EŞİK’ten 25 Kasım paneli: Sisteme karşı mücadele etmeliyiz

  • 23:33 19 Kasım 2022
  • Güncel
İSTANBUL- EŞİK, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Yazar Yakın Ertürk ve Minerva Mirabal'in kızı Minou Mirabal'in katılımı ile panel gerçekleştirdi.
 
Eşitlik için Kadın Platformu (EŞİK), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Yazar Yakın Ertürk ve Minerva Mirabal'in kızı Minou Mirabal'in katılımı ile zoom üzeri panel gerçekleştirdi. "Otoriter rejimlerde eril şiddete karşı kadın direnişi ve eşitlik mücadelesi; Kelebek etkisi" başlıklı panelin moderatörlüğünü Selen Lermioğlu yaptı. Panele dünyanın dört bir yanından çok sayıda kadın katıldı.
 
Panel Mirabel Kardeşleri'nin hayatını anlatan sinevizyon gösterimi ile başladı. Ardından moderatör Selen Lermioğlu, Minuo Mirabel ve Yakın Ertürk'ün hayatları ve verdikleri mücadele hakkında bilgilendirmede bulundu.
 
‘Adaletin var olduğu bir dünyayı yaratmak zorundayız’
 
Ailesinin diktatörlüğe karşı mücadele gösterdiğini hatırlatan Minou, bu evrensel hareketin bir parçası olmaktan gurur duyduğunu paylaştı. Ailesinin başlattığı hareketin dünyayı değiştirdiğine vurgu yapan Minou, “Bu hareket dünyayı daha adil bir yer haline getirmeye çalışıyor. Adaletin var olduğu bir dünya yaratmak zorundayız. Bugün buradayız ve çözüm yolları arıyoruz. Ama bizim dışarı çıkmamız lazım. Dışarıdaki kadınlara dokunmamız lazım. Kadınlara dönük bu nefret söylemi adeta savaştan farksız değil. Saldırı altındayız. Bizim bunu çözmemiz lazım. Bunu da çözebilmek için siyasete ihtiyacımız var. Siyaset yapmamız lazım, ancak ben iyi siyaset yapmayı kastediyorum” şeklinde konuştu. Temel eşitlik ilkesi doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğine işaret eden Minou, “Bir tane hedefimiz var. Bu da eşitsizliğin ve ayrımcılığın önlenmesidir. Ailem gelecekteki nesiller ve dünyayı değiştirmek için hayatlarını feda etmişler” diye konuştu.
 
Kadın hareketinin dünyada dalga dalga yayıldığına dikkat çeken Minou, “Yeni feministler yeni genç kadınlar aramıza katılıyor. Hiçbir şeyden korkmuyorlar ne düşünüyorlarsa bunu müdafaa ediyorlar” dedi. 
 
‘Evrensel ve sonsuz bir mücadele’  
 
Yakın Ertürk de Türkiye’nin Dominik Cumhuriyeti ile ortak değerler taşıdığını ifade etti. Minou’nun ailesinin diktatörlüğe karşı verdiği mücadelenin kadın hareketi için bir eşik olduğunu ifade eden Yakın, “Kırılma noktası diktatörlüğün 6 ay sonra yıkılması oldu. Diktatörün yıkılmasına bir yerde bir ivme kazandırdı. Ve 25 Kasım’ın ilan edilmesi milyonlarca kadının hayatına intikal eden bir hikaye haline getirmiştir. Dolayısıyla bildiğimiz şey şu ki o hikaye bugüne kadar kendisini getiren ve evrensel sonsuz bir mücadele oldu. Bu mücadele ne yüzlerini ne de isimlerini bilmediğimiz sayısız kahraman var. Ancak kadınlar gerçekten dünyanın her yerinde en etkili ve en yaygın hareket olarak karşımıza çıkıyor” diye konuştu.  
 
Molla rejimini sarsan direniş
 
İran’da kadınların molla rejimine karşı 43 yıldır direndiğini söyleyen Yakın, Kürt kadın Jina Eminî’nin katledilmesinden sonra “Jin jiyan azadi” felsefesi etrafında yükselen isyana dikkat çekti. Yakın, “Kadınlar Mola rejimini sarsan bir direnişi ateşlediler. Bunlar çok önemli ve üzerinde durulması gereken siyasi direniş biçimleridir. Kadınlar 43 yıldır mücadele ediyorlar ancak bugün bir harekete dönüştü” şeklinde konuştu.
 
‘Sisteme karşı mücadele etmeliyiz’
 
Yeniden söz alan Mineo, “Feministler olarak sisteme karşı mücadele verirsek kazanırız” diyerek, sözlerine şu şekilde devam etti: “Tüm bunlar, insan hakları, toplumsal cinsiyet sorunları gibi hakların inkar edilmesi temeline dayanıyor. Bu liberal sistemin karşısında olmalıyız. Başarılı olabilir miyiz? Tabi ki olabiliriz. Bizden öncekiler bu mücadeleye başladıklarında seçme hakkı için başladılar mücadele ettiler, bunun için dayak yediler düşünsenize seçme hakkı için bunu yaptılar. Her yola çıktığınızda ve vazgeçmediğinizde, her mücadele ettiğinizde, her zaman Mirabal kardeşlerden söz ettiğiniz, bu isimler farkındalık yaratmak için söylendiğinde feminizm sayesinde bir kadının öldürülmesi engellendiğinde bunlar olduğunda buna değişim oldu demiş oluyorsunuz.”