Melike Aydın 

 

İZMİR - 14 Mayıs seçiminin kritik bir seçim olacağını söyleyen feminist kadınlar, ne Cumhur ne de Millet İttifakı’nın kadınlar için değişim sağlamayacağını vurgulayarak, güçlü kadın temsilinin sağlanması için tercihlerinin Yeşil Sol Parti’den yana olduğunu söyledi. 

 

14 Mayıs Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi dolayısıyla siyasi partilerin çalışmaları aralıksız sürüyor. Seçimin nabzını tuttuğumuz İzmir’de ise seçmenlerin de tercihleri netleşmeye başladı. Cumhur İttifakı’nın HÜDA PAR ve Yeniden Refah gibi partilerle ortaklığına dair tehlikeye işaret eden kadınlar, Millet İttifakı’na ise güvenmiyor. Ajansımıza konuşan feminist kadınlar, eşit temsiliyet ile kadın mücadelesinde diğer partilerden ayrı bir yerde gördüğü Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’ni (Yeşil Sol Parti), kadın temsili açısından önemli bulurken, oylarını Yeşil Sol Parti’ye vereceklerini söyledi. 

 

‘Kadın mücadelesinde zaten beraberdik’

 

Bağımsız feminist Tuğçe Kızıldemir oyunu Yeşil Sol Parti’ye vereceğini ifade ederek, “Önceki partimiz HDP’ idi. Sokakta, adliyede kadın özgürlük mücadelesinde Yeşil Sol Parti ile birlikte mücadele ettik. Türkiye’de kadın özgürlük mücadelesinin en büyük kazanımlarından biri İstanbul Sözleşmesi’ydi. Bu iktidar, gerici politikalarıyla sözleşmeyi hukuksuz şekilde askıya aldı. Bizim kazanımlarımıza göz dikti. Bir seçim atağı olarak da Yeniden Refah Partisi ile 6284 sayılı yasayı kaldırmayı taahhüt etti. Yeşil Sol Partili kadınlarla özgürlük mücadelesini yükseltmek, 6284’e sahip çıkmak için kadın mücadelesini yükseltmek kıymetlidir” dedi. 

 

‘Eşit temsiliyet mücadelesine devam edeceğiz’

 

Meclis’te yer alan diğer partilere oranla daha yüksek kadının temsillinin olduğunu ancak kadınların en az yüzde 50 temsiliyet istediğini kaydeden Tuğçe, “Yeşil Sol Partili kadınların en etkili mücadelelerinden biri de fermuar sistemi. Dolayısıyla mücadelemiz, hem parti içindeki eşit temsiliyet hem Meclis’te hem de diğer siyasal alanlardaki eşit temsiliyet için mücadeleye devam edeceğiz” diye belirtti. 

 

‘Yeşil Sol Parti’nin mücadelesine güveniyorum’

 

Üniversite öğrencisi ve sosyalist feminist Deniz Anur da, Cumhur İttifakı’nın HÜDA PAR ve Yeniden Refah Partisi ile ortaklığına işaret ederek, “Biz buna Domuz bağı ittifakı diyoruz” nitelendirmesinde bulundu. Kadınlar için çok önemli bir sürece gidildiğini kaydeden Deniz, “Millet İttifakı’na güvenmiyorum. İçinde eski AKP’nin ve eril siyaset yürüttüğünü düşündüğüm Meral Akşener var. O nedenle Millet İttifakı’na da oy vermek istemiyorum. Gönlümden geçen Yeşil Sol Parti, çünkü HDP, Yeşil Sol Parti ile yürüyor. Sahada kadın mücadelesi yürüttüğünü gördüm, birçok özgürlük için mücadele ettiğini gördüm. Bir öğrenciyim, kadınım ve bu ülkede varoluş sorunu yaşıyoruz. Geleceğin işsiziyim, bin 250 lirayla geçin diyorlar. Bunun için mücadele yürüttüğünü gördüğüm Yeşil Sol Parti’nin mücadelesine güveniyorum” sözlerini kullandı. 

 

‘Ne Cumhur ne Millet ittifakı’

 

Mevcut iktidarın kadın öğrencilerin yurda giriş-çıkış saatlerinden, erkeklerle birlikte yaşamasına kadar denetleyen bir pozisyonda olduğunu dile getiren Kampüs Cadıları’ndan Rozana Urkun ise şu ifadeleri kullandı: “Cumhur İttifakı’nın tamamen kadın düşmanı olduğunu, haklarımızı tırpanlayıp kadınlar için yaşanmaz bir ülke yaratacağını görüyoruz. Millet İttifakı ise AKP’nin kadın düşmanı politikalarına imza atanların yer aldığını, faili meçhul cinayetlerle kadın düşmanı söylemlerde bulunanların yer aldığını görüyoruz. Burada bizim seçeneğimiz Emek ve Özgürlük İttifakı’na, Yeşil Sol Parti’ye vermek. Feministlerin, LGBTİ+’ların sözünü Meclis’e taşımak üzere seçime gidiyor. O nedenle Yeşil Sol’a vermek, bizim için hayati.”

 

‘Feminist mücadeleyi büyütenden yana olacağız’

 

Mevcut ittifak partilerinin emek ve kadın sömürüsünü büyüttüğünü, kadın katliamlarını önlemediğini ve kadın üniversitesi gibi kadını toplumdan uzaklaştıran projelerle geldiğini kaydeden Demir Leblebi’den Elif Küçükakgül ise şöyle konuştu: “Fabrikalarda, evlerde, sokakta mücadeleyi büyüten tarafta duracağız. Emeği, özgürlüğü büyüten feminist mücadeleyi büyüten bir yerde konumlanacağız. Kadınların yaşam alanlarında emeğine saldıran bir Cumhur İttifakı var ve yıllardır kadın kazanımlarına saldırıyor. Bunların karşısında kadınların kendilerini emeklerin büyüttüğü vaatlerin destekçisi olacağız. Bunun yanı sıra LGBTİ+’lara yönelik düşmanlığı besleyen ittifaklar yerine buralarda sözlerini büyüten yerde konumlanacağız. Kadınların, LGBTİ+’ların mücadelesi belli erkek gruplarının vaatleriyle büyümeyecektir, sokakta kazanacaktır. Bu anlamda kadınları ve LGBTİ+’ları feminist mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.”