ANKARA - İHD, “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanan belgesel yönetmeni ve akademisyen Sibel Tekin için yaptığı açıklamada, yargının suçlu yaratmaya çalıştığına dikkat çekerek, Sibel bırakılana dek mücadelelerinin süreceğini vurguladı. 

 

Ankara’da 16 Aralık tarihinde evine yapılan baskın sonucu gözaltına alındıktan sonra “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanan belgesel yönetmeni ve akademisyen Sibel Tekin için İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi basın açıklaması gerçekleştirdi. Derneğin şube binasında yapılan açıklamaya, emek ve demokrasi güçleri başta olmak üzere Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Basın-İş, Kaos GL, Belgesel Sinemacılar Birliği, Haber-Sen ve pek çok kurum ve kuruluş katıldı.

 

Açıklamayı, İHD Ankara Şube Yönetim Kurulu üyesi Sevinç Koçak yaptı. Ardından ise kurumlar adına konuşmalar yapıldı. 

 

‘Hukuksuz tutuklanma sürecine son verilsin’

 

Sevinç, “Karalıkla Başlayan Hayat” isimli belgeseli ve 2013-2014 yılları arasında çekilen görüntüleri ve  “Kobane’ye Gitmek” isimli kitabı tutuklanma konusu yapılan Sibel Tekin’in tutuklanmasının hukuka aykırı olduğunu söyledi. Sibel’in hangi örgüt üyesi olduğunun yargılandığı mahkemenin, tutuklandığı kurum tarafından bilinmediğinin altını çizen Sevinç, “Belgesel film için çekim yapmak suç değildir. Tekin, özgür kaldığında çekimlerine devam edecektir. Haksız ve hukuksuz işleyen bu tutuklama sürecine derhal son verilsin” ifadelerini kullandı.

 

‘Sistem suçlu yaratmaya çalışıyor’

 

Ardından söz alan Sibel’in avukatı Mehtap Sakinci Coşgun, şu ifadeleri kullandı: “Mücadelemizi Tekin’in serbest bırakılması kadar iade-i itibarının sağlanması konusunda da sürdüreceğiz. Sibel’i bırakmamak adına ne bulunacağına dair bir çalışma yürüttüler. Ek gözaltı süresinde çok fazla dijital ekipmanın olması bahane olarak gösterildi. Kadraja rastgele giren alelade araçların tutuklamaya gideceğini düşünmedik ama bir basın emekçisinin gözaltına alınması neticesinde ona daha büyük bir suçun entegre edilmesine Sibel’in dosyasında tanıklık ettik. Bu, basın emekçilerinin büyük bir hukuksuzluk ile karşı karşıya kalacakları anlamına geliyor. Bu sistem bir suçlu yaratmaya çalışıyor. Sibel’in kuvvetli suç şüphesi bulunmadan tutuklanması kabule şayan değil. Hukuk mücadelesinde itibarsızlaştırmaya çalışmalarına karşı mücadele edeceğiz, Sibel’in davasını takip edeceğiz. Bu mücadele de de çok kararlı ve inançlıyız.”

 

‘Biz bu gözdağına teslim olmayacağız’

 

Son bir ayda 3 kez İHD Ankara Şube’de hukuksuzluğa karşı toplandıklarını hatırlatan Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Sibel Hürtaş, önce Musa Anter davasında verilen zaman aşımı kararı, sonra tutuklanan 9 gazeteci için şimdi ise Sibel Tekin için burada olduklarını kaydetti. Sibel, tüm bu sürecin iktidarın devam eden bir senaryosunun parçası olduğunu dile getirdi. Sibel, “Ortada hiçbir örgüt ismi verilmeden Sibel’in tutuklanması bir itibarsızlaştırma politikasıdır. O her zaman  yanımızda oldu, biz de bugün onun yanında olacağız. Bugün Sibel’in, diğer arkadaşlarımızın başına gelenler gözdağıdır. Ama biz Sibel’i de alıp kaldığımız yerden devam edeceğiz. Biz bu gözdağına teslim olmayacağız" dedi.

 

Basın toplantısı, Sibel’e alkış göndererek sona erdi.