İmralı Delegasyonu’ndan TJA’ya ziyaret: Dünyanın kıskandığı kadınlarsınız!
- 15:32 12 Mayıs 2023
- Güncel
İSTANBUL - Uluslararası İmralı Barış Delegasyonu heyeti, 2’nci günlerinde ziyaretlerini TJA aktivistleri ile sürdürdü. Kadına yönelik şiddet ve özel savaş politikaları karşısında Kürt kadınların kesintisiz bir şekilde yürüttüğü mücadelenin dünya halklarına model olduğunun belirtildiği görüşmede heyet, “Dünyanın kıskandığı kadınlar sizsiniz” vurgusunu yaptı.
24 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan ve 25 ayı aşkın zamandır da hiçbir haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit, cezaevlerindeki hak ihlalleri ve toplumsal sorunlara karşı bir araya gelen antropolog ve parlamenterlerden oluşan 3 farklı ülkeden 3 kişilik “Uluslararası İmralı Barış Delegasyonu”, İstanbul’da 2’nci günlerinde ziyaretlerini sürdürmeye devam etti. 11-12 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da siyasetçiler, sivil toplum ve hukuk örgütleriyle görüşmeler gerçekleştirecek olan heyetin 2’nci günkü ziyaretlerinin Cumartesi Anneleri’nden sonra ikinci adresi Tevgera Jinên Azad (TJA) oldu.
Beyoğlu’nda yapılan ziyarette heyeti, TJA aktivistleri Aylin Karakaş, Dilek Başalan, Newroz Ünverdi ve Ruken Gülağacı karşıladı.
‘Dünyanın kıskandığı kadınlar sizsiniz’
Tanışma ile başlayan görüşmede, TJA aktivistleri kendilerini ve çalışmalarını tanıttı. TJA aktivistleri daha sonra yerel yönetimlerde mücadele ile getirilen fermuar ve eşbaşkanlık sistemini anlattı. 2005 yılında ilk eşbaşkanlık sisteminin Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk ile hayata geçirildiğini söyleyen kadınlar, Aysel Tuğluk’un uzun süre demans hastası olmasına rağmen Kandıra Cezaevi’nde tutsak edildiğini ve şu anda da tedavi gördüğünün bilgisini verdi. Aktivistler, “4 kadın belediyenin topluma etkisi ve bağı oldukça etkiliydi. Toplum, o süreçte hem teorik hem de pratik açıdan eşbaşkanlık sistemine hazırlandı. Sonra hem vekillikte hem de yerelde eşbaşkanlık sistemini yakalama gibi bir süreç başladı. Ve ilk eşbaşkanlık sistemi yakalanmış oldu” dedi. Konuşmaları ilgi ile dinleyen heyet üyeleri, “Dünyanın kıskandığı kadınlar sizsiniz” sözlerini kullandı.
‘Mücadeleyi en çok yaşayan kadınlar oldu’
Heyet ayrıca eşbaşkanlık sisteminin aile içerisinde ve birçok alanda etki yaratıp yaratmadığını sordu. Aktivistler buna Kürt kadın hareketinin her noktada etki yarattığı cevabını verdi. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından bir gece yarısı feshedilen ve yürürlükten kaldırılan İstanbul Sözleşmesi için büyük bir mücadele verdiklerini kaydeden TJA aktivistleri, Kurdistan’da sözleşmenin uygulanmadığını vurguladı. Kadınlar, “Kurdistan’da bir kadın şiddet gördüğünde polise gitmez, Kürt kadın hareketine, büyüyen mücadeleye gelir. Politik ortamlarda kadın yoksa toplantı alınmaz, ne kadar önemli olursa iptal olur. Bu yüzden de mücadeleyi en çok yaşayan kadınlar oldu” şeklinde konuştu.
Özel savaş politikaları
Olağanüstü Hal (OHAL) ve Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kararları ile birçok kadın derneğinin kapatıldığının bilgisini de paylaşan kadınlar, TJA olarak uzun yıllardır birçok bedel ödediklerini ve mücadelelerini kesintisiz bir şekilde sürdürdüklerini ifade etti. Öte yandan son yıllarda kadına yönelik şiddetin ise Kurdistan ve Türkiye’de çokça arttığını aktaran TJA aktivistleri, Kadın Destek Uygulaması’nda (KADES) 7 dil arasında Kurmancî’nin olmadığını dile getirdi. Yine özel savaş politikaları ile Kürt kadınların katledildiğini belirten aktivistler, çok sayıda kadının bu politikalar ile kaybettirildiğini, tacize, tecavüze ve birçok politikaya maruz bırakıldığını sözlerine ekledi.
Dünya kadınlarına örnek oldular
Görüşmede ayrıca Gülistan Doku’nun Dersim’de kaybettirildiği, Êlih’ta (Batman) uzman çavuş Musa Orhan tarafından tecavüze uğrayarak katledilen İpek Er için adaletin hala sağlanmadığı, Şiırnex’te (Şırnak) Firdevs Babat’ın korucular tarafından tecavüze uğrayarak katledildiğini ve faillerinin hala bulunmadığı örnekleri verildi. Tüm bu politikalara karşı ise mücadele zeminlerinin de bir o kadar güçlü olduğunu kaydeden aktivistler, birçok kadın örgütüyle ortak mücadele yürüttüklerini ve dünya kadınlarının örnek bir rol biçtiğini vurguladı.