Enkaz altında ölüme terk edilen arkadaşları için aday oldu

  • 09:04 24 Nisan 2023
  • Siyaset
 
Dilan Babat
 
MEREŞ - Yeşil Sol Parti’nin en genç adaylarından Ayşegül Demiroğlu, geleceksiz bırakılan ve Mereş’te deprem sonrası enkaz altında ölüme terk edilen arkadaşları için aday olduğunu, gençlerin ve kadınların sesi olacağını belirtti. 
 
14 Mayıs’ta yapılacak genel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine 3 haftadan az bir zaman kala, Kurdistan ve Türkiye’de siyasi partilerin çalışmaları sürüyor. Seçim çalışmalarının aralıksız sürdüğü kentlerden biri de 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin merkez üssü olan Mereş. Depremde büyük bir yıkım yaşayan ve devletin yardıma gitmemesi ile büyük can kayıplarının yaşandığı Mereş’te halk bir yandan dayanışma ile yaşamını yeniden inşa etmeye çalışırken bir yandan da kendilerini enkaz altında bırakan AKP-MHP iktidarından sandıklarda hesap sormaya hazırlanıyor. Kentte seçim hazırlıklarını sürdüren Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) iddialı ve Meclis’e milletvekili göndermeyi hedefliyor. 
 
Yeşil Sol Parti’nin en genç adaylarından olan Ayşegül Demiroğlu, kentteki seçim çalışmalarını, neden Yeşil Sol Parti’yi tercih ettiğini ve hedeflerini JINNEWS’e anlattı. 
 
Hukuk okumak istiyor
 
2004 yılında Mereş’in Bazarcix (Pazarcık) ilçesinde emekçi bir ailenin çocuğu olarak doğan Ayşegül, ilk ve ortaokulu Bazarcix’da liseyi de Dîlok’ta (Antep) okudu. Üniversite sınavına hazırlanan Ayşegül’ün hedefi hukuk okumak. Hukuk okumak istemesinin nedenini de ülkede yaşanan hukuksuzluklara karşı mücadele etmek olarak ifade ediyor Ayşegül. 
 
‘Geleceksizleştirilen gençlerin sesi olmak istedim’
 
Bir genç ve Kürt bir kadın olarak küçük yaştan itibaren ailesinin mücadelenin içerisinde olmasından dolayı kendisinin de hep alanlarda olduğunu kaydeden Ayşegül, “Beni en iyi anlayan Yeşil Sol Parti olduğunu biliyorum. Kadın katliamlarına karşı, çökmüş eğitim sistemine karşı en iyi ses, anlayış ve ifade biçiminin Yeşil Sol Parti’de olduğunu düşündüm. Bir depremzede olarak yaşadığım felaket çok büyüktü. Depremde yaşamını yitiren insanların, geç gelinmesinden dolayı çırpınarak yaşamını yitiren insanların ve şuan mağdur olan insanların sesi olmak için aday oldum. Bu ülkede en fazla geleceksizleştirilen gençlerin sesi olmak istedim. Köhneleşmiş bu sistemin ve zihniyetin gitmesi için mücadele içerisindeyim ve bu mücadelemi Meclis’e taşıyarak bir ses olmak istedim” dedi.
 
‘Gençlere yaşam alanı bırakılmamış’
 
Türkiye’de gençlere dair bir yaşam alanı bırakılmadığını ve kendisinin de yaşam alanı bulamadığını dile getiren Ayşegül, “Depremden önce de gençler sosyalleşemiyordu. Ekonomik kriz ile birlikte bu daha fazla artmaya başladı. Bir sınava hazırlanmak için yıllarımızı veriyoruz ama verdiğimiz çabanın Türkiye’deki eğitim sisteminde bir karşılığı yok. Sınavları kazandığımızda ise kapı kapı gezerek iş arıyoruz ve kalkıp bir markete iş bulabiliyoruz. Buna son vermek istiyoruz. Gençlerde bir umutsuzluk hali var, bu gençlerin gülmeye ihtiyaçları var. Bu sistem yüzünden özgürleşememe sorunumuz var. Artık gençlerin kendilerini rahat ifade edebileceği, konuşabileceği, gülebileceği alanlar yaratmak istiyoruz” sözlerini kullandı.
 
‘Depremde ölen arkadaşlarımın sesi olmak istiyorum’
 
Türkiye’de artan kadın katliamlarına karşı genç kadınların itirazlarının olduğuna işaret eden Ayşegül, “Çok rahat bir şekilde tecavüze, tacize maruz kalabiliyoruz. Ya da sokak ortasında katledilebiliyoruz. Kadın katillerini serbest bırakan bu iktidarı göndermek istiyoruz. Türkiye’de çok yoğun bir işsizlik var özellikle kadınlar olarak işsizlikle yüz yüze kalıyoruz. Bundan dolayı ilk gözden çıkarılanlar olmamak için de gençler olarak bu sisteme dur demek istiyoruz. Bir gece yarısı kadınların can güvenliği olan İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden işlevsel hale getirip 6284 sayılı yasayı korumak istiyoruz. Üniversitelerde iktidarın değil gençlerin sözünün ve sesinin etkin olmasını istiyoruz. Depremde yaşamını yitiren onlarca arkadaşım bir hayat yaşamadan öldü. Yıllarca sınava hazırlandılar, emek sarf ettiler. Belki emeklerinin karşılığını alabilecekleri bir süreçte kimsenin yardıma gelmemesinden dolayı yaşamını yitirdiler. Yaşamını yitiren istedikleri hayatı yaşamayan arkadaşlarımın sesi olmak istiyorum” şeklinde konuştu.
 
‘İnşa sürecinde gençler aktif rol oynayacak’
 
Toplumu dinamik tutanların gençler olduğunu ve Mereş’in yeniden inşa sürecinde gençlerin aktif inşa sürecine dahil olabilmesi için de yönünü Yeşil Sol Parti’ye verdiğini ifade eden Ayşegül, “İnşa sürecinde öncülük biz gençlerde. Toplumun itici gücü aslında yine bizleriz. Toplumun dinamik gücü gençler olduğu sürece inşa sürecini de hızlandıracağımıza inanıyorum. Biz gençler biliyoruz ki, umutta biziz, gelecekte biziz. Bu talana, yıkıma ve sömürüye gençler son verecek” dedi.