‘Meclis’teki erkek çoğunluğu tehlikeli hal alacak’

  • 09:02 21 Mayıs 2023
  • Siyaset
Elfazi Toral
 
WAN - Meclis’e giren kadın vekil sayısının az olmasına tepki gösteren Zozan Özgökçe, “Meclis’e giren erkeklerin kadın bakış açısını biliyoruz” diyerek Meclis’te erkek çoğunluğunun ortaya çıkaracağı sonucun çok daha tehlike bir hal alacağına dikkat çekti. 
 
Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi Kurdistan ve Türkiye kentlerinde 14 Mayıs günü gerçekleşti. Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırken, milletvekili seçiminde resmi olmayan sonuçlara göre 266 vekil çıkaran AKP, 50; 169 vekil çıkaran CHP, 30; 62 vekil çıkaran Yeşil Sol Parti 30; 44 vekil çıkaran İYİ Parti 6; 50 vekil çıkaran MHP 3 ve Emek ve Özgürlük İttifakı çatısı altında seçimlere girerek 4 vekil çıkaran TİP ise 1 kadın milletvekili Meclis’e gönderdi. Bu sonuçlara göre eşit temsiliyeti esas alan Yeşil Sol Parti, en fazla kadın milletvekilli sayısı ile Meclis’e girmeyi başardı. 
 
Seçime ilişkin tartışmalar devam ederken, 31 kentte kadın milletvekili çıkarılmadı. Öte yandan AKP-MHP iktidarı kadın kazanımlarını hedef alan politikaları ve 6284 sayılı kanun pazarlık konusu yapılması gibi etmenlerin ardından yapılan ittifak sonucunda HÜDA PAR ve Yeniden Refah Partisi Meclis’te sandalye sahibi oldu. 
 
AKP-MHP bloğunun Meclis çoğunluğunu sağlaması ile Meclis’in daha sağa kayması ve erkeklerin çoğunlukta olmasına dair feminist aktivist Zozan Özgökçe değerlendirmelerde bulundu. 
 
‘Böyle düşünen insanların Meclis’te olması çok kötü’
 
Çıkan sonuçtan memnun olmadığını söyleyerek söze başlayan Zozan, “Burada genç kadınlar, her kesimden kadınların temsiliyeti söz konusu değil. Meclis’e çok az sayıda kadın girdi. Meclis’e giren erkeklerin kadın bakış açısını biliyoruz. Bu çok tehlikeli” dedi. HÜDA PAR ve Yeniden Refah Partisi’nin kadına dair bakış açısını bildiklerini kaydeden Zozan, bu durumu şöyle örneklendirdi: “Refah Partisi’nin seçim arabalarında bile kadınların gölgeleri vardı, yüzleri yoktu.”  Böyle düşünenlerin, böyle yaşayan insanların Meclis’te kadınları temsil edecek olmasını çok kötü olarak yorumlayan Zozan, “Çünkü İstanbul Sözleşmesi feshedildi. 6284 sayılı kanun uygulanmıyor. Çünkü mekanizmalar işlenmiyor, işletilmiyor. Kadın cinayetleri de artıyor bunu görüyoruz. Kadınlar katlediliyor, balkondan atılıyor, intihar süsü verilmiş cinayetler var ve kadınlar öldürülmeye devam ediyor” sözlerini kullandı.  
 
‘Meclis’teki kadının kadın haklarını savunması gerekiyor’
 
İktidar tarafından Meclis’e sokulan kadınları da eleştiren Zozan, Meclis’e giren kadınların toplumdaki kadınlarla hareket etmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Zozan, “AKP pratiğiyle Meclis’e giren bir kadının bizler için çok da bir önemi yok. Ve kadınlar için ciddi bir adım atmadığını da görüyoruz. Meclis’teki kadının, kadın haklarını savunması gerekiyor.  Biz kadınların yanında olmaları gerekiyor. Kadın meselesi kadına yönelik cinayeti ve şiddeti sınıfsal bakmıyor veya hangi partiden olduğuna bakmıyor. Çok üst düzeyde yaşayan kadınlar da şiddet görüyor. Yani her anlamda bir ayrımcılık söz konusu ve biz bu noktada gerçekten bir arada olmalıyız. İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinde de ben AKP’li kadınların büyük bir payı olduğunu düşünüyorum. Erkeklerin istedikleri ve bizleri koymak istedikleri kalıpta onların da parmağı var. Yani en basitinden oy verdiler. Desteklediler ve tek adamın dediği şeyi yaptılar, Meclis’te de kadınları temsil edeceklerini söylemesinler” ifadelerini kullandı. 
 
‘Kadınların rengini Meclis’e taşıyan tek parti Yeşil Sol Parti’ 
 
Meclis’te erkek çoğunluğunun olmasının çıkaracağı sonuçların çok daha tehlikeli bir hal alacağını kaydeden Zozan, son olarak şunları söyledi: “Bunu kadınlar fark edebilmeliler. Burada bir kadın farkındalığının yaratılması gerekiyor. Bizler de tabii ki de bununla mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadınlara rengini veren, kadınların sokaktaki sesini yansıtan cezaevindeki kadının, dışardaki kadının, evdeki kadının sesini yansıtan bir tek Yeşil Sol Parti var. Ve kadınların aslında varlığı bize bir umuttur. Meclis’te halkın ve kadınların taleplerini taşımaları gerektiğini düşünüyorum.  Bundan sonra artık toplumu da içine alan bir Meclis çalışması yapmaları gerekiyor. Özellikle de kadınlarla. Çünkü, Meclis halktan çok uzak. Bu ayın 28’inde en azından tek adamı kadınların göndermesini istiyorum. Meclis’in değişime ihtiyacı var.”