Roboski Katliamı 139’uncu ayında
- 13:51 28 Temmuz 2023
- Güncel
ANKARA - Roboski İçin Adalet Girişimi, katliamın 139’uncu ayına ilişkin yaptıkları açıklamada, ülkenin topyekün yok edildiğini belirterek, “Ya Roboski halkı başta olmak üzere hepimizin vicdanını rahatlatacak adımları atacaksınız ya da insanlık tarihinin kirli, yüz kızartıcı hafızasında hak ettiğiniz yerde konumlanacaksınız" dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Roboski İçin Adalet Girişimi, Roboski Katliamı'nın 139’uncu ayına ilişkin şube binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, “Katiller bulunsun Roboski asla” pankartı açıldı. Açıklamayı Roboski İçin Adalet Girişimi üyesi Tanju Gündüzalp okudu.
‘604 haftada hukuk ve adalet kayıp’
Roboski’de 19’u çocuk, 34 sivil insanın katledildiği günden bu yana 11 yıl geçtiğini söyleyen Tanju, 139 aydır dinmeyen acıyla birçok ana, bir köy, bir halk, bir toplum hep birlikte adaleti aradığına dikkat çekti. Tanju, “Katliam gecesinden bugüne geçen 604 haftada, hukuk, adalet kayıp, yok ve herkes suspus. Katliamın ardından 4230 gün geçti, meclis komisyonu sakladı, yargı ise gözlerini bantladı. Biz, adaletin sağlanacağı güne kadar burada olacağız her ay. 12 yıla yaklaşan zamanda, kim oldukları bilinen sorumlular yargılanmadığı gibi, ne adalet sağlandı, ne de etkin bir yargılama söz konusu. Ailelerin tek geçim kaynağı, sınır ticareti yapmak için yola çıkmış 34 insanımızın kaderine ölüm, ailelerimizin evine de acı düşürüldü. Cehennemi yaşattınız” dedi.
‘Bugün değilse yarın mutlaka hesabı sorulacak’
Devletin halkını katletmemesi, saldırmaması ve hukuksuzca tutuklamaması gerektiğini dile getiren Tanju, Roboski’nin vicdan sahibi insan olmanın, ortak insani değerlerle barış içinde bir arada yaşamın kurulabilmesinin sembolü ve eşiği olduğuna işaret etti. Tanju, “Yargı, parlamento ve yürütme bu toplumsal sorumluluğunda, 100 yıldır olduğu gibi, kendisinin suça ortak olduğu katliamda cezasızlığın ve adaletsizliğin arkasında durmuştur. Tekrar sesleniyoruz; ‘Ya Roboski halkı başta olmak üzere hepimizin vicdanını rahatlatacak adımları atacaksınız ya da insanlık tarihinin kirli, yüz kızartıcı hafızasında hak ettiğiniz yerde konumlanacaksınız’. Adalet sağlanmadığı sürece de katliamların devam etmeyeceğinin hiçbir garantisi yoktur. Bu 11,5 yılda ne mecliste ne iç hukukta ne de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) sürecinde adalet sağlanmamıştır. Ama biz unutmuyoruz unutturmayacağız ve takip etmeye devam edeceğiz. Gerçek tüm çıplaklığıyla önümüzde, failler ve katliam açık, toplumdan gerçekler saklanmıştır. Hiçbir katliam yargılamadan azade kalmayacaktır. Bugün değilse yarın mutlaka hesabı sorulacak, sorumlu olanlar yargılanacaktır” ifadelerini kullandı.
‘Ülke toyekün yok ediliyor’
Geçmişle yüzleşilmediği gibi bugünde de geçmişten ders çıkarılmadan baskı ve adaletsizliğin sürdüğünü vurgulayan Tanju şunları ekledi: “Suçsuz Kürt gazetecileri gözaltına alıyor, 9 ay hukuksuz tutsak ediyor, sonra serbest bırakırken de, resmi gazetede ve her yerde kamuya mal olmuş bilgiyi paylaşan başka gazetecilerimizi gözaltına alıyorsunuz. Cudi’yi yakıyor, Akbelen ormanında kendi halkımızı darbediyor, yangınlarla ilgilenmesi gereken orman işçileri eliyle iki şirket için doğamızı katlediyorsunuz. Deprem yaşamış insanlarımız yokluğa terk edilmiş durumda, hapishanelerde tahliyeler engelleniyor, hasta mahpuslar ölüme terk ediliyor. Ülkenin yüzde 80’i açlık sınırının altında, yönetenler ve çevresindeki bir avuç avane için ülke topyekün yok ediliyor. Devlet aranıyor. Silaha, savaşa, ranta ve totaliter hükümetini yaşatmaya bütçe ayıranlar, halkına sıra gelince asla sosyal devlet olmadı, olamadı ve kayıp.”
‘Roboski’nin sorumluları hesap vermeden adaletten söz edilemez’
Roboski’ye adalet gelmeden Türkiye’ye adalet gelmeyeceğini ifade eden Tanju, yaşananların aslının devlet, cezasızlık, savaş ve adaletin olmayışından kaynaklı olduğunu kaydetti. Tanju, “Biz, adalet arayışının, bir arada ve barış içerisinde yaşamanın tarafıyız. Devlet ve iktidar şiddetine karşı, Roboski ve tüm katliamlar için bir araya gelerek adaleti sağlayacağımız güne kadar, yataklarımızda rahat uyumayacağız, uyutmayacağız da. ‘İnsan olarak ne yapabilirim?’ sorusunu soran herkese her ayın 28. günü Roboski Katliamı’nı hatırlatmaya, haykırmaya, ‘gelin sesimizi birlikte yükseltelim’ demeye devam edeceğiz. Roboski, devletin ve iktidarın sınavıdır. Bu topraklarda barış ve adaletin yolu, mutlaka ve önce Roboski’den geçecektir. Bu toprakların utancı, kanayan yarası ve adalet arayışıdır. Acının utandığı, devletin utanmadığı Roboski’nin sorumluları hesap vermeden helalleşme ve adaletten söz edilemez. Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız” şeklinde konuştu.