerle bir araya gelerek sokaklarda, mahallelerde, halkla iç içe, halkla beraber bu anlamda bildiri, afiş, tiyatro, kısa film, semaver buluşmaları, bisiklet sürme etkinlikleri gerçekleştireceğiz. Bizim amacımız bulunduğumuz her alanda özel savaşı teşhir etmek bu anlamda gençlikle birlikte halkta bir bilinç yaratmak. Bu nedenle gençleri, genç kadınları özel savaşa karşı yürüttüğümüz heybetli direnişe, örgütlü mücadeleye davet ediyoruz.”