Türkiye’nin saldırılarına tepki yağdı
- 13:42 20 Kasım 2022
- Güncel
ANKARA - Türkiye’nin, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına tepkiler yağarken, uluslararası topluma Türkiye’nin saldırılarını durdurması çağrıları yapıldı.
Türkiye’nin dün gece Kuzey ve Doğu Suriye ile Güney Kürdistan’a yönelik başlattığı saldırılar sürüyor. Türkiye’nin saldırılarına paralel olarak İran rejimi de 2 ayı aşkındır devam eden direnişe karşı Rojhilat’ın Mahabad kentine saldırı yaptı. Saldırılara yönelik yurtiçi ve yurtdışından tepkiler giderek artarken, saldırıların Kürt halkının kazanımlarına yönelik olduğu değerlendirmeleri yapılıyor.
Dünden bu yana gerçekleştirilen hava saldırılarında 10 sivil, 2 Demokratik Suriye Güçleri (DSG) üyesi, 1 muhabir olmak üzere 13 kişi katledildi. 15 Şam askeri yaşamını yitirdi, çok sayıda yaralı var. Saldırılara karşı Avrupa’da halk sokağa çıkarken, birçok kurum ve isim dijital medya hesaplarından Türkiye’ye DAİŞ çetelerine karşı savaşan Kobanê’den çekilme çağrısı yaptı.
‘Kürtler, Ezidiler, Hıristiyanlar bir kez daha şiddet mağduru’
IRF Secretariat Başkanı Nadine Maenza: Türkiye'nin Afrin, Ras al-Ayn ve onların işgal ve işgal ettiği diğer bölgelerden gelen ÜİYOK'lerin (Ülke İçerisinde Yerinden Olmuş Kişiler) olduğu bölgeleri hedef aldığını biri fark etti mi? 2018 ve 2019'da kaçıp evlerini kaybeden Kürtler, Ezidiler, Hıristiyanlar bir kez daha şiddet mağduru oldular.
Demokratik Suriye Meclisi (SDC) Yürütme Kurulu Başkanı Îlham Ehmed: Türk askeri jetleri Kobanê, Dêrik, Ad Darbasiyah ve Ain Eissa'ya hava saldırıları düzenliyor. Türkiye, Suriye'nin en istikrarlı bölgesini istikrarsızlaştırıyor. Uluslararası toplumu Türk saldırganlığına son vermeye çağırıyoruz.
‘Suriye'nin en güvenli bölgesini istikrarsızlaştırıyorlar’
Demokratik Suriye Meclisi ABD Temsilcisi Sinam Mohamad: Türkiye yine Kuzey ve Doğu Suriye'yi hedef alıyor. Bu saldırılar, hâlihazırda savaştan çıkmakta olan bölgemize daha fazla zarar vermekte ve Suriye'nin en güvenli bölgesini istikrarsızlaştırmakla tehdit etmektedir. Türkiye, IŞİD'in gelişmesi için koşullar yarattığında D-ISIS ( İŞİD'e Karşı Küresel Koalisyon) misyonu başarılı olamaz.
Washington Kürt Enstitüsü: Türk ve İran rejimlerinin Büyük Kürdistan'a eşzamanlı saldırıları, diktatörlerin siyasi ve askeri iflasının bir işaretidir. Kürt milleti galip gelecektir.
‘ABD Kürdistan’a yönelik saldırılardan Türkiye’yi sorumlu tutmalıdır’
Amerikan Kürdistan Dostları: Başkan Joe Biden'ı NATO “müttefik” Türkiye'yi, ABD askerlerinin konuşlandığı kuzeydoğu Suriye'nin ayrım gözetmeksizin bombalanmasından ve Kürdistan Bölgesi'ne yönelik Kürt müttefiklerimizi tehdit eden saldırılardan sorumlu tutmaya çağırıyoruz. Türkiye’nin saldırgan eylemleri bize, Amerikan Kürdistan Dostları ve Koalisyon Üyelerinin neden Kongre'yi, Türkiye'yi ilave ve gelişmiş F-16 jetlerini reddetmeye devam etmeye çağırdığını hatırlatıyor.
Ortadoğu Kürdistan uzmanı yazar Aliza Marcus: Bu haftanın başlarında ABD askeri yetkilileri Kürt liderliğindeki iç güvenlik güçlerinin mezuniyet törenine katıldı ve hatta konuşma yaptı. Şimdi ABD, aynı mezunlarını korumaya yardım etmekle görevlendirildiği bölgeye yönelik Türk saldırılarını durduramıyor/ bunu istemiyor gibi görünüyor.
‘Erdoğan rejimi durmalı!’
Avrupa Parlamentosu'ndan BNG MEP (Galiçyaca Milliyetçi Blok) anti-faşist Ana Miranda: Kobanê Rojava'daki saldırıları durdurun. Erdoğan rejimi durmalı! Türk askerinin Kürdistan'a yönelik saldırısını durdurun!
SPÖ Avrupa Parlamentosu S&D Delegasyonu Başkanı: Çok üzücü ve tehlikeli: Bu gece sadece Kobanê'ye değil, Rojava ve Irak'ın diğer kentlerine de Türk saldırıları başladı. Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki “güvenli” bölgeleri bombalaması tüm bölgeyi tehdit ediyor. Bu düşmanlıkların derhal durdurulması çağrısında bulunuyoruz
‘Ankara'nın hedefi her zaman savaş ve etnik temizlik’
Ortadoğu güvenlik analisti Seth Frantzman: Ankara'nın hedefi her zaman savaş ve etnik temizlik, azınlıkların yaşadığı her yerde Suriye'deki şehirleri bombalamayı asla bırakmayacak. İstanbul'daki patlamayı Suriye'ye bağlayan hiçbir kanıt yok ama yine de Ankara bombalıyor çünkü bombalama her zaman politikaydı.
‘Susmuyoruz’
Kadınlar Birlikte Güçlü: İstiklal Caddesi'ndeki bombalamayı yeni bir savaşa zemin hazırlama gerekçesi olarak gördüklerini adeta açık ederek, bombalamanın kendi besledikleri suç odaklarıyla ilişkisini de örtmek için bir kez daha Kürt halkını, kentleri, köyleri bombalayan; “terör” diye diye kadınların, çocukların yaşam alanlarında terör saçan; savaşı, işgali, ölümü her güç kaybettiğinde bir seçim stratejisi olarak ezberleyen iktidara karşı susmuyoruz. IŞİD’in Ezidi halkına yönelik soykırım girişimiyle hatırladığımız Şengal ve yenilgiye uğratıldığı Kobane başta olmak üzere bu tür yapılanmalara karşı verilen mücadeleyi sekteye uğratan, IŞİD zihniyetini destekleyen bu bombardıman hiçbir halkın değil, yalnızca kendi konumu için her oyunu oynamaya hazır olan iktidarın yararına. Yalanlarına rağmen biz kadınlar çok iyi biliyoruz: Rojava’ya yapılan hava saldırısı Türkiye’deki bizlerin “güvenliği” için değil, iktidarın geleceği için. Bugün dünden daha güvensiziz. Yüksek sesle söylemeye devam edeceğiz: İnsan hayatlarını bir seçim ve iktidar hesabı haline getiren #savaşahayır.