‘Kreş talebi milyonların talebidir’

  • 14:35 14 Ağustos 2023
  • Güncel
 
AMED - KESK Amed Şubeler Platformu'nun “Her işyerinde 7/24 Kurumsal Kreş” talebiyle Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi önünde yaptığı açıklamada ücretsiz kreş vurgusu yapıldı. 
 
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Amed Şubeler Platformu, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi önünde “Her işyerinde 7/24 Kurumsal Kreş”  talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya KESK’e bağlı sendikalar katıldı. “İşte sendika işte KESK” sloganları atılan açıklamada “Yaşamın her alanında eşitlik ve bakım hizmetlerinde ortak sorumluluk” vurgusu yapıldı. Ardından basın metnini KESK Dönem Sözcüsü Serdar Keskin okudu.
 
'Kadın bedeni üzerinde tahakküm kuruluyor'
 
Çocukların olduğu her yerde, her çocuğa uygun anadilde, ücretsiz, nitelikli ve güvenilir, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ve her türlü ayrımcılığa karşı kreş hizmetlerinin sağlanmasını talep ettiklerini dile getiren Serdar, “Yasalar ve hükümet politikaları çocuk bakımını cinsiyetçi bakış açısıyla ele almaktadır. Uluslararası anlaşmalara rağmen ebeveynlerin ortak sorumluluğu göz ardı edilmektedir. Hükümet bir yandan doğum oranlarını yükseltmek için kadınların bedenleri üzerinde tahakküm kurmak istiyor, diğer taraftan doğan çocukların bakımı noktasında üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmiyor” ifadelerini kullandı.
 
‘Kreşler özel sektöre devrediliyor’
 
Hükümetin neo-liberal iktisadi politikaları eleştiren Serdar, "Kamu kurumları ve yerel yönetimlere ait kreşler kapatılmakta ya da hızla özel sektöre devredilmekte ve ücretleri sürekli arttırılmaktadır. Çocuk bakım hizmetlerinin niteliği düşük ama ücretler son derece yüksektir. Ortalama kreş ücretleri 10.000 TL civarındayken Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı anaokullarında beslenme, etkinlik ve servis giderleri yoksullaştırılan milyonların bütçesini zorlamaktadır” dedi.
 
Eğitimde dinselleştirme politikaları
 
Serdar, kreşlerde verilen eğitime olan güvenin, dinselleştirme politikalarının erken çocukluk çağına indirgenmesi sonucunda gittikçe azaldığının altını çizerken, "Soyutla somutun farkını anlamayan çocuklara din eğitimi verilmektedir. MEB tarafından imzalanan protokollerle kreş çağındaki çocukların dini eğitim alması sağlanmaktadır. Bu durumun ileride yaratacağı travmalar çok büyük olacaktır" sözlerine yer verdi.
 
Yapılan açıklamada şu talepler dile getirildi:
 
“*Çocuk bakım ve eğitim hizmetleri tüm ebeveyn ve çocuklar için bir haktır ve hükümet bu hakkın sağlanması için gereğini yapmalıdır.
 
* Mahalle kreşleri, işyeri kreşleri, Organize Sanayi Bölgesi (OSB) kreşleri gibi birçok kreş modeli var olmalı, çocuklarını nasıl bir kreşe göndereceklerinin tercihi ebeveyne bırakılmalıdır.
 
* Kreşler, kolay ulaşılabilir, ücretsiz, anadilinde, nitelikli ve özellikle vardiyalı çalışanların çocukları için 24 saat açık olmalıdır.
 
* Bakım hizmeti veren kurumlarda hem kadın, hem erkek çalıştırılmalıdır. Çalışanlar, çocuk gelişimi ve toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi almış olmalı ve her türlü ayrımcılık pratiğinden ve söylemlerinden uzak durmalıdırlar.
 
* Eğer ebeveyn dışarıda çalışıyorsa, çalışma düzenine uygun olarak ve çalışma biçimi gözetilmeden işyerinde çalışan herkes için emzirme odası ve bakım hizmeti olanağı sağlanmalıdır.
 
* İşyerlerinde emzirme odası ve çocuk bakım hizmeti verilmesi zorunluluğu kadın çalışan sayısı üzerinden değil, toplam çalışan sayısı üzerinden uygulanmalıdır.
 
* Özellikle ebeveynin evde ya da dışarıda tam gün çalıştığı bir düzende, kreş hizmeti vermenin yanı sıra, 4+4+4 sistemi nedeniyle yarım gün okula giden ilköğretim öğrencilerinin gün içinde ders çalışıp, sosyalleşebilecekleri merkezler oluşturulmalıdır.
 
* Kreşlerin denetim ilkelerinin belirlendiği bir yönerge çıkarılmalıdır ve kreş denetimleri ebeveynlerin de içinde bulunacağı, Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı çalışan sosyal çalışmacılar ve ilgili uzmanlar ile Sivil Toplum Kuruluşları’ndan (STK) oluşan bir kurul tarafından belirli sürelerde yapılmalıdır.
 
* Kreşlerle ilgili yönetmelik ve esaslar net ve uluslararası standartlara uygun olmalı, kreş politikaları var olan iktidara göre şekillenmemelidir.
 
* Yerel yönetimlerin ve kooperatiflerin kreş açabilmeleri için ilgili yasalarda gerekli değişiklikler yapılmalıdır.”