Zelal Tunç 

 

WAN - Kayyım atamalarının yıl dönümünde yerel seçimlere ilişkin konuşan HDP Wan Yerel Yönetimler Kurulu üyesi Öznur Evin, “Kadınların kadın düşmanı politikalar üreten AKP ve ortaklarına karşı, birleşerek,  dayanışarak yerel seçimlerde  daha fazla aday olmaları gerekiyor. Daha çok kadın ile birlikte hiçbir kazanımı erkeklere heba etmeyeceğimizi söylüyoruz”  dedi.

 

İçişleri Bakanlığı talimatıyla 19 Ağustos 2019 tarihinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) yönetimindeki Wan, Amed, Merdin büyükşehir belediyelerine kayyım atamaların yıl dönümü dolayısıyla gözler bir daha önümüzdeki yıl yapılacak yerel seçimlere çevrildi.  Siyasi partilerin şimdiden gündemine aldığı yerel seçimler öncesi Kurdistan kentlerinde belediyelere atanan kayyımların yarattığı tahribat da konuşulmaya devam ediliyor. 

 

Dosyamızın dördüncü bölümünde HDP Wan Yerel Yönetimler Kurulu üyesi Öznur Evin, belediyelere atanan kayyımlar ve yaklaşan yerel seçimler üzerine JINNEWS’e  değerlendirmelerde bulundu. 

 

Onlarca seçilmiş cezaevinde

 

“Demokratik ekolojik, cinsiyet eşitlikçi” paradigmayı esas alarak her iki dönemde belediyelerde eşbaşkanlık modelini hayata geçirdiklerini belirten Öznur, halkın talebi ve onayı sonucu böyle bir modele ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. Kurdistan özelinde binlerce kadının karar mekanizmasına dahil edildiğini kaydeden Öznur, ancak belediyelerin kayyım darbesiyle karşı karşıya kaldığını söyledi. Öznur, “Kayyım darbesiyle iki dönemdir devlet tarafından eşbaşkanlığın yadırgandığı, tanınmadığı bir anlayışla karşı karşıyayız. Onlarca belediye meclis üyemiz, eşbaşkanlarımız hakkında çeşitli soruşturmalar açılarak, gözaltı ve tutuklamalara maruz kaldı” dedi. 

 

‘Kayyım kadını eve hapsetmeye çalıştı’

 

Belediyelere yönelik kayyım atamaların teme nedenin “kadın kazanımları olduğunu dile getiren Öznur, “Baskının temel nedeni kadının eşit temsiliyetle birlikte siyasetimizin öznesi haline gelmesidir. Eşit temsiliyetin bizdeki formülü ‘eşbaşkanlıktır’. Kayyımlar bir darbeydi. Kayyımlar eşbaşkanlıkla kadının yaşamın her alanında ifade bulmasına karşı onu kopararak tekrar eve hapsetme amacıyla hareket etti. Bu minvalde kayyımların atanması kadın kazanımlarına yönelik müdahalesiyle gündeme geldi” dedi.  

 

‘Belediyeler ikinci kez büyük oy farkıyla geri alındı’

 

Kayyımların belediye bünyesinde kadınların bulunduğu tüm birimlere yöneldiğini kaydeden Evin,  “Kadın müdürlüklerimize dahi erkek müdürün atanması ile kayyım kadınlara yönelik düşmanca bir tutum içerisine girmiştir. Eşbaşkanlık sadece kayyımı değil erkekleri de rahatsız etti. Tüm saldırılara rağmen eşbaşkanlık toplumda bir karşılık buldu. Toplum bu saldırılara karşı yeniden kayyımlardan yönetimi devraldı. İkinci kez de aynı sistemle seçimlere girmemizin her birinin kayyım elinde olan belediyelerin büyük oy farkıyla geri alınması bunun göstergesiydi” sözlerini kullandı.

 

‘Eşbaşkanlık toplumun temel ihtiyacıydı’

 

Eşbaşkanlığın toplumun temel ihtiyacını karşılayacak bir model olduğuna dikkat çeken Öznur, “Ancak her defasında kayyımların atanmasından kaynaklı bu modeli oturtmakta sorun yaşıyoruz. Herhangi bir gerekçe sunulmaksızın eşbaşkanlarımız gözaltına alınabiliyor, tutuklanabiliyor. Yıllara yayılan yargılamalar sonucunda soyut gerekçelerle cezaevlerinde tutuluyorlar. Demokratik bir sistemi temel alan eşbaşkanlık sistemi eril devlet tarafından bir tehlike olarak görülüyor” ifadelerine yer verdi.

 

‘Kadın yaşamın her alanında’

 

“Eşbaşkanlık sistemiyle kazandığımız birçok belediyede bırakın kadının yönetimde yer almasını, tek bir biriminde kadın yoktu” diyen Öznur şöyle devam etti: “Kadınların yönetimi devralmasıyla birlikte her bir alanına kadınlar yerleştirildi. Kadınların bulunduğu belediyelerde kadın aklıyla kentler, ilçeler yeniden dizayn edildi. Bazı mesleklerde ilk kez kadınların yer alması bizlerin yönetimleriyle gerçekleşti.  Örneğin zabıta, otobüs şoförlüğü, garaj ve otopark sorumluluğuna kadınlar getirildi. Bir taraftan istihdam alanları yaratan kadınların, uzun mesailer sonucu elde ettikleri ürünleri pazarlama fırsatı oluşturduk. Bu ürünlerden para kazanmaya başladılar. Her belediye bünyesinde ‘Kadın Politikalar Müdürlüğü’ oluşturularak işe başlandı. Kadın sadece ‘annelik görevi’ taşıyan makul kadın rollerinin biçilmesinden sıyrılmış, daha öz güvenli daha toplumsal yapıya dahil olma fırsatı buldu.”

 

‘Kayyım atanması şiddeti arttırdı’

 

Belediyelerde kadınların yer almasını büyük bir gelişme olarak gören Öznur, kayyımlar için ise bu durumun “tehlike” anlamına geldiğini belirtti.  Öznur, “Bundan dolayı kayyım atamalarının en büyük sebebi kadın kazanımları oldu. Biat eden, özgürlük isteyen, ailenin demokratikleşmesi gibi birçok şeyi bu özgürlükçü paradigmanın içinde görenler kendilerini burada buldu. Şiddete uğrayan bir kadına çözüm bulamayan bir sistemin nasıl bir yanıtı olabilir. Temel hedeflerimizden biri olan şiddeti durdurmaktı. Ancak Kurdistan’a atanan kayyımlar nedeniyle kadına yönelik şiddet kat be kat arttı” diye kaydetti.

 

Hedefleri kazanımları arttırmak 

 

Yerel seçimlerin tartışıldığı şu günlerde kadınlara çağrıda bulunan Öznur, şu şekilde konuştu: “Her ne kadar her iki dönemde kayyımlarla karşı karşıya kalsak da bizim hedeflediğimiz aslında halkın yönettiği bir belediyecilik anlayışıdır. Temel hedefimiz, daha çok halkı dahil ederek yeni bir seçime hazırlanmak. Birincil amacımız, belediyeleri halkın iradesiyle kayyımlardan geri almak. Oluşturulan yıkımları, kayyımın tahribatlarını halk ile beraber onarmak. Eşbaşkanlık sistemiyle yeniden yönetmek. Kazandığımız haklarımızı geri almak ve bu kazanımlara yenilerini eklemek olacak. Kadınların kadın düşmanı politikalar üreten AKP ve ortaklarına karşı birleşerek, dayanışarak yerel seçimlerde daha fazla aday olmaları gerekiyor. Daha çok kadın ile birlikte hiçbir kadın kazanımını erkeklere heba etmeyeceğimizi söylüyoruz.”