‘Örgütlü kadın mücadelesi daha da büyümeli’

  • 09:02 27 Ağustos 2022
  • Güncel
İSTANBUL - Dünya kadınlarının erkek egemen zihniyete karşı örgütlü mücadeleyi büyütmesi gerektiğini söyleyen TJA aktivistleri ve kadın örgütü temsilcileri, Taliban’a karşı direnen Afganistanlı kadınların direnişine işaret ederek, direniş sesinin yükselmesi mesajını verdi. Kadınlar, iktidarın zihniyetinin Taliban ve DAİŞ’ten farklı olmadığını söyledi. 
 
Afganistan’da 20 yılın ardından 15 Ağustos 2021’de yönetimin yeniden Taliban tarafından ele geçirilmesinin üzerinden bir yılı aşkın bir zaman geçti. O tarihten bu yana Taliban yönetimi tarafından kadınlara ve kız çocuklarına insanlık dışı birçok işkence uygulanıyor. Kadınlar ise yaşamlarını ve özgürlüklerini korumak için baskı ve işkenceye göğüs gererek tüm dünyanın sessiz kaldığı Taliban yönetimine karşı sokaklara çıkarak seslerini duyurmaya çalışıyor.
 
Afganistan Kadın Dayanışma Günü
 
15 Ağustos’u “Afganistan Kadın Dayanışma Günü” olarak ilan eden Afganistanlı kadınlar, çeşitli protestolar gerçekleştirerek bütün kadınların kendileri ile birlikte olmaları yönünde çağrıda bulundu. Dünyanın birçok yerinde kadınlar da bu çağrıya kulak vererek Taliban’a direnen Afganistanlı kadınların yanında oldukları mesajını verdi. 
 
Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri ve birçok kadın da İstanbul’da kadın zinciri oluşturarak Afganistanlı kadınların yanlarında olduklarını yineledi.
 
Afganistanlı kadınların Taliban’a karşı sergilediği direnişe dair konuşan TJA aktivistleri ve kadın örgütü temsilcileri, Taliban’ın, Türkiye’de iktidarın ve DAİŞ zihniyetinin birbirinden bir farkı olmadığını söyleyerek bütün kadınların birlikte mücadele yürütmesi gerektiğini vurguladı.
 
‘Çözüm kadın mücadelesi’
 
TJA aktivisti Eylem Çelik, Afganistanlı kadınların çağrısı üzerine bir araya geldiklerini belirterek, “Özelde Afganistanlı kadınların genelde tüm dünya coğrafyasında ezilen ve yok sayılan kadınların sesi olmak için buradayız. Kapitalizm iktidarını korumak için her yerde acımazsızca kadınlara saldırıyor. Afganistan’da ve dünyanın herhangi bir yerinde kadın katliamlarına, eril devlet zihniyetine sessiz kalmamamız gerekiyor. Kadınlar direnmeyi Rosa Luxemburg’dan, Clara Zetkin’den, Deniz Poyraz’dan öğrendi. Afganistan’da da kadınlar sorunların temel çözüm noktasının kadın mücadelesinden geçtiğinin mesajını veriyor” dedi.
 
Anka kuşu gibi…
 
Kadınların egemenlere karşı yıllardır mücadele ettiğini dile getiren TJA aktivisti Ayşegül Karadağ da, Afganistan’da mücadele yürüten kadınları desteklediklerini söyledi. Ayşegül, “Dünya üzerinde yaşanan katliamlara karşı direniş gerçekleştiren kadınları, sembol olarak gösterebiliriz. Rojavalı kadınlar, Türkiye’deki kadınlar olarak hepimiz mücadele ediyoruz. Dünyadaki egemen zihniyet kadına düşman bir zihniyet. Ondan dolayı yaşananlar işine geliyor. Ortadoğu'ya ve diğer geri kalmış ülkelere baktığımızda kadına yönelik bir düşmanlık görülüyor. Bizim için en önemli şey kadınların örgütlü mücadelesi. Afganistan'daki kadınların ve dünya üzerindeki kadınların birleşmesi ile mücadele güzel olacak. Biz direnmek zorundayız. Anka kuşu gibi küllerinden doğması lazım. Sadece İstanbul için de değil kadın zincirimizin tüm dünyaya yayılmasını diliyorum. Örgütlülüğümüz kadın zincirini oluşturacak” diye belirtti.
 
'Kadın mücadelesine destek olunmalı'
 
Kadın mücadelesinin her geçen gün büyümesini umut ettiğini kaydeden TJA aktivisti Sibel Karabulut ise, “Kadınlar beraber güçlü” sloganını örnek vererek anlamının kadın mücadelesi açısından önemli bir mesaj barındırdığını ifade etti. “Afganistanlı kadınlara yalnız olmadıklarını, onların destekçileri olduğumuzun mesajını veriyoruz ve aynı zamanda cezaevindeki arkadaşlarımızın sesi oluyoruz” diyen Sibel, “Kadınların sadece evde oturup çocuk büyütmesi değil mücadelede de olması gerektiğini savunuyorum. Kadın mücadelesine destek olunmasını istiyorum. Kadınlar mücadelede yer almaktan çekinmesinler. Kadınların mücadelelerinden korkuyorlar ondan dolayı kadınları püskürtmek istiyorlar ve her yerde baskı uyguluyorlar. Bütün kadınların özgür olmasını diliyorum” sözlerini kullandı.
 
Taliban, Türkiye ve DAİŞ zihniyeti aynı
 
Sistemin Ortadoğu ülkelerinde kadınlara değer verilmemek üzerinden bir düzen kurduğuna dikkat çeken Yeni Demokrat Kadın (YDK) üyesi Nurgül Uci, Taliban’ın Türkiye’deki iktidar ve DAİŞ zihniyetinden farklı olmadığına işaret etti. Nurgül, “Türkiye’de Kürt kadınlara yönelik aynı işkence uygulanıyor. Aysel Tuğluk’a yapılan işkenceyi görüyoruz. Bundan dolayı Taliban’ın yaptıklarına yabancı değiliz. Yapabileceğimiz en iyi şey Ortadoğu’daki tüm kadınlarla birlikte olup sesimizi yükseltmeye çalışmalıyız. Kadın kadının yurdudur. Devletlerin hiçbir zaman kadınlar için bir politika uygulamadığını biliyoruz. Afganistanlı kadınların sesini ne kadar yükseltirsek direnişlerine o kadar destek olmuş oluruz. Ortadoğu’daki kadınların sesini yükselttiğimiz oranda bize uygulanacak olan baskıya da geri adım attırmış oluruz” diyerek birlikte mücadele etmenin öneminin altını çizdi.