ANKARA-  Süleymaniye’de katledilen Jineoloji Araştırma üyesi Gazeteci Nagihan Akarsel’e ilişkin anmada konuşan HDP’li Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Bize düşen yas tutmak değil onların çizgisini sarsmadan devam ettirmemiz” dedi.

 

Tevgera Jinên Azad (TJA) “Faşizme ve Kadın Kırımına Karşı Şimdi Özgürlük Zamanı” şiarıyla  25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Federe Kürdistan Bölgesi’nde suikast sonucu katledilen Jineoloji Araştırma üyesi Gazeteci Nagihan Akarsel’e ilişkin Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü binasında anma düzenledi. Anmada, Nagihan’ın olduğu fotoğraflar yer aldı. Anmaya Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, HDP Muş Milletvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ile Şevin Coşkun, Jineoloji Atölyeleri’nden üyeler ve çok sayıda kadın katıldı.

 

Anmanın açılış konuşmasını HDP Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemmilioğlu yaptı. Bundan 40 gün önce Nagihan’ın katledildiğini hatırlatan Pakize, bugün yaptıkları mezar ziyaretinde polis ablukasını kınadı. Katledilen her bir kadının isyanının kendi isyanları ve mücadeleleri olduğunu, Nagihan’ın katledilmesinin ise kadınların mücadelesinden nasıl korkulduğunu bir kez daha gösterdiğini kaydetti. 

 

Saygı duruşu ile başlanılan anmada ilk olarak Nagihan’ın mücadelesini anlatan sinevizyon gösterimi yapıldı.

 

Sinevizyon gösteriminin ardından Jineoloji Dergisi Yayın Kurulu üyesi Ruşen Seydaoğlu, konuştu. 

 

‘Nagihan’ı kaybettiğimizden beri öfke var’

 

Çemberin daraldığını, mücadelenin büyümediği sürece bu katliamların daha fazla artacağını belirten Ruşen, “Nagihan’ın katledildiği günü düşündüğümüzde, her şeyden koparılışımıza kadar kendi formlarını dayattılar. Nagihan’ı kaybettiğimizden beri bir öfke var. Jineoloji’de bunu nasıl dönüştürebiliriz diye düşünürken, diğer taraftan erkek işbirliği içinde kadınlar katlediliyor. Kürt kadın özgürlük mücadelesine dönük saldırılar da var. Sakine, Fidan, Leyla, cezaevlerinde bulunan kadınlar ve kimyasal silahlar üzerinden saldırılar olmasına rağmen Kürt kadınları olarak bu saldırıları kırmaya çalışıyoruz. Sadece anma değil, o hafızayı canlı tutarak, şiddet sarmalını kıracak bir enerjiye dönüştürmek zorundayız. Nagihan’ın hem yoldaşı hem de yolunu aydınlattığı bir Kürt kadını olarak mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. 

 

‘Önümüzü aydınlatanlara saldırıyorlar’

 

Ardından HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit söz aldı. Sabah saatlerinde Nagihan’ı anmak için mezar ziyaretine gittiklerini hatırlatan Gülistan, devletin Nagihan’ın mücadelesinden korktuğunu belirterek mezarlıktaki polis ablukasına işaret etti. Gülistan, “Bu topraklarda kadın özgürlük mücadelesi, bu topraklarda Kürt kadın mücadelesi dönüşümün ve devrimin mücadelesidir. O yüzden önümüzü aydınlatanlara saldırıyorlar. Hala 21’nci yüzyılda dünyanın her yerinden sistemi eleştiren kadınlar katlediliyor. Bu değişmeyen bir devlet yasası haline gelmiş. Bu noktada ideolojik bakış açımıza bir saldırı var” diye belirtti.

 

‘Bayrakları yere düşmeyecek’

 

Sakine’lerden Ekin Wan’lara, Taybet İnan’lara kadar  Kürt kadınlarına dönük bu saldırıların “siyasi bir saldırı” olduğunun altını çizen Gülistan, “Bize düşen yas tutmak değil, bize düşen onların çizgisini sarsmadan devam ettirmemiz. Bugün bir kadın bilimi, eşbaşkanlık sistemi ile bütün dünya kadınlarına ilham olan, Rojava’daki kadın devriminin aktivistlerinden söz ediyoruz. Bu yıl TJA olarak, 25 Kasım’ın tüm etkinliklerini Nagihan ve Jîna Mahsa Amini’ye ve bütün kadın özgürlük mücadelesinde ölümsüzleşen yoldaşlarımıza adadık. ‘Jin Jiyan Azadi’ sloganını evrenselleştiren Rojhılat’lı kadınları selamlıyoruz. Biz biliyoruz ki bu mücadelenin kökünde Sayın Öcalan’ın fikirleri vardı ve Nagihan onun önerdiği sistemden çok etkilendi. Nagihan’ı anarken, İmralı sistemini de eleştirmeliyiz. Jineoloji bilimini ilerletmek, felsefesini kavratmak ve ne olursa olsun hakikat arayışına asla ara vermemek lazım” sözlerini kullandı. 

 

Gülistan son olarak, Kürt kadın özgürlük mücadelesi büyütüldükçe, ‘Jin Jiyan Azadi’ sloganı ve katledilen kadınların isimlerinin her yerde anılacağına ve bu bayrağın yere düşmeyeceğine vurgu yaptı.

 

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran ise, kadınların çok fazla katledildiğini ama her defasında kadınların küllerinden yeniden doğacağını ve Nagihan’ın kaleminin yerde kalmayacağını belirtti.

 

Anma, serbest kürsüde kadınların Nagihan’a dair söz almasıyla sona erdi.