ÖHD’den gözaltılara tepki: Savunma yargılanamaz

  • 12:56 25 Nisan 2023
  • Güncel
HABER MERKEZİ - ÖHD, birçok kentte gözaltılara ilişkin yaptığı açıklamayla tepkisini dile getirirken, “Savunma yargılanamaz” diye seslendi. 
 
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında Amed merkezli aralarında gazeteci, avukat, siyasetçi, sanatçının da olduğu çok sayıda kişi gözaltında alındı. Soruşturmanın 2023 yılı tarihli olduğu kaydedilirken, suçlamalara dair henüz bilgi edinilemedi. Soruşturma kapsamında 21 ilde en az 150 kişinin gözaltına alındığı belirtilirken, sayının artabileceği kaydedildi.
 
Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD), gözaltılara ilişkin, Ankara, İstanbul, İzmir ve daha birçok kentte eş zamanlı olarak basın açıklaması gerçekleştirdi. 
 
Amed
 
ÖHD Amed Şubesi, Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Amed Barosu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile Yeşiller Sol ve Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Amed İl Örgütü, Yeşil Sol Parti Amed milletvekili adayları, sivil toplum örgütleri, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri ve Rosa Kadın Derneği üyeleri katıldı. 
 
Açıklamada konuşan ÖHD üyesi Gizem Miran, yapılan gözaltılara değinerek, Türkiye tarihinin en önemli seçimlerinden birinin yapıldığını ve bu operasyonun var olan güvenlik kaygılarını daha da arttığını ifade etti. 
 
Basın metnini Amed Barosu Başkan Yardımcısı Mehdi Özdemir okudu.
 
Açıklama, "Direne direne kazanacağız" sloganıyla sona erdi. 
 
Ankara 
 
Ankara'da ise ÖHD, Amed merkezli gözaltılara ilişkin "Savunma yargılanamaz" pankartı ile Sıhhiye Adliyesi önünde açıklama yapmak istedi. Burada polisler tarafından fiziki ve sözlü saldırıya uğrayan avukatlar, Ankara Barosu önüne geldi. Açıklamaya, Toplumsal Hukuk, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ankara Şubesi, Adalet İçin Hukuk, Demokrasi İçin Hukukçular ve Ankara Barosu yöneticileri katıldı. 
 
Açıklamayı ÖHD adına Arzu Kurt okudu. 
 
İzmir
 
ÖHD İzmir Şubesi de, gözaltılara ilişkin İzmir Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. "Siyasi operasyonlara boyun eğmeyeceğiz. Kaybedeceksiniz" pankartının açıldığı açıklamada sık sık "Baskılar bizi yıldıramaz", "Savunma susmadı susmayacak" ve "Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz" sloganları atıldı. Açıklamaya Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), ÇHD İzmir Şubesi
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, Yeşil Sol Parti İzmir milletvekili adayları, Yeşil Sol Parti ve HDP yöneticileri, siyasi parti ve kurum temsilcileri ve çok sayıda avukat katıldı. 
 
Gözaltılar seçim güvenliğine yönelik 
 
Açıklamada söz alan İHD, ÇHD ve İzmir Barosu yöneticileri, gözaltıların seçim güvenliğine yönelik olduğunu vurguladı. Saldırılar karşısında geri adım atmayacaklarını söyleyen hukukçular, gözaltına alınanların yerine kendilerinin seçim güvenliği için çalışmaya devam edeceklerini vurguladı. 
 
Ardından ÖHD İzmir Şube Eşbaşkanı Velat Zeren, basın metnini okudu. 
 
Van
 
ÖHD Wan Şubesi,  gözaltılara tepki göstermek amacıyla dernek binalarında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya çok sayıda ÖHD’li avukat katıldı. Açıklama metnini ÖHD Şube Eşbaşkanı Mehtap Işık okudu. Gözaltına alınanların aralarında ÖHD’li avukatların da olduğunu söyleyen Mehtap, her gün adliyede duruşmalarda yer alan avukatların ev baskınları ile gözaltına alınmasının insan hakları temel ilkelerine aykırı olduğunu söyledi. İktidarın yaklaşan seçimlerle kaybetme korkusuyla yargı eliyle savunmayı, halkın haber alma hakkını ve muhalefeti etkisiz hale getirmeyi amaçladığını ifade eden Mehtap, ÖHD’li avukatlar olarak baskılara boyun eğmeyeceklerini ve mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.
 
Riha
 
ÖHD Riha Şubesi, Urfa Adliyesi önünde açıklama yaptı. Açıklamaya DBP, Yeşil Sol Parti ile HDP Riha İl örgütleri, HDP Riha Milletvekili Nusretin Maçin, Yeşil Sol Parti Riha milletvekili adayları, İnsan Hakları Derneği (İHD) Riha Şubesi, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Riha Şubeler Platformu, Tabip Odası Riha Şubesi’nin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Açıklamayı, ÖHDP Riha Şube Eşbaşkanı İbrahim Halil Öyke yaptı. 
 
Açıklama, “Savunma susmadı, susmayacak” ve “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları ile sonlandı. 
 
Dîlok
 
Antep’te ise Adiye önünde yapılan açıklamaya, ÖHD Antep Şubesi, HDP,  Yeşil Sol Parti ve DBP Dîlok İl yönetimlerinin yanı sıra birçok sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı. Açıklamayı katılanlar adına ÖHDP Dîlok Şube Eşbaşkanı Mustafa Yalçın yaptı. 
 
İstanbul 
 
ÖHD İstanbul Şubesi de Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Yüzlerce polisin ablukaya aldığı açıklamaya çok sayıda hukukçu, insan hakları savunucuları, Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Adayı Özgül Saki, HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu ve gazeteciler katıldı. Açıklamada sık sık, “Savunma susmadı, susmayacak”, “Bijî berxwedana ÖHD”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı. Açıklama metnini ise ÖHD üyesi avukat Nagehan Avçil okudu.
 
‘Hiçbir şekilde geri adım atmayacağız!’
 
Açıklamanın ardından ÖHD Eş Genel Başkanı Serhat Çakmak söz aldı. Serhat, “Yıllardır bu ülkede hukuk mücadelesi veren, demokrasi için emek harcayan insanların şafak operasyonlarıyla gözaltına alınma işlemleri bitmedi ve devam ediyor. Her dönem olduğu gibi yine bu dönemde de manidar bir süreçte bu gözaltı süreçlerinin yaşanması siyasal açıdan değerlendirilmeye muhtaçtır. Biz bu gözaltının normal bir prosedür ve gözaltı süreci olmadığını çok iyi biliyoruz. Maalesef ülkemizde hukuk, insan hakları mücadelesi veren her meslektaşımızın bir gün karşılaşabileceği bir gözaltı sürecini yaşadık. Avukatların yıllardır maruz kaldığı bu uygulamanın devam ettiğini görmek hukuk devleti ilkesi, iddiası bulunan bir ülke açısından yüz kızartıcı bir durum teşkil etmektedir. Bugün de yine bu yüz kızartıcı durumla karşı karşıya kaldık. Bizler ÖHD olarak bu hak mücadelemizi, insan hakları mücadelemizi yürüteceğimizi, bu konuda hiçbir şekilde geri adım atmayacağımızı buradan meslektaşlar olarak belirtiyoruz” şeklinde konuştu. Bu sırada, “Bijî berxwedana ÖHD” sloganı atıldı.
 
‘Kürt halkının yanında olmaya devam edeceğiz’
 
Daha sonra konuşma yapan avukat Kemal Aytaç da, “Ne yaparsanız yapın, bu halkın demokrasiye, özgürlüğe olan bağlılığı giderek yükseliyor. Ve önümüzdeki süreçte de bunun emareleri, işaretleri ortada. O yüzden ne yapacaklarını şaşırdılar. Yaşasın barış, yaşasın demokrasi” sözlerini kullandı. Ardından hep bir ağızdan, “Bijî aşitî, bijî biratî” sloganı atıldı. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukat Güçlü Sevimli ise “Bugün bir kez daha görüyoruz ki Kürt halkına dönük yıllardır aralık vermeden süren asimilasyon ve yok etme politikaları bugün de aynen devam ediyor. Bugünkü gözaltılar da bunun devamı. Biz ÇHD olarak dün olduğu gibi bugün de Kürt halkının yanında olmaya devam edeceğiz. Bu hukuka aykırı kabul edilemez operasyona bir an önce son verilmelidir” sözleriyle seslendi.
 
‘Hesap soracağız!’
 
Seçimlere 19 gün kala Amed merkezli operasyonla güne uyandıklarını belirten Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Adayı Özgül Saki, “Şunu biliyoruz seçimler öncesi böylesi operasyonları bekliyorduk. Çünkü devleti tanıyoruz, AKP-MHP hükümetini tanıyoruz. Bu gözaltılarda kadın basınına dönük de ciddi bir saldırı var. Aydınlara, hukukçulara dönük ciddi bir saldırı var. Bunun hem hukuksal hem siyasal hem toplumsal olarak mücadelesini vermeye devam edeceğiz ve hesap soracağız. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Burada dayanışma içinde hep birlikte tüm bu uygulamalara karşı sesimizi her zaman olduğu gibi her durumda yükseltmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
 
‘Özgür basın susmadı, susmayacak!’
 
Ardından ajansımız muhabiri Marta Sömek, gazetecilerin gözaltına alınmasına ilişkin söz aldı. Marta, “Son 10 ayda 27 özgür basın emekçisi arkadaşımız bomboş iddianamelerle tutuklandı. Bu arkadaşlarımız 10 aydır tutuklu bir şekilde cezaevinde haber yazmaya devam ediyor. İktidarın her kaybedeceğini bildiği süreçlerde nasıl ki Kürt basınına, özgür basına saldırdığını gördüysek bugün Amed’de yaşanan baskınlarla 11 arkadaşımızın gözaltına alınmasında da aynı hikayeyi, senaryoyu gördük. Ama sanmasınlar özgür basın bu tutuklamalarla, gözaltılarla boyun eğecek, hakikati yazmaktan vazgeçecek. Biz Apê Musa, Gurbetelli Ersöz’den devraldığımız bu mirası bugün de kaldığımız yerden sürdürmeye devam edeceğiz. Buradan bir kez daha sesleniyoruz, özgür basın susmadı, susmayacak. Hakikatin kalemi yerde kalmayacak” ifadelerini kullandı. Katılımcılar, “Özgür basın susturulamaz” sloganı ile karşılık verdi.
 
‘Onlar kaybedecek, biz kazanacağız’
 
Son olarak söz alan HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu ise, “Bu operasyon, iktidarın sandığı çalma operasyonudur. Kaybeden, halkın gözünde her çeşit meşruiyetini yitirmeye başlayan iktidar ayakta kalmak için sandıkları çalmaya çalışıyor. Bu operasyon bu ülkenin geleceğine yönelik bir operasyon. Bu yüzden bu operasyona karşı durmak, iktidarın karşısındaki herkesin görevi ve sorumluluğu. Bilsinler ve duysunlar, bu abluka yıkılacak, bu zorbalık bitecek ve eninde sonunda mutlaka kazanacağız. Biz kazanacağız, onlar kaybedecek, saltanat yıkılacak, bu zorbalığa da hep beraber birlikte son vereceğiz” dedi.
 
Açıklama, alkış ve “Diren Amed yoldaşların seninle” sloganı eşliğinde son buldu.
 
Colemêrg
 
ÖHD Colemêrg Şubesi, Amed merkezli baskınlarda gözaltına alınan hukukçu, gazeteci, sanatçı ve siyasetçiler için Yüksekova Adliyesi önünde basın açıklaması düzenledi. Düzenlenen açıklamaya İHD Colemêrg Şubesi üyeleri ve birçok avukat katılım sağladı. Açıklama da bulunan hukukçular adına ÖHD Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Cevahir Ağrali konuştu. 
 
İktidarın son çırpınışları
 
14 Mayıs yaklaştıkça AKP-MHP iktidarının sona ereceği gerçeğiyle yüzleştiğini belirten Cevahir, “20 yılı aşkın süredir devam ettiği politikalarıyla, insan hakları mücadelesini sekteye uğratmak adına, yargı eliyle savunmayı halkın haber alma hakkını ve muhalefeti halen etkisiz hale getirmeye çalışmaktadır. Toplumun tüm muhalif kesimlerine ve hak savunucularına karşı sürdürdüğü yargı tacizini avukatlar, hakikati ortaya çıkarmaya çalışan basın emekçileri ve siyasetçiler üzerinden de sürdürmeye devam etmiştir. Siyasal iktidarın son çırpınışlarla rejimi devam ettirmeye çalıştığını gördüğümüzü, baskılara boyun eğmeyeceğimizi ve mücadele etmekten asla vaz geçmeyeceğimizi haykırıyoruz” dedi.
 
“Savunma yargılanamaz” başlıklı açıklamada şu ifadeler yer aldı: 
 
“25 Nisan, bugün sabah saatlerinde derneğimiz üyesi, şube ve genel merkez yöneticilerinin de aralarında bulunduğu birçok arkadaşımız hakkında yürütülen soruşturma sebebiyle TEM şube tarafından evlerde, bürolarda ve Dernek binamızda arama yapıldıktan sonra gözaltı işlemi yapılmıştır. Her gün adliyede duruşma ve iş takibi yapan meslektaşımızın haber verilmesi veya çağrılması halinde ifade verebilecek durumda olmasına rağmen hukuka ve insan haklarına aykırı bir biçimde ev baskını ile gözaltına alınması ile başlayan hukuka aykırı süreç dosyada gizlilik kararı alınması ve 24 saat avukat kısıtlaması kararı ile devam etmiştir. 
 
Savunma ve haber alma hakkı hedefte 
 
Basından öğrendiğimiz kadarıyla dernek üyelerimiz ile beraber Kürt basın emekçileri, siyasetçiler ve sanatçılar da gözaltına alınmıştır. 14 Mayıs yaklaştıkça rejiminin sona ereceği gerçeğiyle yüzleşen siyasal iktidar, 20 yılı aşkın süredir devam ettiği politikayla, insan hakları mücadelesini sekteye uğratmak adına, yargı eliyle savunmayı, halkın haber alma hakkını ve muhalefeti halen etkisiz hala getirmeye çalışmaktadır. Toplumun tüm muhalif kesimlerine ve hak savunucularına karşı sürdürdüğü yargı tacizini; avukatlar, hakikati ortaya çıkaran basın emekçileri ve siyasetçiler üzerinde de sürdürmeye devam etmiştir. 
 
Asla vazgeçmeyeceğiz’
 
Bizler, Özgürlük için Hukukçular Derneği olarak yasalara ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı olarak hak savunuculuğunun kriminalize edilmesini, üyelerimiz şahsında avukatlık mesleğinin yargılanmasını hiçbir şekilde kabul etmediğimizi bir kez daha yineliyoruz. Yargının giderek daha da siyasallaştığını, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının daha fazla ihlal edildiğini, fikir ve düşünce özgürlüğünün yok sayılarak hukuksuzca yüzlerce gazeteci, siyasetçi ve meslektaşlarımızın hapishanelerde tutulduğunu ve bugün de gözaltı ve tutuklama tehdidiyle siyasal iktidarın son çırpınışlarla rejimini devam ettirmeye çalıştığını gördüğümüzü, baskılara boyun eğmeyeceğimizi ve mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğimizi haykırıyoruz.”