HABER MERKEZİ- Gezi Direnişi'nin 10'uncu yıl dönümü farklı şehirlerde yapılan etkinliklerde tekrar hatırlatılırken, Gezi ruhunun bitmediği ve direnişe devam edileceği vurgusu yapıldı.

 

Gezi Direnişi'nin 10'uncu yıl dönümüne ilişkin çok sayıda kentte açıklama yapıldı.

 

İzmir 

 

İzmir'de Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yapıldı. "Gezi tutukluları serbest bırakılsın" pankartı açılan açıklamada, "Biz Geziciyiz siz gidici", "Gezi'de yitirdiklerimize söz biz kazanacağız" ve "Seçimle değil devrimle gidecek" dövizleri taşındı. Açıklamada sık sık "Bu daha başlangıç mücadeleye devam", " 15'inde bir fidan Berkin Elvan", "Gezi'de düşene dövüşene bin selam", "Her yer Taksim her yer direniş", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" ve "Devrim şehitleri ölümsüzdür" sloganları atıldı. Açıklamaya kentte bulunan siyasi parti, kurum, sendika ve meslek odalarının temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. 

 

Grup adına basın metnini okuyan Maden Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yöneticisi Kemal Çakmak, Gezi’nin onuncu yılında,  şehir şehir dalga dalga yayılan, yasaklara, hukuksuz cezalara, baskıya, ranta, talana, yalana, tüm ayrıştırma politikalarına karşı yan yana durdukları o şanlı direnişten hala ilk günkü gibi gurur duyduklarını vurguladı. Kemal, “Bilsinler ki bizim pusulamız Gezi’dir. İnsanca, özgür, adil, refah içinde, demokratik bir yaşam talebimiz ve hak arayışımız hep sürecek. Onuncu yaşında da, Gezi’yi hep genç kılan, bizi hep ayakta tutan, tüm hayallerimiz gerçek olana kadar dilimizden düşmeyecek olan sloganıyla anıyoruz. Bu daha başlangıç, mücadeleye devam" ifadelerini kullandı.

 

Artvin

 

Artivin'in Hopa ilçesinde, Hopa Meydanı'nda Gezi direnişi ile Metin Lokumcu'nun ölüm yıl dönümüne ilişkin basın açıklaması düzenlendi. "Umutsuzluk yok direniş var" pankartı açılan açıklamada sık sık "Her yer Hopa her yer direniş" sloganları atıldı.

Çok sayıda yurttaşın katıldığı açıklamada konuşan Halkevleri Hopa Şubesi Yöneticisi Kamil Ustaoğlu, "31 Mayıs 2011 tarihinde Karadeniz'den bir isyan yükseldi. Deresine, suyuna sahip çıkanların, çaydaki kontenjana hayır diyenlerin isyanıydı. O günlerde bu memlekette iktidarda olanlar baskıyla, zulumle ülkeyi yönetmeye çalışıyordu. Hopalılar kendi geleceklerine, onurlarına sahip çıkmak için faşist iktidar karşında direnişe geçtiler. Hopalıların dostu, yoldaşı Metin Lokumcu'yu bu direnişte kaybettik. Bundan 2 yıl sonra başlayan Gezi direnişinde de genç yoldaşlarımızı katlettiler. Türkiye tarihinde ne zaman ki işçi sınıfı ve halklar hakları için ayağa kalksa dönemlerin faşist iktidarları tarafından katlediliyor. Ama şunu iyi bilin ki bu memleketti binlerce canımızı almalarına rağmen eşitlik ve özgürlük yürüyüşümüzü durduramadılar. Karadeniz halkı bunun somut tanıdığıdır. Hopa ve Karadeniz'in birçok yerinde devrimcileri katlettiler. Fakat bu halkın sesini kesemediler, kesemeyecekler" diye konuştu. 

 

Adana

 

Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, Gezi Direnişi'nin 10'uncu yıl dönümü nedeniyle Atatürk Parkı'nda basın açıklaması yaptı. Açıklama öncesi TÖP Adana İl Örgütü'nde bir araya gelen gençler, "Umut Gezi’de umut sokakta" pankartını taşıyıp, "Bu daha başlangıç mücadeleye devam", "Gezide düşene dövüşene bin selam" ve "Her yer Gezi her yer direniş" sloganlarını atarak Atatürk Parkı'na yürüdü.

 

TİP'liler kendi binalarında bir araya gelerek Atatürk Parkı'na yürümek istedi. TİP'lilerin önünü kesen polis, slogan atıldığı gerekçesiyle müdahale etti. Müdahale sırasında avukat Baran Taygun Metin, vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanıp, boğazı sıkıldı. TİP'lileri çembere alan polis, uzun süre TİP'lileri bekletti. Adana Emek ve Demokrasi Güçleri temsilcilerinin araya girmesiyle TİP'liler polis ablukasında Atatürk Parkı'na geçebildi.

 

'Gezi direnişi halkın mücadelesinde yaşıyor'

 

Atatürk Parkı'nda Adana Emek ve Demokrasi Güçleri adına Avukat Sevil Aracı  basın metnini okudu. "Gezi direnişi halkın mücadelesinde yaşıyor, yaşayacak" diyen Sevil, şunları kaydetti: "Halk, cesaretle atıldığı mücadele sayesinde kendisini hiçe sayan kararların alınamayacağını göstermiştir. Bu tecrübe geçmişe ait bir kıymet olmanın çok ötesinde; işçi ve emekçilerin hak mücadelelerine hala ışık tutan güncel bir derstir. Gezi 'birleşe birleşe kazanma'nın ne demek olduğunu gösteren bir deneyimdir. Bütün itibarsızlaştırma çabalarına karşın, muhtemel bir Gezi, iktidarın korku kaynağıdır. Gezi ısrar ve inadı deprem zamanındaki dayanışmada, tek adam düzenini yıkmak için sandığa giderken, Boğaziçi kayyumuna karşı direnişte ve daha birçok yerde yaşamaktadır. Bizler Adana Emek ve Demokrasi güçleri olarak Gezi Direnişini ve bu dönemde kaybettiğimiz canlarımızı emekçilerin yeni mücadelelerinde yaşatacağız. Her millet, inanç ve cinsiyetten emekçilerin haklı mücadelesini Gezi ruhuyla selamlıyor, mücadelemizin süreceğini bir kez daha ilan ediyoruz."