Barış Anneleri'nden Kürtlere birlik, BM'ye 'saldırıları durdurun' çağrısı
- 10:16 24 Mayıs 2023
- Güncel
Rojda Aydın
AMED - Mexmûr’a yönelik abluka ve Şengal’e yönelik saldırılara tepki gösteren Barış Anneleri, Birleşmiş Milletler ve uluslararası kurumlara “Bu savaşı, saldırıları durdurun” çağrısı yaparak Kürt halkının da saldırılara karşı birlik olmasını istedi.
Irak ordusunun 20 Mayıs’ta Mexmûr Kampı’na yönelik başlattığı abluka ile kampı tel örgülerle çevirme ve etrafına kuleler yapma girişimi sürerken, halkın da direnişi devam ediyor. Kampa yönelik saldırıya karşı kampın dört bir yanında çadırlar kurarak nöbete başlayan halk geri adım atmayacağının mesajını veriyor. Mexmûr’a yönelik Irak ordusunun ablukasına paralel Türkiye de Şengal’e yönelik SİHA saldırısı gerçekleştirdi. Saldırıda Xelef köyünden bir ev hedef alındı.
Amed’deki Barış Anneleri Meclisi üyeleri Mexmûr ve Şengal’e yapılan saldırılara yönelik değerlendirme yaptı.
Seyrediyorlar…
Barış Annesi Mürvet Demir, saldırılara tepki göstererek, halkın mecbur kaldığı için yerini yurdunu terk ederek Mexmûr’a yerleştiğini söyledi. Mürvet, halkın Mexmûr alanına gelmesinin ardından yılan ve akreplerin çocukları ısırarak öldürdüğünü halkın büyük zorluklar yaşadığının altını çizdi. Mürvet, şunları belirtti: “Ancak orada insanlar kendilerine bir yaşam bir kent kurdular. Birleşmiş Milletlerin izni ile bu kamp oluşturuldu. Ancak bugün bunu dikkate almıyorlar. Kürtleri karşı karşıya getiriyorlar. Birleşmiş Milletleri kınıyoruz neden bu insanlara sahip çıkmıyorlar? Bunun önünü asınlar. Bu zulmü yapmalarına ne hakları var. Sadece izliyorlar. Kürtler üzerinden pazarlık yapıp, Kürtlere karşı duruyorlar. Şengal’de ne işleri var? Şengal’in başına neler getirdikleri yetmedi, içleri rahat etmedi mi? Ancak yine de Şengal’e saldırıyorlar. Barzani bazılarının oyunlarına gelmesin. Birlik, eşitlik her şeyden güzel. Birlik olsunlar. Mexmûr halkını kamptan çıkarmak istiyorlar. Bu yüzden kampı ablukaya alıyorlar. Çıkmazsanız suyu keseceğiz diyorlar. Siz kimi suyunu kimin üzerinden kesiyorsunuz? O Mezopotamya’nın suyu. Bununla nasıl tehdit edersiniz? Bundan biran önce vazgeçin ve Kürt düşmanlığından vazgeçin."
‘Ya işlerini yapsınlar ya da istifa etsinler’
KDP’ye çağrı yapan Mürvet, “KDP aklını başına toplasın. Yarım saat kalmıştı DAİŞ Mexmûr’a girip oradan da Hewlêr’e geçecekti. Halk buna izin vermedi. Birbirine destek olacak olanlar yine biziz. Bugün onlar kime hizmet ediyor? Birleşmiş Milletlere çağrı yapıyoruz; Mexmûr halkının korunması ve Şengal için adım atsınlar. Ya islerini yapsınlar ya da istifa etsinler. Birleşmiş Milletler bu kampın oluşturulmasına izin verdi. Şimdi neden göz yumuyor? Barış ve eşitlik zamanı. Bu savaşı bir an önce durdursunlar” ifadelerini kullandı.
‘Kürt halkını topraksız ve ülkesiz bırakmak istiyorlar’
Gülistan Erek de Mexmûr ve Şengal’e saldırıların sorumlusunun Barzani ailesi olduğunu belirterek şunları dile getirdi: “Bu insanlar baskı ve zulümden dolayı oraya göç etti. Şimdi de orada kalmalarına izin verilmiyor. Eğer Barzani Kürtlerin kardeşi olsaydı, Kürtlere elini uzatırdı. Ancak ambargo uyguluyor ve ablukaya alıyor. Anneler olarak çağrımız şu; ordaki halkımızın üzerinden elinizi çekin. Kürtlerin Kürtlere saldırmasını istemiyoruz. Onlar da Kürt ama Kürtlere zulüm ediyorlar. Ancak bu zulmü asla kabul etmiyoruz. Bu zulme son verin. Kürt halkı zulümden dolayı mecbur kalıp toprağını terk etti ve oraya göç etti. Ancak buradan da çıkarmak istiyorlar. Hiç mi yürekleri yanmıyor? Biz annelerin yüreği yanıyor. Biz anneler artık savaş istemiyoruz. Diğer devletlerin ve Barzani’nin amacı Kürtleri yok etmek. Ancak hiç kimse bizi yok edemez. Mexmûr halkı saldırılara karşı boyun eğmedi. Eğer Bazani izin vermese hiçbir güç oraya gidemez.”
‘Saldırılara cevap verelim’
Birleşmiş Milletlerin gözlerini kapattığını söyleyen Gülistan, “Herkes Kürtlere karşı sağır, dilsiz. Neden çağrılarımızı duymuyorlar. Neden annelerin çocukların sesini duymuyorlar? Birleşmiş Milletler, Barzani neden adım atmıyor? Eğer Kürtler el ele verip birlik olursa o zaman bu savaş da durdurulur. Eğer birlik olsaydık bu zulüm bu kadar devam etmezdi” ifadelerini kullandı. Savaşın durması, cezaevlerinin de kapılarının açılması için 28 Mayıs’ta yapılacak seçimleri hatırlatan Gülistan, herkese sandığa gitme çağrısı yaptı. Gülistan; “Herkes sandığa gitsin ve artık yeter desin. 21 yıldır devam eden bu sisteme artık yeter desin. Demokrasi ve özgürlük isteyen herkes oyunu kullanmaya gitsin ve bu savaşı durdursun. Bizler de sandıklarda cevap vereceğiz” şeklinde konuştu.
‘Birliğimizi oluşturalım’
Nafiye Yiğit de, saldırılara ilişkin şunları dile getirdi: “Ağacın kurdu ağaçtan olmasa ağaç kurtlanmaz diye bir söz var. Bizim kurdumuz da bizden. Barzani’nin ne hakkı var? Ne hakları var kampı ablukaya alıyorlar? Bu asla kabul edilemez. Mexmûr’a Şengal’e saldırıyorlar. Kimse bu zulmü kabul etmez. Burada bir şey olursa yine Kürtler sesini çıkarır, ayağa kalkar ve birbirine sahip çıkar. Birleşmiş Milletlere çağrım bu zulmü durdurmak için adım atsınlar. Gözlerini kulaklarını kapatmasınlar. Bu kirli oyunlar oynanmasın. Biz Kürtler birbirimize sahip çıkmazsak hiçbir dostumuz yok. Ancak biz birbirimize sahip çıkabiliriz. Kürtler söz konusu olduğunda devletler bize karşı birlik oluyorlar. Bu yüzden de biz Kürtlerin birliğimizi oluşturmamız gerek. Neden birlik olmuyoruz? Birlik olmadığımız ibir bir bir gidiyoruz. Barzani bu kirli oyunları bıraksın.”
Sandık hatırlatması
28 Mayıs’ta yapılacak olan seçimlere de dikkat çeken Nafiye, seçimin önemli olduğunu belirtti. Nafiye, herkese sandıklara gitme çağrısı yaptı.