Nihat Kazanhan davası ertelendi
- 17:30 26 Mayıs 2023
- Hukuk
ŞIRNEX - 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ı katleden firari polis Mehmet Nurbaki Sönmez’in yargılandığı davanın duruşmasında, avukatların “kırmızı bülten” çıkarılması yönündeki talebi reddedildi.
Şirnex’in Cizîr (Cizre) ilçesinde 14 Ocak 2015’te 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ı katleden özel harekat polisi Mehmet Nurbaki Göçmez’in yargılandığı dava, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) ihlal kararından sonra yeniden görülmeye başlandı. Cizre 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın üçüncü duruşmasına Nihat’ın annesi Ayşe, babası Mehmet Emin Kazanhan, ailenin avukatı ve Şirnex Baro Başkanı Rojhat Dilsiz, Türkiye Barolar Birliği (TBB) adına Avukat Hasan Erdoğan, İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi adına Avukat Hatice Beyza Aydemir katıldı.
Duruşmaya firari fail polis ve avukatı katılmadı. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada mahkeme heyetinin değişmesi nedeniyle gelen evraklar tekrar okundu.
‘Firari’ fail yakalanamadı!
Mahkeme heyeti, fail polis adına çıkarılan yakalama emrinin henüz infaz edilmediğini belirterek, Yüreğir İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne yazılan müzekkereye; “bildirilen adreste sanığın annesi Fatma Göçmez’in ikamet ettiği, Fatma Göçmez ile yapılan görüşmede sanık Mehmet Nurbaki Göçmez’in 3 ay önce ikametten ayrıldığını, nereye gittiğini bilmediğini, iletişim bilgilerini bilmediğini beyan ettiği” yanıtı verildiğini kaydetti.
‘Şikayetçiyiz’
Ardından söz alan anne Ayşe Kazanhan, önceki beyanlarını aynen tekrar ettiğini belirterek, “Davacıyım ve sonuna kadar şikayetçiyim, sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum, sanığın yakalanmasını ve adaletin sağlanmasını istiyorum” dedi. Baba Mehmet Emin Kazanhan ise, “Olay üzerinden 9 yıl geçmiştir ve her duruşma aynı acıyı çekiyoruz. Sanığın yakalanmasını ve adaletin sağlanmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.
Kırmızı bülten talebi
Ailenin avukatı Rojhat Dilsiz, failin halen yakalanmadığını hatırlatarak, “Daha önce detaylı beyanlarda bulunmuştuk. Bu beyanları aynen tekrar ederiz. Dosya 9 yıldır devam etmektedir, mahkemece infazı beklenilen bir husus vardır, Anayasa Mahkemesinin kararından sonra tensip zaptı ile sanık hakkında yakalama kararının çıkarılması gerekmekteydi, bu maalesef verilmedi, farklı bir durum söz konusu değilse ve kolluk görevlileri sanığı kollamıyorsa, sanığın yurt dışına çıkma ihtimali olabilir. O yüzden sanık hakkında kırmızı bülten işlemlerinin başlatılmasını talep ediyoruz. Sanık adına GSM operatörlerinin ve baz istasyonlarının incelenmesini, sanık adına banka hesaplarının incelenmesini talep ediyoruz, en azından sanığın bulunduğu yerin saptama hususu söz konusu olabilir” diye konuştu.
Tahliyeye tepki
Türkiye Barolar Birliği (TBB) adına avukat Hasan Erdoğan ise, bu dosyasının TBB tarafından takip edilmesinin sebeplerinin olduğunu belirterek, “Olay ilk olduğunda infial yaratmıştı. Bu dosyada faillerin gerektiği cezaları alması için 22 baro tarafından takip kararı aldık ve buraya geldik, belki de baroların dosyaya sahip çıkmasıyla sanık cezalandırıldı. Ancak Anayasa Mahkemesi kararından önce sanığın serbest bırakılmış olması hukuka aykırıdır” ifadelerini kullandı.
'Suçu işleyenler cezasız kalmamalı'
İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi adına Avukat Hatice Beyza Aydemir de “Ülke olarak Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesine tabiysek devletin sadece yaşama hakkını esas yönünden sağlaması değil usul yönünden de sağlaması gerekir. Çocukların yaşam haklarının korunması ve bu suçu işleyenlerin cezasız kalmamaları için meslektaşlarımın taleplerindeki gibi sanığın yakalanmasına yönelik araştırma yapılmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
Avukat talebi reddedildi
Savunmaların ardından duruşmaya beş dakika ara verildi. Aradan sonra söz alan İddia makamı, “Alınan beyanlara ve okunan belgelere bir diyeceğimiz yoktur. Eksik hususlar giderilsin. Sanığın ülke dışında olduğuna dair şu anda herhangi bir belgenin bulunmaması nedeniyle kırmızı bülten talebinin reddine” dedi.
Duruşma ertelendi
Aranın ardından mahkeme heyeti, fail hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesine, failin güncel adres ve cep telefon numarasının titizlikle araştırılarak mahkemeye bildirilmesi için kolluk ve ilçe nüfus müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar vererek, avukatların “kırmızı bülten” talebini reddetti.
Duruşma 20 Ekim’e ertelendi.