Gazeteci Eylül Deniz Yaşar'ın davası ertelendi
- 14:24 22 Haziran 2023
- Hukuk
ANKARA - Hakkında “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla dava açılan Gazeteci Eylül Deniz Yaşar’ın görülen duruşmasında mahkeme heyeti, Eylül'e “Neden yağmur yağıyor su birikintisi oluyor haberi yapmıyorsun” diye sordu.
Gazeteci Eylül Deniz Yaşar hakkında, DAİŞ ile savaşırken Suriye’de hayatını kaybeden Ulaş Bayraktaroğlu için Ankara’daki Yüksel Caddesi’nde 11 Mayıs 2017 tarihinde yapılan basın açıklamasını takip ettiği gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında 4 Ocak tarihinde iddianame hazırlandı. Eylül’e Terörle Mücadele Kanunu (TMK) madde 7/2 uyarınca "örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla açılan davanın ikinci duruşması Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Eylül ve avukatı Teoman Özkan’ın hazır bulunduğu duruşma, bir önceki celsede istenen ve dosyaya sunulan belgelerin okunmasıyla başladı.
Basın açıklamasının görüntülerinin kopyası izlettirildi
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na Eylül’ün basın kartı sahibi olup olmadığının sorulması için yazılan yazıya verilen yanıtta, Eylül’ün herhangi bir kaydının bulunmadığı aktarıldı. Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) de Eylül’e suçlama konusu yapılan basın açıklamasının görüntülerinin kopyasını gönderdi. Görüntüleri izleyen Eylül ve avukatı, görüntülerde telefon ile çekim yaptığının görüldüğünü aktardı.
Mahkeme başkanı: Neden elinizde kamera yok
Görüntülerin izlenmesinin ardından mahkeme başkanı Eylül’e “Görüntülerdeki siz misiniz?” diye sordu. Sorusunun devamında, “Gruptan uzakta görünmüyorsunuz? Dışarıdan izleyen biri olarak görünmüyorsunuz. Neden elinizde diğer gazeteciler gibi kamera ya da fotoğraf makinesi yok. Telefon var ama ‘gazeteciyim’ diyorsunuz” ifadelerini kullandı. Eylül ise kamera ya da fotoğraf makinesinin olmaması gibi bir hususun sorulmasının ilginç olduğunu belirterek, “Telefon ile de çekim yapmak gayet normal. Bugün olsa kamera kullanabilirim ya da kullanmam. Bir gazetecinin ne ile çekim yaptığı çok önemli değildir” dedi.
‘Kartımın olmaması gazetecilik yapmadığım anlamına gelmez’
İletişim Başkanlığı'nın dosyaya giren yazısında “Herhangi bir kaydı yoktur” ifadesine de değinen Eylül, “İletişim Başkanlığı'ndan basın kartı almak için çeşitli süreçler gerekiyor. Kaldı ki halihazırda gazetecilik yapan ama bu karta sahip olmayan yüzlerce gazeteci var. Keyfi bir şekilde kart verilmesi engelleniyor ya da yıllarca beklenmek zorunda kalınıyor. Şu an da çalıştığım ajansa da uygulanan bir kota var. Bu nedenle kartımın olmaması gazetecilik yapmadığım anlamına gelmez” şeklinde konuştu.
‘Uzak yada yakın kıstasını neye göre yapıyorsunuz?’
Eylül’ün ardından avukat Teoman Özkan beyanda bulundu. Eylül’ün çeşitli internet sitelerinde yayınlanmış olan haberlerini ve Türkiye Gazeteciler Sendikası ile çalıştığı kurumun kendisine vermiş olduğu basın kartlarını mahkemeye sundu. Görüntü dökümüne dair de konuşan Teoman, “Görüntülerde de müvekkilinin açıkla boyunca çekip yaptığı, haber yazdığı görülmektedir. Yakın ya da uzak durması gibi bir durum zaten hayatın olağan akışına aykırıdır. Uzak ya da yakın kıstasını neye göre yapıyorsunuz? Yıllardır benzer davalara giriyorum, ilk kez böyle bir değerlendirme ile karşı karşıya kalıyorum” dedi.
Mahkeme başkanı: Su birikintilerine dair neden haberler yapmadın?
Mahkeme başkanı, Eylül’e “Sunulan haberler sol örgütlerin eylemleri. Sürekli sol örgütlerin eylemlerini mi takip edersin. Örneği yağmur yağıyor, su birikintileri oluşuyor. Buna dair haberler yapmadın mı?” sorusunu yöneltmesi dikkat çekti. Eylül, kendisinin birçok alanda haber yaptığını, son olarak 6 Şubat’ta yaşanan deprem sonrası bölgeye giderek onlarca haber yaptığını ifade etti. Kendisinin başka alanlarla ilgili haberlerinin de olduğunu söyleyen Eylül, “Suçlama konusu olduğu için bu haberleri sunduk. Hak arayan insanların eylemleri de bir haber değeridir” dedi.
Ceza istenildi
Beyanların ardından iddia makamı, esas hakkındaki savunmasını sundu. Mütalaada, “Gazeteci olmasının suça iştirak etmeyeceği anlamına gelmiyor” denilerek, atılı suçlamadan cezalandırılması talep edildi.Eylül ve avukatı Teoman Özkan, esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunma yapmak için ek süre talep etti. Talebi kabul eden mahkeme heyeti, son savunmaların alınması için duruşmayı 12 Ekim tarihine erteledi.