Şexbor’da yurttaşlar belirsizlikle yüz yüze

  • 09:02 2 Mayıs 2023
  • Yaşam
Dilan Babat
 
SEMSÛR - Altı yıl önce yurttaşların tepkisine rağmen baraj yapımına başlanan Şexbor köyü sakinleri, kendilerine gösterilen alanların da Cengiz Holding’e satıldığını öne sürüyor. Tek geçim kaynağı olan tütün üretiminin de yapılamadığı köyde evler de depremden dolayı hasarlı. Baraj yapımını istemeyen köylüler, belirsizlik ile yüz yüze. 
 
Mereş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen iki büyük depremin ardından yıkımın en yoğun olduğu kentlerden biri de Semsûr.  Birçok ilçe ve ilçeye bağlı köylerinde yıkım olan Semsûr’da, 2017’den bu yana yürütülen ekolojik yıkım da söz konusu. Depremle beraber Semsûr’a bağlı 60 haneli Şexbor köyünde 43 hane sağlam kalmış durumda. 17 hane hakkında ise yıkım kararı verilen köyde yurttaşlar, altı yıl önce yapımına başlanan ve yarıda bırakılan baraj sorunu ile karşı karşıya. Sadece Şexbor da değil, Gökçay ve Bağlıca köyleri de su altında kalma tehlikesiyle yüz yüze. 
 
6 yıldır yaşanılan belirsizlik
 
Söz konusu barajın yapımının başladığı 2017’den bu yana Şexbor halkının geçim kaynağı olan tütüncülük de sekteye uğradı. “Size bir alan ayıracağız, oralara yerleşeceksiniz” vaadi ile 6 yıldır bekletilen yurttaşlar, barajın yapılması durumunda köylerinin su altında kalması tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklarını vurguluyor. Yapılan tüm itirazlara rağmen tek bir adım bile atılmazken, bu kez de yurttaşların, yerleşmek istediği çok sayıda alanın Cengiz Holding tarafından satın alındığı iddia ediliyor.  
 
‘Barajdan dolayı köye bir şey almıyor’
 
Şexborlu yurttaşlardan Türkan Yoldaş, 2017’den bu yana kendilerine bölgede baraj yapılacağının söylendiğini hatırlatarak, o günden bu yana altı yıl geçtiğini, bu kez de depremden dolayı hasar gören evlerini de yapamadıklarını ifade ediyor. Türkan, “Deprem oldu, evim yıkıldı. Bulunduğum ev az hasarlı ama yine giremiyoruz. Köyümüze bundan dolayı herhangi bir şey yapılmadı. Köyü nereye taşıyacaklarını bilmiyoruz. Sêmsûr’da ev aldık o da depremden dolayı hasarlı. Ona da girmeye korkuyoruz” diyerek yaşadıklarını özetliyor. 
 
6 yıllık belirsizlik
 
Geçim kaynakları tütüncülük olan Türkan, barajdan dolayı tütün de üretemez hale geldiklerini vurguluyor. Türkan, “Yerimiz belli olmadığı için bilmiyoruz. Doğduğumuz toprakların sular altında kalması, bizim de zorumuza gidiyor. Altı yıldır bu belirsizlik ile karşı karşıyayız. Açıkçası geçim kaynağımız da böyle elimizde kaldı. Ne yapacağımızı bilmiyoruz” diye ifade ediyor. 
 
‘Ağaç dahi dikemiyoruz’
 
Depremden dolayı Semsûr’daki evi yıkılan Kadriye Yoldaş ise, köydeki evinin yıkılmadığını, ancak baraj yapımıyla evinin elinden gideceğini dile getiriyor. Kadriye, “Yıllardır yerleşebileceğimiz bir alan göstermediler. Nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Artık su gelir bizi götürür, yani o haldeyiz. 21 yıldır diyorlar baraj gelecek. Bize yer göstermediler,  baraj yapımına başlanmış, onu da yarıda bıraktılar. Biz itiraz ettik, eylem yaptık, hiçbir işe yaramadı. Bu köy sular altında kalsa bile nereye gideceğimizi bilmiyoruz ama hiçbir yer yok. Bu köy bomboş, ne bir meyve ağacımız var ne de bir ağaç dikebildik. Baraj gelecek diye hiçbir bitki yetiştiremiyoruz” diyor.  
 
‘Baraj istemiyoruz’
 
“Size bir yer ayarlayacağız” denilmesine rağmen hala bir yerin belirlenmemesine tepki gösteren Kadriye, “Bunun sözünü vermiş ama yapmıyor. Yapmadıktan sonra her zaman söz versin. Baraj yapılmasını istemiyoruz. Köyümüz çok güzel. Semsûr’da evimiz yıkıldı, ama köydeki yeni evlere bir şey olmadı. Havası, toprağı güzel. Ne yetiştirirsen toprak uygun olduğu için yetişiyor. Geçimimiz tütün. O da devlet izin verse satıyoruz, vermese elimizde kalıyor. Yaşamımız açıkçası devletin eline geçmiş durumda” diyerek tepkisini dile getiriyor.