Şengal katliamının 9’uncu yılı: Şengal’in statüsü tanınsın

  • 18:49 3 Ağustos 2023
  • Güncel
 
HABER MERKEZİ - Şengal Katliamı’nın yıldönümünde yaşamını yitirenlerin anıldığı açıklamalarda, Êzidî halkına yönelik soykırımın unutulmayacağı belirtilerek, “Şengal’in statüsü tanınmalıdır” denildi.
 
DAİŞ’in Êzidîlere yönelik 2014 yılında gerçekleştirdiği soykırımın 9’üncü  yıldönümü dolayısıyla katliamda yaşamını yitirenler yapılan açıklamalarla anıldı.
 
Amed
 
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Kadın Meclisi, Yenişehir ilçesi Ofis semtindeki Hazal Parki’nda basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya, Tevgera Jinên Azad (TJA)  Halkların Demokratik Partisi (HDP), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) il örgütü, DBP il örgütü katıldı ve yurttaşlar katıldı. Açıklamada, “Qırkırına jinên  êzidî qırqırınq mırovahiyê ye em jı bîr nakın” pankartı açılırken,  sık sık “Jin Jiyan Azadî” sloganı atıldı.
Basın metnini kitle adına Mezopotomya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED-DER) Yöneticisi Dilan Güvenç okudu. 
 
‘Köle pazarlarında satıldılar’
 
DAİŞ tarafından gerçekleşen saldırılar esnasında on binlerce kadın, erkek ve çocuk katledilip toplu mezarlara gömüldüğünü  dile getiren Dilan, saldırılar esnasında, 250 bin kişinin zorunlu göçe maruz bırakıldığını, kadınlar ve çocukların kaçırıldığını, köle pazarlarında satıldığını, din değiştirmeye zorlandırıldığını ve sistematik cinsel saldırıya uğratıldığını hatırlattı.
 
‘Soykırım suçu insanlık suçudur’
 
“Soykırım suçu insanlık suçudur ve dünyanın neresinde olursa olsun özellikle de kadınları hedef almaktadır” diyen Dilan, şöyle devam etti: “Kadın bedenini “işgal edilmesi gereken topraklar” gibi gören vahşi, çağdışı, insanlık dışı erkek egemen zihniyetin bugün dünyanın birçok yerinde farklı tezahürlerle karşımıza çıktığı bir dönemden geçmekteyiz.
 
‘Kadınlara ve kız çocuklara kast sistemi uygulanıyor’
 
Taliban rejiminin Afganistanlı kadınlara, İran mollalarının Rojhilatlı kadınlara, Güney Asya Ülkelerinde kast sisteminin kadına karşı uygulamaları yaşatan ülkelerde milyonlarca kadını ve kız çocuğu insan haklarından kasten yoksun bırakıyor ve onları sistemsel ayrımcılığa maruz bırakıyor.
              
‘Katliamı gerçekleştirenler hala yargılanmadı’
 
Katliamı gerçekleştirenler bilindiği halde yargılanmadığının altını çizen Dilan, “Şimdiye kadar Birleşmiş Milletler'in (BM) alt kurumları dahil ABD, Kanada, Avustralya, İrlanda, Portekiz, Hollanda, Fransa, Birleşik Krallık, Belçika, Lüksemburg ve en son İngiltere’nin de içinde olduğu 15'e yakın ülke katliamı soykırım olarak tanıdı. Soykırımı tanımış olmalarına rağmen 9 yıl geçmesi ve halen yargılama olmaması, yargılamalara çekimser yaklaşmaları kabul edilemez. Rojava mahkemeleri, 3 Ağustos fermanındaki tüm faillerin yargı önüne çıkartılması ve Şengal halkının kendi kültürleriyle, inançlarıyla, güvenli bir ortamda yaşayabilmeleri için Uluslararası mahkemelerin DAİŞ çetelerinin yargılanması çağrısında bulunmuşlardır. Soykırımı tanımlayan ülkelerin, soykırım yapanların yargılanmasına için bir an önce harekete geçmeleri gerekmektedir” diye belirtti.
 
‘Mücadelemizi her alanda sürdüreceğiz’
 
Dilan,  son olarak, “Jin Jiyan Azadi”felsefesinin Kürdistan, Ortadoğu ve dünya genelinde yayılmasıyla kadınların erkek egemen güçlere karşı mücadelesini ortaklaştırdı. Bizler xwebun fikriyatını yaşamsallaştırarak mücadelemizi her alanda sürdüreceğiz” diye konuştu.
 
Açıklama, 2 dakikalık oturma eylemi ile sonlandı.
 
Şirnex
 
Şirnex'in Hezex (İdil) ilçesine bağlı Kîwex köyünde 74'üncü Ferman’ın yıldönümüne ilişkin basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya, Yeşil Sol ve Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Şirnex Milletvekili Newroz Uysal, Tevgera Jinên Azad (TJA),  Barış Anneleri Meclisi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP),  Halkların Demokratik Partisi (HDP)  il ve ilçe örgütleri katıldı.
 
Açıklama yapan Yeşil Sol Parti Milletvekili Newroz Uysal Aslan, Êzidî halkına karşı gerçekleşen soykırımı hiçbir zaman unutulmayacaklarını belirterek, Şengal'e yönelik saldırıların son bulmasını istedi. Uysal, "Şengal’in özerkliği tanınsın. Bu soykırım uluslararası alanda 74'üncü soykırım olarak tanımlanıyor. Eğer Türk devleti Êzidî halkı konusunda samimi ise soykırımı tanıması gerekir. Ve Şengal'in statüsünü tanımalıdır" şeklinde konuştu.
 
İstanbul
 
Kadın Zamanı Derneği, Beyoğlu’nda bulunan Mezopotamya Kültür Merkezi’nde anma düzenledi. Anmada, “Eşitsiz dünyanın karşısında özgürlüğün yanında kadın zamanı’ndayız”, “Sema Jinan” yazılı flamalar ve Êzidî kadınların yer aldığı fotoğraflar asıldı. Anmaya Barış Anneler İnsiyayitifi üyeleri, Tevgera Jinen Azad (TJA) aktivistleri, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) PM üyesi Dilber Demir, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi üyeleri, Yeşil Sol Parti İstanbul İl Eş Sözcüsü Beser Çelik ve çok sayıda kadın katıldı. 
 
Belgesel ve müzik dinletisi gerçekleştirildi
 
Gerçekleşen anmada Êzidî kadınların soykırımın ardından Irak’ta bulunan Süleymaniye ilinin içerisinde yer alan Aşiti kampında sürdürdükleri yaşama ve soykırım sürecine dair çekilen Purple Muslin video isimli belgeselin gösterimi gerçekleştirildi. Ardından MKM sanatçıları ve Nuray Balık tarafından müzik dinletisi gerçekleştirildi.
 
‘Çok sayıda Êzidî kadın kayıp’
 
Belgeselin ardından konuşma gerçekleştiren Kadın Zamanı Derneği üyesi Berivan Saruhan, “Çok sayıda Êzidî kadın kayıp, çoğu Avrupa’ya göç etmek zorunda kaldı. Dünyayı kasıp kavuran savaş ve göçlerden şüphesiz en olumsuz etkilenen kesim kadın ve çocuklarıdır. Bu süreçte en çok saldırı kadın ve çocuğa yönelik gerçekleştirildi. Ben bu video için yönetmen ile beraber kampa gittiğimizde kadınların konuşmaması kendilerini kötü hissetmeleri yönünde çekincelerimiz vardı. Kamptaki kadınlar konuştuk, koşulları zor. Bu sadece görünenin bir kısmı. Ayrıca orada konuştuğumuz kadınlar önceden Şengal’de mutlu olduklarını oranın güzel olduğunu ancak şimdi eskisi gibi olmadığını söyleyerek dönmek istediğini ifade ediyordu. Umarız ki 3 Ağustos kadın kırımı ve soykırıma karşı uluslararası eylem günü ilan edilir ” dedi. 
 
Anma Barış annesi Birgül Muikancı’nın okudu şiir ile son buldu.