Dicle Müftüoğlu

 

AMED - 2022 yılında Kürt kadınları başta İran olmak üzere her yerde sözünü söylemek için büyük bir direniş örgütledi. Sokakları “Jin jiyan azadî” sloganıyla dolduran kadınların direnişi egemenler yanında saf tutan medya tarafından görülmedi. 

 

Bugün itibariyle yeni bir yıla girdik. Herkesin yeni beklenti ve taleplerle karşıladığı yeni yıla bakarken nasıl bir yılı geride bıraktığımıza bakmaya ihtiyaç var. Kadınlar nasıl bir yıl geçirdi ve medya bunu nasıl gördü?

 

Yıla damgasını vuran İran ve Rojhilat’taki halk ayaklanmasına odaklanmak lazım. Kürt kadın Jîna Emînî’nin katledilmesi ardından Kürt kadınların öncülüğünde bir direniş başladı. Tüm dünyaya bakıldığında son yıllarda yaşanan en büyük eylemselliği başlatan kadınlar, rejimi temellerinden sarsmaya başladı. İdam ve sokakta katletmelere rağmen kadınlar saç tellerini bayrağa dönüştürüp özgürlüğü haykırdı. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın ortaya koyduğu paradigmanın temel sloganlarından olan “Jin jiyan azadî”yi temel alan kadınlar sadece kendi ülkeleri için değil tüm dünya için özgürlük perspektifini ortaya koydu. Eylemler sokaklardan, liselere, üniversitelere grevlere taşındı. Geçmiş yıllarda da sık sık büyük eylemlerin olduğu İran’daki bu direnişin de kısa sürede sönümlenmesi beklenirken her geçen gün dalga dalga büyüyen bir serhildana dönüştü. 

 

Bakış açısı 

 

Özgür basın dünyaya umut olan bu direnişi tüm engellemelere rağmen takip ederken, Türkiye’deki medya buna göz kapattı. Gören medya ise eylemlerin salt “başörtüsüne” karşı yapıldığını yazdı. Söz konusu Kürtler ve Ortadoğu gerçekliği olunca gazeteciler bilmeyen, görmeyen, duymayan rolü oynadı. 

 

Nagihan'ın mücadelesi 

 

Bu isyanın momentini oluşturan “Jin jiyan azadî” sloganının yaratıcısı olan paradigmanın sürdürücülerinden Jineoloji Akademisi üyesi, gazeteci Nagihan Akarsel Silêmanî’de uğradığı suikast sonucu katledildi. Dünyanın dört bir tarafından büyük tepkiyle karşılanan katliama karşı kadınlar ilk andan itibaren sokaklara aktı. Tüm engellemelere rağmen Nagihan kadınların omuzlarında son yolculuğuna uğurlandı. Türkiye medyası kadın mücadelesi için öncü olan Nagihan’ın katledilmesini de ona karşı gelişen mücadeleyi de görmezden geldi. Adı Kürt icraatı egemenden yana olan medya ise “Türk vatandaşı kadın öldürüldü” başlığıyla haberi gördü. 

 

Kadınların mücadelesi sokakları doldurdu

 

Yıl boyunca 8 Mart’tan Newroz’a ve 25 Kasım’a kadar birçok gündemde kadınlar sokakları kendi renklerine boyadı. Silopiya’dan Bazîd’e, Ankara’dan Adana’ya birçok alanda kadınlar polis saldırısına rağmen sokakları doldurdu. Yine kadın katliamlarına karşı seslerini yükselttiler, sokak sokak faillerin bulunması için mücadele ettiler, iktidarın yasalarla oynayarak kadın kazanımlarına yönelik saldırılarına karşı sözlerini haykırdı. Newroz ve 8 Mart gibi Kürt kadınların öncülük ettiği, milyonların alanları doldurduğu bu günlerde kadınların taleplerini yansıtmak için özgür basın canhıraş bir mücadele içine girerken kendini muhalif olarak tanımlayan yayınlar dahi bu hareketliliği görmezden geldi. 

 

Adaletsiz medya 

 

Emine Şenyaşar’ın oğlu Ferit Şenyaşar ile başlattığı Adalet Nöbeti de yaklaşık 2 yıldır devam ediyor. Yılın her gününü Urfa Adliyesi önünde geçiren Emine Şenyaşar, adalet sağlanıncaya kadar mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğinin mesajını verdi. Amed, Wan, İzmir ve İstanbul’da hasta ve infazı yakılan tutukluların yakınlarının başlattığı Adalet Nöbetleri de tüm yıl boyunca sürdü. Birçok kez engellemeyle karşılaşan anneler özellikle İstanbul’da polis şiddetine rağmen her hafta taleplerini haykırmaktan geri durmadı. Taleplerinin görünür olması için İstanbul’un farklı bir ilçesi tercih edildi, ancak medya bu adalet taleplerinin tamamına kulak tıkadı. 

 

Paris'teki öfkeyi yanlış okumak

 

Takvim yaprakları 23 Aralık’ı gösterdiğinde ise Fransa’nın başkenti Paris’te bir katliam yaşandı. Katliamda KCK Yürütme Konseyi Üyesi Emine Kara (Evîn Goyî), Kültür Hareketi’nden Mîr Perwer (Mehmet Şirin Aydın) ve Abdurrahman Kızıl katledildi. Halkın büyük bir tepkiyle sokakları doldurduğu katliam medyada yer bulmazken kimi provokasyon sonrası yaşanan çatışma manşetlere “PKK yandaşları Paris sokaklarını yaktı” diye taşındı. 

 

Görünmeyeni göstermek

 

Kadınlar, 2022’de bir geçen yılı katlayarak aşan mücadelesini görmezden gelen medyaya rağmen yeni yılı da büyük bir direnişle karşılıyor. Egemenlerin yanında yer alan medyaya karşı özgür basına kadınların direnişini doğru temelde yansıtmak için büyük görev düşüyor.