İnsan hakları savunucusu Günseli Kaya’ya tek celsede beraat

  • 12:05 15 Kasım 2022
  • Hukuk
 
İZMİR - Cizîr'de katledilen sağlıkçı Aziz Yural hakkındaki konuşması gerekçesiyle hakkında dava açılan insan hakları savunucusu Günseli Suna Kaya tek beraat etti.
 
İmece Dostluk ve Dayanışma Derneği Başkanı ve insan hakları savunucusu Günseli Suna Kaya hakkında 2016 yılında Cizîr’de katledilen sağlık emekçisi Aziz Yural'a ilişkin yaptığı konuşmalar gerekçesiyle “örgüt propagandası” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması Bayraklı Adliyesi 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmayı hak ve hukuk örgütü, siyasi parti temsilcileri ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) temsilcileri takip etti.
 
Duruşma kimlik tespiti ile başladı. Mahkemede Günseli’nin farklı tarihlerde yapılan konuşmalarından kesilerek birleştirilen CD görüntüleri soruldu. Savcılıkta verdiği ifadeleri tekrarladığını kaydeden Günseli, CD’lere iki gün önce ulaştığını ve bu süre boyunca hangi gerekçelerle örgüt propagandasıyla suçlandığını anlayamadığını dile getirdi.
 
‘İnsan hakları savunucusu olarak görüşlerimi dile getirdim’
 
2016 yılında yaptığı basın açıklamasında kendisine mikrofon uzatıldığında bir TİHV gönüllüsü olarak Cizîr’de çatışmalar sırasında katledilen Aziz Yural hakkında konuştuğunu belirten Günseli, “Aziz yaralılara müdahale ettiğinde katledilmişti. Aziz’in bebeği vardı, yanına giden sağlıkçılar ambulans içinde öldürülmüştü. O dönem bağımsız grupların Cizre’ye giderek durumu anlaması için bir çaba vardı. Ancak adli idarelerce karşılık bulmayan talepti. Sosyal medyadan gazetelerden izlemeye çalışıyorduk. Çatışmada torununu almaya giden 70’lik dede, 7 aylık hamile bir kadın katledilmişti ve sağlıkçılar öldürülmüştü. Ben önce bir yurttaş ve insan hakları savunucusu olarak, bir sosyalist olarak, bu memlekette barış ortamının sağlanmasını isteyen bir birey olarak bölgeye bağımsız olarak gitmek istemiş insanım. Konuşmalarım Aziz Yural ölümünden kısa süre sonra çatışmanın tarafı olmayan sivil insanların öldürülmesine karşı isyan ve çığlıktır. Duygularımın ifadesi olarak spontane şekilde konuştum. Ben talimatla davranmam düşüncelerim ve duygularım neyi gösterirse öyle davranırım. Anayasanın 26. Maddesi ve İnsan hakları sözleşmeleri gereğince beraatımı talep ediyorum” dedi.
 
‘Suç unsuru yoktur’
 
Ardından söz alan Avukat Zafer İncin, delillerin Ankara merkezli bir operasyonda ele geçirilen ve CD ortamına alınan görüntüler olduğunu belirterek benzer suçlamadan başka bir dosyadan Yargıtay 13'üncü Ceza Dairesi’nin kararını mahkemeye sundu. TCK’nin ‘kişilerin lekelenmeme hakkı ile tek celsede makul sürede delillerin toplanması dava konusu yapmama’ konusunda kararını hatırlatan Zafer isnat edilen suçun iddianamede değerlendirilmediğini, konunun kolluğa bırakıldığını söyledi. Zafer sosyal medyadan elde edilen delillerin propaganda paylaşımı değil ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu ve paylaşımların hangi tarafının neden suç unsuru olduğunu belirtmediğini dile getirdi.
 
Mütalaasını veren savcı ise Günseli hakkında zincirleme şekilde propaganda suçlaması yapılsa da dosyada bulunan delillerin ve sosyal medya paylaşımlarının örgüt propagandası teşkil etmediğini belirterek CMK  223-2 maddesi gereği beraat etmesini talep etti. 
 
Mahkeme heyeti, Günseli’nin konuşmalarının suç oluşturmadığını belirterek beraatına karar verdi.