33 düş yolcusu anıldı: Hayalleri yarım kalmayacak

  • 12:36 20 Temmuz 2023
  • Güncel
HABER MERKEZİ - Pirsûs Katliamı’da yaşamını yitirenler için yapılan anmalarda, “Onların hayali milyonların hayali oldu. Düşlerini bu bahçeye gömmek isteyenler yanıldılar. Onların düşleri yarım kalmayacak” denildi.
 
Riha'nın (Urfa) Pirsûs (Suruç) ilçesinde bulunan Amara Kültür Merkezi'nde 8 yıl önce bugün, DAİŞ tarafından gerçekleştirilen bombalı saldırıda katledilen 33 düş yolcusu, katliamın birçok kentte anıldı. Katliamın yaşandığı Pirsûs ile mezarların bulunduğu kentlerde anma etkinlikleri düzenlendi. 
 
Riha
 
33 genç için katledildikleri Amara Kültür Merkezi bahçesinde anma programı düzenlendi. Suruç Aileleri İnisiyatifi öncülüğünde yapılan anmaya Yeşil Sol Parti milletvekilleri, sivil toplum ve hukuk örgütleri, siyasi partiler ve çok sayıda kişi katıldı. HDP Pirsûs İlçe Örgütü binası önünde bir araya gelen kitle, Amara Kültür Merkezi'nin olduğu yere kadar yürüdü. “Katillerden hesabı gençlik soracak” sloganları atılan yürüyüş sonrası, katliamın yaşandığı alana gül bırakıldı. Burada da sık sık “Suruç şehitleri ölümsüzdür” sloganları atıldı. Anmada, 33 düş yolcusunun fotoğrafları taşındı.
 
Saygı duruşunun ardından başlayan anmada konuşan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi Senem Nur Pektaş, "8 yıl önce burada buluştuk, Kobanê'yi beraber inşa edeceğiz dedik. Arkadaşlarımızı burada vahşice aramızdan aldılar. Düşlerimizi yarım bırakmak istediler. Onları katletmekle bu düşü engelleyemediler. 8 yıl sonra yine Kürt ulusuna özgürlük diyoruz. Onların hayali milyonların hayali oldu. Suruç için adalet mücadelemiz sürmekte. Düşlerini bu bahçeye gömmek isteyenler yanıldılar. Onların yoldaşları düşleri için savaşıyor. Devrim nehrinde beraber akmaya devam edeceğiz" dedi. 
 
‘Devrimi savunacağız’
 
Katliam sırasında yaralananlardan Soner Çiçek de “Düşlerimiz buraya gömülmek istendi ama fikirlerimiz burada filizlendi. 33'ler Rojava Devrimine elini uzatmak için burada buluştular. Devrim sürüyor. Devrimi sonuna kadar savunacağız, tıpkı 33'ler gibi. Suruç Katliamı’ndan sonra adaletsizlikler diz boyu, saymak ile bitmez. Suruç’ta adalet mücadelesi veren Şenyaşar ailesinin mücadelesi de bizim mücadelemiz. 33'lerin düşlerini gerçek kılana kadar burada olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
 
‘Failler değil aileler yargılanıyor’
 
Ardından konuşan Yeşil Sol Parti Riha Milletvekili Ferit Şenyaşar cezasızlığa işaret etti. Faillerin değil, ailelerin yargılandığını belirten Ferit, “Besna anne kaybettiği çocuğunu andığı için tutuklandı. İstanbul'da gençler bildiri dağıttığı için tutuklandı. Şenyaşar ailesi için de Suruç aileleri için de adalet" dedi. 
 
‘Katlettikleri kusurlu gösterildi’
 
Katliamda annesi Nazegül Boyraz'ı yitiren Yasemin Boyraz, "Katliam sonrası polis bize saldırdı. Burası iki karakol arasında. Bugün bizi arayan polisler, o gün DAİŞ üyelerine arama yapmadılar. Katlettikleri kusurlu gösterildi. Katliam sonrası çantasında bayrak çıkan Abdullah Ömer Aslan, sakalı kesilerek arka kapıdan polis tarafından serbest bırakıldı. Bütün her şeye rağmen biz 8 yıl boyunca binlerce kilometre yol alarak buraya duruşmalara geldik" diye kaydetti. 
 
‘Herkes yargılanacak’
 
Riha Emek ve Demokrasi Platformu'ndan Riha Tabip Odası yöneticisi Kemal Yüksekyayla, katliam sonrası yaşananları hatırlattı ve 8 yıldır gerçek faillerin bulunmadığını söyledi. Riha Baro Başkanı Abdullah Öncel, "33 gencimizi koruyamadık, barbar IŞİD katliam yaptı. Ant olsun ki o dönem IŞİD politikasına yön veren herkes yargı önüne çıkacak, bunu yapana kadar mücadele edeceğiz. Bu bizim 33'lere sözümüzdür. Sonuna kadar adalet mücadelesini takip edeceğiz. Onları koruyamadık ama onlar için adalet getireceğiz" sözlerini kullandı.
 
Engelleme
 
Anma etkinliği, “Suruç için adalet herkes için adalet” sloganlarıyla son buldu. Sonrasında, katledilen Kasım Deprem ve Osman Çiçek'in Suruç Asri Mezarlığı'nda bulunan mezarlıkları ziyaret edilmek istendi. Ancak mezarlık ziyareti polisler tarafından “Burası mabettir, burada etkinlik yapılmaz” denilerek engellendi. Engellemeye tepki gösteren kitle mezarlık kapısı önünde açıklama yaptı. 
 
HDP Riha İl Eşbaşkanı Ahmet Atış, "Gençler alçakça katledildi. Mezarlık ziyareti ise yasak. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'na çağrımız; gel bu suça ortak olma. Adeta bir tiyatro oynanıyor, sanık kürsüsü 8 yıldır boş. Engelleme keyfi bir tutumdur" ifadelerini kullandı.
 
Kitle, engellemeyi mezarlık girişinde oturma eylemiyle protesto etti. 
 
Wan
 
Katledilen Yunus Emre Şen, Wan’da bulunan Yeni Mahalle Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı. Mezopotamya Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER) öncülüğünde gerçekleşen anmaya Yunus’un annesi ve çok sayıda kişi katıldı. 
 
Anmada söz alan Yeşil Sol Parti Wan Milletvekili Zülküf Uçar, “Yunus Emre de diğer 32 arkadaşıyla birlikte Kobanê’de mağdur olan çocuklara umut götürmek istemişti. Fakat Suruç’ta insanlık düşmanları tarafından katledildiler. Bugün failleri hala aramızda dolaşıyor. İki gün önce Suruç katliamının aydınlatılması ve faillerinin yargılanmasını isteyen gençler ise tutuklandı.  Kobanê’ye umut götürmek isteyen 33 arkadaşımızı bir kez daha anıyoruz" dedi. 
 
Mûş
 
Katledilen Evrim Deniz Erol, Medali Barutçu ve Serhat Devrim için Mûş Mezarlığı'nda anma düzenlendi. Evrim Deniz Erol’un mezarı başında yapılan anmaya çok sayıda kişi katıldı. Saygı duruşunun ardından Elazığ Cezaevi’nde tutulan Evrim’in annesi Besna Erol’un gönderdiği mektup okundu. 
 
Burada konuşan Yeşil Sol Parti Mûş Milletvekili Sümeyye Boz, "Düş yolcularının katilleri her gün ellerini kollarını sallayarak geziyor. Haklarında kırmızı bülten çıkarılanlar buna rağmen hastanelerde tedavi görüyor ve bununla ilgili hiçbir işlem yapılmıyor. Bu da bize onların yargılanması ile ilgili etkin bir soruşturmanın yürütülmediğini gösteriyor. Katiller ellerini kollarını sallayarak gezerken hak arayan aileler, düş yolcularının arkadaşları tutuklanıyor. Bu katliam, topluma ve halka karşı işlenmiş bir suçtur ve suçlular açığa çıkarılmalıdır” ifadelerini kullandı. 
 
Amed 
 
 
Riha’nın Pirsûs ilçesinde 8 yıl önce katledilen 33 düş yolcusu Amed’de de anıldı. Anma kapsamında Yeniköy Mezarlığı’nda Veysel Özdemir ile 450 Evler Mezarlığında Nazlı Akyürek’in mezarları ziyaret edildi. Anmalara Barış Anneleri Meclisi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF),  Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Tutuklu Hükümlü Aileler ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUAY-DER) ,Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED DER), sivil toplum örgütleri katıldı. Anmada sık sık “Suruç şehitleri ölümsüzdür”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür” sloganları atıldı.
 
‘Adalet arayışından vazgeçmeyeceğiz’
 
Yeniköy Mezarlığı’ndaki anmada ilk olarak konuşan Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Merkez Yürütme Kurulu üyesi Satiye Ok, adalet mücadelesinden asla vazgeçmeyeceklerini söyledi. Satiye, “Bu adalet mücadelesini yükselten, halkımızın mücadelesi. Burada 33 düş yolcumuza söz veriyoruz. Suruç şehitlerinin hakkını aramaktan vazgeçmeyeceğiz, yolumuzdan geri dönmeyeceğiz” dedi.
 
Ardından katliamda yaşamını yitirenler için 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi.
 
‘Failler belli’
 
Sonrasında söz alan Yeşil Sol Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya da faillerin belli olmasına rağmen yargılanmadıklarının altını çizdi. Sorumluları bildiklerini vurgulayan Adalet, “IŞİD'i ülkeye kimlerin aldığını biliyoruz. Bunların mahkeme önüne çıkıp yargılanması gerekiyor. Fakat kimsenin yargılandığı yok. Fail tek kişi değil, failler kolektiftir. Bu insanlığa karşı işlenmiş suçtur. Ailelerin gerçek adaletle yaralarının onarılması gerekiyor. Tüm şehitlerimizi saygıyla anıyoruz" ifadelerine yer verdi.
 
Konuşmaların ardından doğum gününde katledilen Veysel’in mezarı başında ikiz kardeşi doğum günü pastası üzerindeki mumları üfledi. Veysel’in mezarına çiçek bırakılmasından sonra 450 Evler Mezarlığı’na geçildi. Kitle sloganlarla mezarlıktan ayrıldı.
 
‘Mücadele arzusunu arkadaşları devraldı’
 
Pirsûs’ta katledilen bir diğer isim olan Nazlı Akyürek’in de 450 Evler Mezarlığı’ndaki kabri ziyaret edildi. Nazlı’nın mezarı başında konuşan Satiye, Nazlı’nın mücadele arzusuna değindi. Satiye, “Suruç'ta çocuklarını kaybedenlerin mücadelesi tüm zorluklara rağmen sürüyor. Nazlı da o gün orada bulunan ve Kobanê’deki barbar IŞİD'e karşı mücadele etmek isteyen gençlerden biriydi. Onun bu mücadele arzusunu şimdi arkadaşları devraldı" sözlerini kullandı.
 
Anma “Devrim şehitleri ölümsüzdür” sloganlarıyla son buldu.
 
Dêrsim
 
Düş yolcularından Çağdaş Aydın için Dêrsim’in Pulur (Ovacık) ilçesi Çaxperi (Güneykonak) köyünde bulunan mezarı başında anma etkinliği düzenlendi. Anmaya çok sayıda siyasi parti temsilcisi ve yurttaş katıldı. HDP Dêrsim İl Eşbaşkanı Ferhat Yıldız, 33 düş yolcusunun hayallerinin yarıda bırakılmayacağını söyledi. Çağdaş’ın babası Feti Aydın da 8 yıldır adalet aradıklarını söyledi. Faillerin iki kişi olmadığını belirten Feti, “Gerçek failler bulunana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi. Anma, mezarlığa karanfil bırakılmasıyla son buldu. 
 
İstanbul
 
Katliamda yaşamını yitirenler, İstanbul’un Ümraniye ve Sultangazi ilçelerindeki mezarlıklarda anıldı. Ihlamurkuyu ve Gazi Mezarlığı’nda yapılan anma etkinliklerine her kesimden çok sayıda kişi katıldı. Anmalarda, faillerin ortaya çıkarılması için yürütülen adalet mücadelesinin sürdürüleceğinin sözü verildi.
 
 
Ümraniye
 
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyeleri Hatice Ezgi Sadet ile Polen Ünlü, Ümraniye’deki Ihlamurkuyu Mezarlığı’nda anıldı. Suruç Aileleri İnisiyatifi’nin yer aldığı anmaya SGDF, Halkevleri, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP) üyeleri ile çok sayıda kişi katıldı. Katliamda yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının taşındığı anmada, “Suruç’u Unutma Unutturma” pankartı açıldı. Anma, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına yapılan 1 dakikalık saygı duruşu ile başladı.
 
Mücadelelerinde kararlılar!
 
Anmada konuşan Hatice Ezgi Sadet’in annesi Sunay Sadet, katliamın ardından gerçek faillerin yargılanması için Suruç Aileleri İnisiyatifi olarak yürüttükleri adalet mücadelesinin kesintisiz bir şekilde sürdüğünü ifade etti. Sunay, “Adalet mücadelemiz sonuçlanana kadar devam edecek. Bugün Kadıköy’de yapılacak anma etkinliğimize de adalet mücadelesi için katılacağız. Hep birlikte orada olalım” sözleriyle Halitağa’da saat 18.00’de yapacakları nöbet eylemine çağrı yaptı.
 
Katledilenlerin mücadelelerinin sürdürüleceğinin sözü verilen anma, “Suruç’un hesabı sorulacak” sloganı ile son buldu.
 
Sultangazi
 
Bir diğer anma da Sultangazi’de bulunan Gazi Mezarlığı’nda yapıldı. “Suruç’u Unutma Unutturma” pankartının açıldığı anmada sık sık, “Suruç’un hesabı sorulacak” , “Suruç’u unutma unutturma” sloganları atıldı. Buradaki anmaya da SGDF üyeleri, Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu ile çok sayıda kişi katıldı.
 
Halkların eşitlik mücadelesinden vazgeçmiyorlar
 
Saygı duruşuyla başlayan anmada Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, SGDF’nin tasfiye edilmeye çalışıldığına ve birçok üyesinin de gözaltına alınıp tutuklandığını dile getirdi.  Çiçek, “Bir şeyden vazgeçmedik” sözlerini kullanan Çiçek, vazgeçmedikleri şeyin halkların eşitlik ve kardeşlik mücadelesi olduğunu vurguladı. Adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Çiçek, “Çünkü son mahkemede IŞİD’li katil Kasım Güler’in açıkladığı gibi, ‘Bu katliamı devlet yaptı’ dedi. Bu katliamının faillerinin o dönemin başbakanı olan ve şimdiki Gelecek Partisi Genel Başkanı olan Ahmet Davutoğlu, ‘7 Haziran ile 1 Kasım arasındaki olayları anlatsam yer yerinden oynar’ dedi ve sustu. Suruç faillerini açıklaması gerektiğini buradan bir kez daha dile getiriyoruz” sözleriyle seslendi.
 
‘33’lere sözümüz düşleri yarım kalmayacak…’
 
Mahkemelerin yalnızca adalet arayanları tutukladığını dile getiren Çiçek, “Katilleri de tutuklamadığını görüyoruz. Bu nedenle 17 Temmuz’da ‘Suruç için adalet’ diyen SGDF ve gençlik örgütleri tüm baskılara rağmen adalet aramaya devam edecek, edeceğiz. 33’lere bir sözümüz var, düşleri yarım kalmayacak. AKP rejimini yeneceğiz ve bu topraklara devrimi getireceğiz. Onların önünde bir kere daha saygıyla eğiliyor ve son insanımız kalana kadar devam edeceğiz” vurgusunu yaptı.
 
Anma, katledilenlerin mezarlarına karanfiller bırakılması ile sona erdi. 
 
Hatay
 
Okan Pirinç, Hatay Antakya’da bulunan mezarı başında anıldı. Okan’ın ailesinin yanı sıra SYKP Eş Genel Başkanı Canan Yüce ile çok sayıda kişinin katıldığı anmada kitle, Hancağız Aile Mezarlığı girişinde bir araya gelerek, Okan’ın mezarına kadar "Okan Pirinç ölümsüzdür" ve "Suruç'u unutma unutturma" sloganlarıyla yürüdü. Anmada konuşan Canan Yüce, her alanda mücadelelerinin devam edeceğini vurguladı. 
 
Anmaya katılanlara teşekkür eden Okan’ın annesi Nuray Pirinç, oğlunun unutulmamasının kendileri için çok değerli olduğunu söyledi.
 
Mêrdîn
 
 
Pirsûs’ta katledilen 33 düş yolcusundan Emrullah Akhamur ile Murat Yurtgül, Mêrdîn’in Qoser (Kızıltepe) ilçesindeki mezarları başında anıldı. Anma etkinliğine ailelerin yanı sıra DBP, HDP, Yeşil Sol Parti Mêrdîn il ve ilçe örgütleri, MEBYA-DER Mêrdin temsilcileri, demokratik kitle örgütleri, Yeşil Sol Parti Mêrdîn Milletvekilleri Beritan Güneş, Kamuran Tanhan ve George Aslan ile çok sayıda yurttaş katıldı.
 
Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan anmada, Emrullah ve Murat için dualar okundu.
 
‘Mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz’
 
Ardından söz alan Murat’ın amcası Yusuf Yurtgül, davanın sürüncemede bırakılmak istendiğine işaret ederek mücadeleden vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Katliamın planlı bir şekilde yapıldığının altını çizen Yusuf, esas failin hala yakalanmadığını ve tüm taleplerine rağmen duruşmaya getirilip dinlenmediğini kaydetti. Yusuf, “Hak, hukuk, adalet çerçevesinde mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Suruç katliamında failler cezalandırılsaydı Ankara katliamı da olmazdı. Dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu ‘Konuşursam yer yerinden oynar’ dedi. Duruşmada dinlenmesini istedik kabul edilmedi. Kimin dinlenmesini istediysek kabul etmediler. Bu katliamı tek kişi organize etmedi. Arkasında başka güçler var. Bu işin içinde olan her kim varsa cezalandırılmalarını istiyoruz” dedi.      
 
HDP Qoser İlçe Eşbaşkanı Aysel Ayav da katliamcı zihniyete diz çökmeyeceklerinin altını çizerek, aileye bir kez daha başsağlığı diledi.
 
‘Tecrit katliamların bir diğer ayağı’
 
Dava sürecini değerlendiren Yeşil Sol Parti Mêrdîn Milletvekili Kamuran Tanhan, “Türkiye’de Kürt halkına ve Kürt dostlarına karşı yapılan katliamlar hep cezasızlıkla sonuçlanmıştır. Şêx Seîd’den başladı, Roboskî ve en yakını Şenyaşar Ailesi… Suruç Katliamı da bir sürecin devamıydı. Bu ülkede Kürtler açısından hiçbir zaman hukuk işletilmedi. Türkiye’de Kürtlere karşı bir düşman hukuku, savaş hukuku uygulanıyor. On binlerce arkadaşımız cezaevinde. Bugün bize bu yolu açan Kürt halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit bunun bir diğer ayağı. 28 aydır dünyada eşi benzeri görülmeyen bir tecrit söz konusu. Üçüncü sınıf devletlerde bile uygulan insan hakları Türkiye’de Sayın Öcalan için işletilmiyor. Adaleti tesis edeceksek bu topraklarda kuralım” sözlerine yer verdi.
 
‘Türkiye’de hak, hukuk, adalet var mı?’
 
Anmada konuşan Murat’ın annesi Şemsa Yurtgül ise anmaya katılanlara teşekkürlerini sunarak, “8 yıldır katliamda parmağı olan kimse yakalanmadı. Bizim içimiz yanıyor. Türkiye’de hak, hukuk, adalet var mı? Aileden birkaç kişi mezarlığa geldik ve etrafın polislerce TOMA ve Akreplerle sarıldığını gördük. Neden geldiniz buraya? Kendinizi bizim yerimize koyun. Sizin çocuğunuz böyle katledilseydi ne yapardınız? Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir zulüm yok” dedi.  
 
Mezarlığa kırmızı karanfillerin bırakılması ardından anma etkinliği “Şehîd namirin” sloganları ve zılgıtlar eşliğinde son buldu.