HABER MERKEZİ - AP önünde PKK Lideri Abdullah Öcalan için açıklama yapan “Abdullah Öcalan İçin Özgürlük Sendikal Kampanyası” uluslararası kurumlara tecride son verilerek acil harekete geçilmesi çağrısı yaptı. 

 

İngiltere merkezli “Abdulah Öcalan için Özgürlük Sendikal Kampanyası”, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ilişkin Belçika'nın başkenti Brüksel’de bulunan Avrupa Parlamentosu (AP) önünde acil bir basın toplantısı gerçekleştirdi. 

 

Milyonlarca üyesi olan sendikaların yer aldığı kampanyanın yürütücüleri,  Abdullah Öcalan’ın 24 yıldır hücrede tutulduğuna dikkat çekerken, 2 yılı aşkın bir süredir de kendisinden hiçbir haber alınamadığını hatırlattılar. Uluslararası alanda yürütülen kampanyanın organizatörleri, Abdullah Öcalan’ın sağlığı ve güvenliği konusunda ciddi endişelerin olduğunu belirtti. Avrupa Konseyi’ne (AK) bağlı İşkencenin Önlenmesi Komitesi’nin de (CPT) herhangi bir bilgi vermemesi nedeniyle ve bu korkunç durumun son bulması için acil bir basın toplantısı organize edildiği belirtildi. 

 

Basın  açıklamasında Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ve uluslararası hukuka ilişkin bilgilere yer verildi. 

 

Parlamento karşısındaki Luxembourg meydanında, Abdullah Öcalan’a özgürlük talep eden dev bir pankart açılırken, onlarca kişi basın açıklamasına ellerindeki Abdullah Öcalan posterleri ile katıldı. Toplantıya Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için Kuzey ve Doğu Suriye ile Güney Kurdistan’da yürütülen kampanyaların temsilcileri de katılarak, Avrupa Birliği’ni (AB) ve CPT’yi harekete geçmeye çağırdı. 

 

Tecrit insan hakları ilkelerine aykırı

 

Moderatörlüğünü yazar ve  Abdullah Öcalan için Daimi Nöbet Temsilcisi Sarah Glyyn yaptı. Sarah, Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirildiği 1999’dan bu yana tutsaklığının büyük bölümünü fiilen mutlak tecrit altında geçirdiğini kaydederek, tecrit koşullarına dikkat çekti. 2 yılı aşkın bir süredir İmralı’daki tutsaklarla hiçbir temas kurulamadığını belirten Sarah, “İzolasyon uluslararası insan hakları ilkelerine aykırıdır” dedi. 100 yıl önce imzalanan Lozan Antlaşması’nı da hatırlatan ve yol açtığı sorunlara dikkat çeken Sarah, Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kalkmadan Kürt meselesine demokratik ve barışçıl bir çözümün mümkün olmadığının altını çizdi. 

 

CPT’nin bilgi vermesi istendi

 

İngiltere’de Unite the Union (UNITE) sendikası Uluslararası Direktörü Simon Dubins, “Sayın Abdullah Öcalan’a ne olduğunu soruyoruz” diyerek özellikle CTP’nin son ziyaretini hatırlattı ve bilgi vermesini istedi. Tecridin hiçbir yasal dayanağının olmadığını kaydeden Simon, AB ve CPT’yi eyleme geçmeye ve bilgi alınmasını sağlamaya çağırdı. İmralı’daki tutsakların bu koşullarda tutulmasının kabul edilemez olduğunun altını çizen Simon, Kürt meselesinin çözümünde  Abdullah Öcalan’ın “kilit önemde” olduğunu kaydetti. 

 

Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü önemli

 

İtalya CUP People’s Union’dan Antonio Amoroso, bu konferansın önemine vurgu yaparak, çatışmanın barışçıl çözümü için Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün öneminden bahsetti.

 

CPT’ye tepki

 

Demokrasi için Araştırma ve İnceleme Merkezi CRED’den avukat Michaela Arricale, CPT’nin sessizliğini sert sözlerle eleştirerek, CPT’nin sorumluluğunu yerine getirmediğini söyledi. CPT’nin ne yaptığını sorarak, işlevini sorgulayan Michaela, şu soruyu yöneltti: “Abdullah Öcalan’a ne oldu?”

 

Demokratik konferalizme dikkat çekildi

 

Bir sonraki konuşmacı da İtalya’dan Roma VIII. Belediye Başkanı Amadeo Ciaccheri, Abdullah Öcalan’ın demokratik konfederalizm projesine dikkat çekerken, İtalya’yı ve Avrupa Birliği’ni Abdullah Öcalan’ın koşullarının düzeltilmesi için baskı yapmaya çağırdı. 

 

İnsan hakları ihlallerine son verilmesi çağrısı

 

İtalyan kurum ARCI’nin Brüksel temsilcisi Laura de Bonfils, Abdullah Öcalan’ın içinde bulunduğu koşulları sorduklarını ifade ederek, insan hakları ihlallerine son verilmesini istedi. 

 

Abdullah Öcalan çözümün garantörü

 

Bask’tan LAB Temsilcisi Vicente Jose Rekondo, Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl çözümünün garantörünün Abdullah Öcalan olduğunu vurguladı. 

 

Bilgi verilsin

 

Trade Union Congress (STUK) sendikasının İskoçya Başkanı Mike Arnott, sendikasının Abdullah Öcalan ve Kürt halkı ile dayanışmasını ifade ederek, “Nelson Mandela da ailesi ile görüşebiliyordu, Abdullah Öcalan için de aynısını istiyoruz” dedi.  Mike, CPT’nin son ziyaretini hatırlatarak, “Bize, ailesine, Kürt halkına bilgi verilmesini istiyoruz. Abdullah Öcalan’a ne oldu?” şeklinde konuştu. 

 

AP baskı yapmalı

 

İskoçya’dan Glasgow Meclis Üyesi Rosa Salih, Abdullah Öcalan’ın 24 yıldır uluslararası insan haklarına aykırı olarak tecritte olduğunu kaydederek, “Bu bir insan hakları meselesidir” dedi. Rosa, “Avrupa Parlamentosu’nu Türk hükümetine baskı yapmaya çağırıyoruz” diye ekledi. 

 

3 talep

 

Son olarak, Avrupa Birleşik Sol/Kuzey Yeşiller Grubu'ndan Jurgen Klutte, Avrupa kurumlarının sessizliği nedeniyle toplandıklarını belirterek, taleplerini şöyle sıraladı: “Tecride son verilmeli, Abdullah Öcalan özgür olmalı, Suriye/Rojava’ya yönelik savaş durdurulmalı.”

 

Sağlığı için endişeliyiz

 

Organizatörler ayrıca toplantıya ilişkin bir basın metni de hazırladılar. En son temastan bu yana 28 ay geçtiğini hatırlatan Abdullah Öcalan’a Özgürlük Sendikal Kampanya bileşenleri, “İmralı'daki diğer üç mahkumdan biriyle son yüz yüze görüşmesi Mart 2020'de gerçekleşti. 8 Temmuz 2023'te Sayın Abdullah Öcalan'ın İmralı cezaevi yönetimi aracılığıyla kimliği belirsiz tehdit mektupları aldığı bildirildi. Bu mektupların ölüm tehditleri içerdiği iddia ediliyor. Bu son derece ciddi iddiaların ardından güvenliği ve sağlığı için daha da endişeliyiz” dedi.

 

Cazaların yasal çerçevesi yok

 

18 Temmuz 2023’te Abdullah Öcalan ve diğer tutsaklara yeni bir “disiplin yaptırımının” uygulandığını belirten organizatörler, “Sözde ‘disiplin yaptırımları’, geçerli herhangi bir Türk veya Avrupa yasal çerçevesine dayanmamaktadır. Bunlar, tecrit politikasını uzatmaya yönelik siyasallaştırılmış önlemlerdir. Örneğin, böyle bir disiplin cezasının, Sayın Abdullah Öcalan'ın diğer mahkûmlarla çok yüksek sesle konuşması nedeniyle verildiği bildirildi.” 

 

Mandela kuralları ihlal ediliyor

 

Açıklamada “Bu gerçekler, Türkiye hükümetinin çok sayıda kilit uluslararası yasal çerçeveyi ihlal ediyor olabileceğini düşündürmektedir” denildi. 

 

Birleşmiş Milletler (BM) Mandela Kuralları’nın işkence ve diğer zalimane, insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele veya cezaların tanımına ilişkin kriterlerinin de hatırlatıldığı açıklamada, “Bu kuralların ihlal edilmesinden son derece endişeliyiz” vurgusu yapıldı.

 

CPT’nin son raporu şüpheli

 

Açıklamada devamla şu ifadeler yer aldı:

 

“Ayrıca Avrupa Konseyi'nin ve özellikle onun İşkencenin Önlenmesi Komitesi'nin (CPT) konumundan da endişe duyuyoruz. CPT, İmralı'daki cezaevi koşullarına ilişkin 30'dan fazla rapor yayınladı. Bu raporlar sürekli olarak Türkiye'nin bağlayıcı iç uluslararası yasal standartları karşılamadaki başarısızlığını eleştiriyor ve Türk makamlarını hapishane koşullarını iyileştirmeye davet ediyor. Bu tavsiyeleri destekliyoruz ve derhal uygulanmaları çağrısını yineliyoruz.

 

Ancak CPT bu bağlamda misyonunu yerine getirmek için daha fazlasını yapabilir ve yapmalıdır. En son CPT heyeti, Eylül 2022'de İmralı cezaevini ziyaret etti. CPT, ziyarete ilişkin Genel Raporu'nu Mart 2023'te yayınladı.

 

Bu raporda yer alan bilgilerin güvenilirliğinden endişe duyuyoruz. CPT, Sayın Abdullah Öcalan ile görüştüğünü iddia etti. Ancak Türk Adalet Bakanı, Sayın Abdullah Öcalan'ın ziyareti reddettiğini iddia etti. Bu nedenle CPT'den ziyaretin mahiyeti ve detayları hakkında somut bilgi talep ediyoruz.

 

Bahsi geçen yasal ve kurumsal aksaklıklar sadece bir kişinin haklarını ilgilendirmiyor. Sayın Abdullah Öcalan'ın tecrit edilmesi, modern Ortadoğu'daki en uzun soluklu ve en ölümcül çatışmalardan biri olan Türkiye'deki Kürt ihtilafını barışçıl yollarla çözme çabalarını olumsuz etkiliyor. Bu nedenle bölgesel ölçekte istikrarı, güvenliği ve insan haklarını etkiler. Bu bağlamda, aşağıdaki politika önerilerinin derhal benimsenmesini talep ediyoruz.”

 

Öneri ve çağrı

 

Açıklamada çok sayıda öneri de sıralandı. 

 

Türkiye Hükümetine:

 

İmralı'daki cezaevi koşullarına ilişkin İşkenceyi Önleme Komitesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (Öcalan No 2) önceki tavsiyelerini gecikmeden uygulayın; ilgili olan şu maddeler buna dahil:

 

* Mahkumların örgütlenme hakkı;

 

* Mahkumların avukatları ve ailesiyle görüşme hakkı;

 

* Cezaevi koşullarına itiraz etmek için etkili yasal yollar; vs

 

* AİHS'nin 3. maddesine aykırı olan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının kaldırılması.

 

Avrupa Konseyi Bakanlar Konseyi'ne:

 

Türkiye Hükümeti'nin CPT'nin tavsiyelerine uymayı ısrarla reddetmesini tartışın; 

 

Türkiye Hükümeti'ni sorumlu tutmak için ileriye dönük sonraki adımları ana hatlarıyla belirtin. 

 

CPT’ye

 

Komitenin İmralı'ya yaptığı son ziyaret hakkında 

 

a) Abdullah Öcalan'la bildirilen görüşmesinin yapılıp yapılmadığına ilişkin özel açıklama yapın.

 

b) Bu görüşmenin ayrıntıları dahil olmak üzere somut bilgiler verin. 

 

İlgili tüm yerel ve uluslararası siyasi aktörlere:

 

Abdullah Öcalan'ın Türkiye'deki Kürt sorununa kalıcı, adil ve demokratik bir siyasi çözüm bulunması için müzakerelerde rol oynamasına izin verecek koşullar altında serbest bırakılması için çalışın.

 

İmzacılar

 

Basın toplantısı çağrısında şu isimlerin imzası yer aldı: 

 

Destekleyen organizasyonlar: Central Unitaria de Trabajadores (CUT), Cosatu, Cenfederacion Intersindical Galega (CIG), LAB, Steilas, Confederazione Unitaria di Base, CGT, Cobas, Confederacion Intersendical, Intersindical Alternativa de Catalunya (IAC), General Federation of Trade Unions (GFTU), Intersindical Valenciana, STUC, Euskal Sindikatua (ELA), CRED, CSI, SAT, Arci, Pour une Ecologie Populaire et Sociale (PEPS), TUC, France-Kurdistan.