İSTANBUL- Cumartesi Anneleri, eylemlerini 949’uncu haftasında polis saldırısı sonucunda Galatasaray Meydanı’nda 13 kişinin gözaltına alınmasına dair basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan Maside Ocak, kamuoyunun sessizliğine tepki göstererek ‘Neden bu kadar sessizsiniz?’ diye sordu.

 

Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılması talebiyle her hafta düzenledikleri eylemlerinin 949’uncu haftasında polis saldırısı sonucunda Galatasaray Meydanı'nda 13 kişi gözaltına alındı. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, gözaltına alınan kişilere dair dernek binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda “Galatasaray bizimdir gözaltına alınanlar serbest bırakılsın” pankartı açılarak masaya kırmızı karanfiller konuldu. Toplantıda gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak, polis müdahalesinden dolayı okuyamadıkları basın metnini okudu.

 

Toplantıda Hizbullah tarafından katledilen İbrahim Çelik’in yakını Feryal Çelik’inde eyleme katıldığına dikkat çekilerek Feryal’ın yıllardır İbrahim'in mezarını bulmak için mücadele ederken Hizbullahçıların meclise girmesine tepki gösterildi.

 

'8 haftadır gözaltına alınıyoruz'

 

İktidarın uluslararası hukuku yok sayarak kendilerini susturmaya çalıştıklarının altını çizen Maside, “Bu yüzden sesimizin, sözümüzün mekânı Galatasaray’a çıkmamızı engelliyorlar. Anayasa Mahkemesi bu engellemenin hak ihlali olduğuna, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına hükmetti. Ancak Cumhurbaşkanı’nın temsilcisi olarak görev yapan İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve Beyoğlu Kaymakamı Mustafa Demirelli, Anayasa’yı yok sayıyor. Sekiz haftadır somut bir dayanak olmadan engelleniyor ve gözaltına alınıyoruz” şeklinde konuştu.

 

‘Hukukta, vicdanda ve iyilikte ısrar edeceğiz’

 

Anayasa Mahkemesinin bağlayıcı özelliğine vurgu yapan Maside, “Anayasal devlet, anayasanın, bireylerin hak ve özgürlüklerini korumak üzere, siyasal yönetim üzerinde kısıtlayıcı olarak işlev gördüğü devlettir. 949. haftamızda bir kez daha iktidarı Anayasaya ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uygun hareket etmeye çağırıyoruz. Kararlıyız, bizi insan kılan hak ve özgürlüklerimizi savunmaktan, kayıplarımızı aramaktan ve adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz. Hukukta, vicdanda ve iyilikte ısrar edeceğiz” diye belirtti.

 

‘Kayıplarımızı aramak suç değil’

 

Gözaltında kaybedilen Hüseyin Morsümbül’ün  yakını Ayten Morsümbül, “Kayıplarımızı aramak suç değil biz Galatasaray’ı bırakmayacağız. Arkadaşlarımız serbest bırakılsın.”

 

Hak ihlalleri raporlanıyor

 

Daha sonra söz alan Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) üyesi Mümtaz Murat Kök Okur, AYM’nin kararından bu yana alanda rapor çalışması gerçekleştirdiklerini dile getirdi. Murat, “Hukuki gerekçe olmadan, AİHM kararlarına dahi saygı gösterilmeden engelleme yapılıyor. Hiçbir karşı geliş yoktu ama dağılmaya izin verilmeden ters kelepçe yapıldı. Cumartesi Anne ve İnsanlarına yönelik hak ihlalleri adalet talebini gölgede bırakmaya devam ediyor. Raporlarımızı kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz” dedi.

 

‘Neden bu kadar sessizsiniz?’

 

Devamında söz alan gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak, her hafta polis şiddetinin arttığını ama kamuoyunun desteğinin azaldığını söyledi. Maside, “İnsanlar bu yaşanan zulme itiraz etmedikçe Galatasaray bizim dememiz ya da Galatasaray'da ısrar etmemizin bir dayanağı olmuyor. Neden bu kadar sessizsiniz? Biz 28 yıldır bir araya geldiğimiz günden bu yana bizim sevdiklerimiz sadece bizim için gözaltında kaybedilmediler dedik. Bugün gözaltına alınan arkadaşlarımızın ters kelepçe yapılırken bilekleri sıkılırken bunları hissetmeyen, bu acıyı hissetmeyenler, bunu görmeyenler, vicdanı ve insanlığından artık endişe duymaya bile başlayabiliyoruz” dedi.

 

‘Bizi gözaltına alanlar suç işliyor’

 

Barışçıl eylem gerçekleştirdiklerini ama eylemlerinin kriminalize edilmeye çalışıldığını ifade eden Maside, “Bileklerimizden kelepçe izleri geçmeden ertesi hafta tekrardan gözaltına alınıyoruz. Yasaları çiğneyenler bizi suçlu olarak göstermeye devam ediyor. Bir suçlu değiliz. Biz kayıplarımızı arıyoruz. Adalet istiyoruz ve bunu yaparken de yasaların bizi tanıdığı hakkımızı kullanıyoruz. Asıl bizi gözaltına alanlar suç işliyor. Onların suç işlediklerine dair herkesin bir sözü olması gerektiğini düşünüyorum artık” diye kamuoyuna çağrı yaptı.

 

‘Kayaları aşındıran damlaların ısrarıdır’

 

Son olarak söz alan İHD İstanbul Şubesi üyesi Sebla Arcan, “Kayaları aşındıran dalgaların gücü değil damlaların ısrarıdır biz vazgeçmeyeceğiz” dedi.