DBP 25 Kasım’ı Kadın Meclisi ilanı ile karşıladı
- 13:55 17 Kasım 2022
- Siyaset
WAN - Wan’da 25 Kasım’a giderken Kadın Meclisi’nin kuruluşunu ilan eden DBP, “Şiddete, tacize, tecavüze, her türlü eril zihniyete, köleliğe, sömürüye, yoksulluğa karşı alanlarda olup eşit yaşamı inşa edeceğiz” mesajı verdi.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Wan Kadın Meclisi, Van Barosu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda düzenlediği basın toplantısıyla kuruluşunu deklare etti. Toplantıya Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi üyeleri, Serhat Göç Araştırmaları Derneği (GÖÇ-DER), Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER), Jineoloji, Barış Anneleri Meclisi Üyeleri, STAR Kadın Derneği katıldı. Salonda “Em ji bo pêşeroja jina azad xwe rêxistin dikin” pankartının yanı sıra Silêmanî'de katledilen Jineoloji Dergisi Yayın Kurulu Üyesi, gazeteci Nagihan Akarsel ile İran'da katledilen Jîna Emînî’nin fotoğrafları asıldı.
‘Jin jiyan azadî’ dünyanın ortak sesi oldu
Toplantıda söz alan DBP Wan Kadın Meclisi Sözcüsü Nilüfer Ayhan, “Kürdistan ve Türkiye ve Ortadoğu da, ırkçılık, milliyetçilik ve dinciliğin, cinsiyetçilik eksenli bir politikayla, kadınlara ve topluma karşı amansız saldırılarıyla karşı karşıya olduğumuz zorlu bir dönemdeyiz. Erkek egemen sistemin bütün kötülüklerine ve saldırganlığına karşı, mücadelenin ‘Jin jiyan azadî’ ile taçlandırılması tesadüfi değildir. Bugün Kürdistan’dan başlayan bu ses tüm dünyanın ortak sesi olmuş durumdadır. Toplumsallaşan bu sesi daha da yükseltmek, örgütlemek ve 21'inci yüzyılın kadın devrimi haline getirmek temel görevimiz olmaktadır” dedi.
‘Kadına yönelik saldırı Erkek-devlet eliyle sistematize edilmekte’
Faşizmin yükselmesiyle kadına yönelik şiddetin arttığını belirten Nilüfer, “Yeniden cinsiyetçi eril dilin hortlamaya başlaması, kadına dönük artan baskı mekanizmaların yargı eliyle korunması, kadın kazanımlarına dönük artan yoğun saldırılar, kadın cinayetleri, yeniden artan kadın intiharları ve daha sayacağımız birçok saldırı erkek devlet eliyle sistematize edilmekte. Ülkemizde de diktatörlük heveslisi, egemen milliyetçi-dinci-ırkçı koalisyon toplumu hizaya sokma politikalarını, Kürt düşmanlığı ve cinsiyetçilik üzerinden örmektedir. Öncelikle kadın özgürlük politikalarını hedef almakta, kadın kimliğine, varlığına, bedenine, değerlerine ve mücadelesine saldırmaktadır” ifadelerine yer verdi.
‘Direnişi büyüteceğiz’
Özsavunmanın, örgütlü mücadeleden geçtiğini vurgulayan Nilüfer, “Yeni dönem görevimiz olan kadın örgütlülüğünü köyden, mahalleye yaşamın her alanında inşa etmeye var etmeye kararlıyız. Bu nedenle yeni dönem örgütleme görevimizi DBP Kadın Meclisleri olarak kendimizi inşa edeceğiz. DBP Kadın Meclisleri olarak; direnişi büyütmek, örgütlenerek birlikte örgütlemek, kadın aklını, rengini siyasete kazımak ve kadın özgürlükçü bir toplum yaratmak ana hedefimizdir. Meclis aracılığıyla, erkek egemenlikçi yaklaşımlara karşı; direnişimizi her alanda büyüteceğiz. 25 Kasım’a giderken kadınlar üzerinde yürütülen her türlü şiddete karşı mücadele de ısrarcıyız, bu vesileyle 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne doğru DBP Kadın Meclisimizi ilan ediyoruz. Şiddete, tacize, tecavüze, her türlü eril zihniyete, köleliğe, sömürüye, yoksulluğa karşı alanlarda olup eşit yaşamı inşa edeceğiz” dedi.